Ardahan Üniversitesi (ARÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nde (İİBF) Türkiye Cumhuriyeti Gençlik ve Spor Bakanlığı 2014 Yılı Gençlik Projeleri Destek Programı kapsamında Ardahan Şehit Aileleri Derneği tarafından uygulanmakta olan "100. Yılda 100 Gençle Çanakkale’ye" isimli proje kapsamında "Edebiyatımızda Çanakkale" isimli panel düzenlendi.

Programda Türk edebiyatında “kahramanlık” ve “kurtuluş mücadelesi” temalarına verilen önem Ardahan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ramazan Korkmaz başkanlığında, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Orhan Söylemez ve Yrd. Doç. Dr. Mitat Durmuş tarafından anlatıldı.

İİBF Konferans Salonu’nda düzenlenen programa Rektör Prof. Dr. Ramazan Korkmaz, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Orhan Söylemez, Prof. Dr. Gürkan Doğan ve Prof. Dr. M. Hanefi Palabıyık ile İBBF Dekanı Prof. Dr. Hakkı Büyükbaş, İBEF Türk Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı Yrd. Doç Dr. Mitat Durmuş, Ardahan Şehit Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği adına Yrd. Doç. Dr. Levent Küçük, çok sayıda ARÜ’lü akademisyen ve öğrenci katıldı.

Rektör Prof. Dr. Korkmaz: “Çanakkale Savaşı, Ortak Bir Gelecek İçin Verilen Mücadeledir.”

Konferansın açış konuşmasını yapan Rektör Prof. Dr. Ramazan Korkmaz, geçmişte Anadolu topraklarında gösterilen büyük toplumsal özverinin, “aydınlık ve ortak bir geleceği kurma arzusunu” barındırdığını belirterek, “İnsanlar geçmişini anarak kendi içine oturur. Geçmişle tarihsellik kurmak, yeryüzündeki varlıklar içinde sadece insana mahsustur. Geçmişi anmak, ama geçmişe bağlı kalmamak gerekir. Tarihi, stratejik ve kültürel olarak insanlık tarihi açısından Anadolu toprakları çok önemlidir. Bu muhteşem topraklar üzerinde yaşamanın da bir bedeli vardır. Hak etmeyen insanlar ihanet eder. Çaba ve özveri olmadan bir şey elde eden insan kendine, karşısındakine ve herkese ihanet eder. Anadolu toprakları ecdadımızın bize emanetidir. Öyleyse bu topraklar için daha çok çalışmalı ve çaba sarf etmeliyiz. Çanakkale savaşı ortak bir gelecek için verilen mücadeledir. Çok büyük insan kaybımız olmuştur. ‘Bir hilal uğruna ya rab ne güneşler batıyor’ diye boşuna dememiştir şair. Battığımız yerden yeniden doğmak için o topraklara gidip o kokuyu ve ruhu yaşamamız gerekir.” dedi. Rektör Korkmaz Gençlik ve Spor Bakanlığına, Ardahan Şehit Aileleri Derneği Başkanlığına ve Proje koordinatörü Yrd. Doç. Dr. Levent Küçük’e teşekkür ederek etkinliklerin sürmesi ve farkındalığın yaratılması için destek olacağını belirtti.

“Şair, İnsana Cesareti Aşılayabilir.”

Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Orhan Söylemez yaptığı konuşmada, Türk hikâyelerinde Çanakkale Mücadelesini ana hatlarıyla değerlendirdi. Prof. Dr. Söylemez, “Koskoca savaşı bir ressam tabloya sığdırırken, şair şiirinde bir savaşı anlatabilir ve hatta insana savaşacak cesareti aşılayabilir. Yazar, romancı veya hikâyeci de yine şair gibi insana vatanı, milleti, dili, dini, ırkı için ölmeyi öğretebilir.” diyerek, Çanakkale mücadelesiyle ilgili tarihi değerlerin, edebiyat ve sanat yoluyla bireylere etkili bir şekilde ifade edilebildiğini dile getirdi.

“Çanakkale Zaferi, Sadece Askeri Bir Başarı Değildir.”

Programın son konuşmacısı Yrd. Doç. Dr. Mitat Durmuş, harp edebiyatı açısından yenilgiye uğrayan şairlerimiz ve Çanakkale konusunu ele aldı. “Tarih denilen olguyu geçmiş olarak görmek, bellek oluşturma olanaklarını da ortadan kaldırır. Önemli yanılgılarımızdan birisi, tarihi ile geçmişi birbirine karıştırmış olmamız.” tespitini paylaşan Yrd. Doç. Dr. Durmuş, “Çanakkale Zaferi sadece askeri bir başarı olarak kalmamalı, aynı zamanda ulusal bilincin dönüşümsel kazanımını gerçekleştiren tarihsel bir gerçeklik olarak, her dem kendisine dönülen estetik bir söyleyişle algılanmaya açık hale getirilmelidir. Çanakkale üzerine yazılmış çok az şiir bulunmaktadır. Çanakkale üzerine yazılı ilk şiir, gemilerden alınan dev toplarla Çanakkale bombalanırken 19 Mart 1331 (1915) tarihli ‘Türk Yurdu’ dergisinde yayımlanır. ‘Çanakkale Güllelenirken’ ismiyle yayımlanan bu şiirin şairi ne yazık ki dergide belirtilmemiştir.” açıklamasında bulundu. Ayrıca Yrd. Doç. Dr. Durmuş, Celal Sahir Erozan’ın şu dizeleri ile konuşmasını bitirdi:

‘’Ulu Tanrım ay yıldızlı bayrağın

Gölgesi hiç hiç üstümüzden eksilmesin.’’

Program öğrenciler ile konuşmacıların toplu fotoğraf çektirmesiyle sona erdi.