Ağrı’nın Taşlıçay İlçesinde doğuştan epidermolysiz bulloza adlı cilt hastalığı olan Hatice Demir, evinde 32 yıldır dışarıya çıkamayarak adeta hapis hayatı yaşıyor.

Ağrı’nın Taşlıçay ilçesi Hürriyet Mahallesinde ailesiyle birlikte ikamet eden Hatice Demir doğuştan yakalandığı cilt hastalığıyla mücadele ediyor. Bedeninin tamamı yara ve şişkinlik içerisinde olan Demir’in elleri ve ayakları da yok. Gözleri bozukluğu ve kulağında işitme sıkıntısı yaşayan Demir, kendisine uzatılacak yardım elini bekliyor. Okula hiç gitmeyen Hatice Demir ailesi ve yengesinin çabasıyla Kur’an ve okuma yazma öğrendi. Konuşma güçlüğü de çeken Demir, 32 yıldır doğuştan hasta olduğunu ve hiçbir zaman çocukluğunu yaşayamadığını söyledi. Hayalleri olduğunu ve en büyük hayalinin okuyup Pilot olmak istediğini dile getiren Demir, “Doğuştan hastayım ve Okula hiç gitmedim. Benimde hayallerim vardı, ama Olmadı. Eve bağımlı kalmışım, dışarıya çıkamıyorum. Gezip eğlenmek isterdim, hiçbir sosyal hayatım yok. Evde çok sıkılıyorum, bir telefonum bile yok. Evde yalnız kaldığımda birilerine ulaşmak bile çok zor oluyor. Okula gidemediğim için okuma yazma ve Kur’anı evde öğrendim. Hayatım hep böyle acılarla geçti. Her pansumanda çok acı çekiyorum. Okusaydım eğer gizli dedektif veya pilot olurdum. Hayallerim böyleydi, ama olmadı. Ne yapalım Allah bunu bana münasip gördü. Hayırlısı bakalım bundan sonra ne olacak, onu düşünüyorum” dedi.

‘Doğuştan hastayım ve okula hiç gitmedim’

Hastanın yengesi olan Tülin Demir, doğuştan hasta olan Hatice’ye 27 yıldır baktığını ancak bunun yeterli olmadığını belirtti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve yetkililerden yardım isteyen Demir, “Hatice dışarıya çıkamıyor ve evde hiçbir aktivitesi yok. Hiçbir eğlencesi ve sosyal hayatı yok. Arkadaşları var, ama gelemiyorlar. Sadece evde bir bilgisayarı var ve bütün gün tekerlekli sandalyede oturuyor. Biz mağduruz. Hatice’nin de hayalleri var. Evde Bakım Hizmetleri sağ olsunlar gelip bakıyorlar, oda yeterli değil. Hastane’de yaşadığımız olaydan dolayı psikolojisi bozuk olan Hatice’nin Psikolojisi daha da bozuldu. Şimdi de hiçbir yardımı kabul etmiyor. Eğer bize ilaçlar konusunda yardımcı olursanız bizim için çok iyi olur” şeklinde konuştu.

‘Bütün gün tekerlekli sandalyede oturuyor’

Hatice Demir’in ağabey’i olan Binali Demir, Evde Bakım Hizmeti Ekiplerinin hasta olan kardeşi Hatice’yi görmeye geldiğini ilaç ve malzemelerin yetmediğini gördüklerini söyledi. Demir, “Ağrı Devlet Hastanesine malzemeler için doktora yeni bir rapor çıkaralım diye gittik. Doktor bize tekrar raporu yazmayacağını söyledi. Daha sonra gelen malzemeyi sağ olsun evde bakım hizmeti ekipleri doktor ve hemşire hanım kendi elleri ile pansuman yaptılar. Pansuman yapıldıktan sonra yaraları biraz daha açılmaya başladı. Biz bunu doktor hanım’ın yardımıyla tekrar hastane’ye götürdük” şeklinde konuştu.

‘Malzemelerin maliyeti yılda 100 bin lira’

Kardeşinin Psikolojisinin bozulduğunu kaydeden Demir,”Hasta kardeşim Hatice, bir daha hastane’ye gitmeyeceğini ve hatta Evde Bakım Hizmeti Ekipleri’nin de gelmesin istemiyorum dedi. Doktorları istemediğini ve onlara güveninin sarsıldığını söyledi. Sağ olsun Taşlıçay Evde Bakım Sağlık Ekipleri çok iyi ilgilendiler. Malzemeler pahalı olmasa kendi imkânlarımızla temin ederdik. Bu malzemelerin maliyetinin yıllık 100 bin lira olduğunu öğrendik. Buna da gücümüz yetmediğinden dolayı malzemeleri alamazsak eski kara düzenle kâğıt parçaları ile tedavi etmeye çalışacağız” değerlendirmesinde bulundu.