Bilecik Anadolu Gençlik Derneği Şube Başkanı Sadık Savak, Mescid-i Aksa’nın ibadete kapanmasına tepki göstererek, bölgedeki parçalanmışlığın ve bölünmüşlüğün önüne geçmek için her türlü gayreti sürdüreceklerini belirtti.

Yayımlanan bildiride Savak, terör devleti İsrail’in yine bizzat Siyonistlerin kışkırtmaları neticesinde çıkan olayları bahane ederek ilk kıble olan Meccid-i Aksa’nın ibadete kapatıldığını dile getirdi. Bu kapatma kararı için insanın hak ve özgürlükleri hiçe sayıldığını belirten Savak, “Burada topyekûn hiçe sayılan 1,5 milyar İslam âlemidir. İsrail’in bu cüretinin arkasında İslam âleminin parçalanmışlığından aldığı cesaret vardır. İsrail’in bu cüretinin arkasında altmış parça İslam ülkesinin bir tek Selahaddin çıkaramayışından aldığı cesaret vardır. İsrail’in bu cüretinin arkasında yüzünü Batı’ya dönmüş, elini kolunu Batı’ya kaptırmış iktidarlar vardır. Kendisi ile yapılan her ateşkesin ardından, kendisi ile yapılan barış görüşmesinin ardından bu terör devleti yeni bir gerekçe bularak ya da uydurarak zulümlerine yeni bir zulüm eklemektedir. Çünkü zulüm İsrail’in varlık sebebidir. Bu coğrafyada nerede bir bomba patlıyorsa, nerede bir insan terör saldırısında yaşamını yitiriyorsa, nerede bir mezhep kavgası varsa mutlaka ama mutlaka arkasında İsrail vardır. Bu gerçeği göremeyenler sadece ve sadece ülkelerini felakete sürüklemekte olan politikacılardır” dedi.

Açıklamanın devamında Savak, bu ülkede 7 yaşındaki çocukların bile İsrail’in bir terör devleti olduğunun farkına vardığını belirterek, “Şimdi asıl soru şu: Bütün bunlara rağmen nasıl oluyor da bu İsrail gemisini yürütüyor? Elbette bu sorunun bir cevabı var. Herkes elini vicdanının üzerine götürecek ve kendisine bu sorunun cevabını verecek. Bakın bu İsrail’in iki hedefi var. Birinci hedefi bölgedeki bütün Müslüman ülkeleri parçalayarak kolay lokma haline getirmek. Şimdi Irak’ta yaşanan, Suriye’de yaşanan, Türkiye’de yaşanan terör olaylarının arkasında İsrail’in olmadığını kim iddia edebilir ki? Irak’ın üçe, Suriye’nin üçe, bu ülkenin ikiye bölünmesi bölgede İsrail’den başka bir ülkenin işine gelmemektedir. İsrail, taşeron terör örgütlerini destekleyerek ve kullanarak ya da bu örgütlere strateji belirleyerek bölgeyi ateş çemberine dönüştürmektedir. Müslüman’ı Müslüman’a kırdırarak kendince Büyük İsrail’e giden yolu temizlemektedir. Terör devleti İsrail’in ikinci hedefi Müslümanların ilk kıblesi olan Mescid-i Aksa’yı yıkmak ve yerine sözde yeniden Süleyman Mabedi’ni inşa etmektir. Hafta içinde Kudüs’te, Mescid-i Aksa’ya çok yakın bir noktada bu konuyla ilgili bir provokasyon amaçlı bir sempozyum yapılmıştır. Bir grup Siyonist Mescid-i Aksa’nın yıkılmasını Ve Süleyman Mabedi’nin inşasını konuşmuştur. Tamamen kışkırtma amaçlı bu sempozyum İsrail’in yeni bir tuzağıdır. Şimdi İsrail yaşanan karışıklığı bahane ederek hem Filistin halkına karşı yeni bir zulme girişecektir hem de Mescid-i Aksa’nın yıkımına giden yolda yeni adımlar atacaktır. Elbette bizler İsrail zulmünü ve terörünü tüm dünyaya haykırmaya devam edeceğiz. İlk kıblemiz Mescid-i Aksa’nın ve Kudüs’ün özgürlüğüne kavuşması için tüm gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Bölgedeki parçalanmışlığın ve bölünmüşlüğün önüne geçmek için her türlü gayretimizi sürdüreceğiz. Bu coğrafyaya barış ve huzur ancak İslam Birliği’nin kurulması ile Mescid-i Aksa’nın ve Kudüs’ün özgürlüğüne kavuşması ile ve İsrail’in işgal ettiği tüm topraklardan kovulması ile geri gelecektir” ifadelerini kullandı.