Aydın’ın Sultanhisar İlçesinde bulunan Atça Avcılık ve Atıcılık Spor Kulübü Başkanı Servet Tarkan, doğayı kirletenleri uyardı.

Kara ve su avcılığının başlaması ile birlikte belgeli veya belgesiz çok sayıda vatandaşın doğaya çıktığını ifade eden Atça Avcılık ve Atıcılık Spor Kulübü Başkanı Servet Tarkan, “Kurulduğu 1961 yılında bu yana Sultanhisar’a bağlı Atça Mahallesi ve çevre mahallelerdeki avcılarımızın avcılık ve atıcılık spor dalından resmi olarak faydalanmaları ve doğa koruma görevini gönüllü sahiplenmeleri adına hizmet vermektedir. Kulübümüz Gençlik ve Spor Bakanlığınca, Türkiye Avcılık ve Atıcılık Federasyonuna bağlı tescilli bir kulüp olup, lisanslı sporculara sahiptir. Lisanslı sporcularımız atıcılık dalında çevre il ve ilçelerde düzenlenen birçok yarışmaya katılmış ve sayısız başarılar elde etmiştir. Atça Avcılık ve Atıcılık Spor Kulübü olarak öncelikli hedefimiz, doğanın sürdürülebilirliğine katkı sağlamak vegelecek nesillerimize de doğanın nimetlerinden faydalanmasını sağlamak olmuştur. Ayrıca kulübümüz, doğa ve doğayı koruma ile ilgili düzenlediği çeşitli yarışmalarla insanlarımıza doğa bilinci aşılamayı hedeflemiştir. Doğal Yaşamı Koruma Milli Parklar İl Müdürlüğü ile ortak çalışmalarımızla belgesiz olarak avcılık yapıp, ekosisteme ve doğanın yaban hayatına zarar veren kişiler ve varsa kurumlarla mücadelemiz her zaman devam edecektir. Bununla ilgili olarak Atça Kültür Merkezinde Doğa Koruma Milli Parklar Müdürlüğünce gelişen avcı seminerleri verilmiş ‘avcıların ve koruma şeflerinin birbirleriyle olması gerekenler’ adı verilen toplantı yapılmıştır. Ramazan Bayramından önce kulübümüz öncülüğünde Sultanhisar Halk Eğitim Merkezi tarafından Atçada ‘Avcı Eğitim Kursu’ verilmiş ve kursiyerlere belgeleri teslim edilmiştir. Yine gelecek aylarda avcı eğitim kursları açılması planmaktadır.”

“Doğayı ve yaban hayatını korumak başlıca görevimiz”

Doğayı ve yaban hayatını koruma konusunda hassas davrandıklarını ifade eden Tarkan, “Kulübümüzün öncelikli hedefinde olan doğa koruma konusunda ava gidilen meralarda üyelerimiz karşılaştığı olumsuzlukları giderme yoluna gitmiş ve ilgili makamlara bunları iletmiştir. Piknik, spor ve avcılık adına doğaya çıkan birçok sorumsuz vatandaşın geride bıraktıkları atıklar ile doğayı kirletmelerinin yanısıra yaban hayatına da zarar vermektedirler. Bu manada, spor ve piknik adı altında doğada etkinlik düzenleyen ve ardından da tüm atıklarını doğaya bırakanları şiddetle kınıyoruz. İnsan once doğayı sevmeli. Doğayı sevmeyenler insanları da sevmez. Geçtiğimiz günlerde yaşadığımız kötü örnekte doğaya en fazla zarar veren unsurun insan faktörü olduğunu tüm üyelerimizle görmüş olduk. Kayıtlı 151 üyesi ve binden fazla da fahri üyesi bulunan kulübümüz üyesi arkadaşlarımız, doğanın kirletilmesini hazmedememiş ve etkinlikleirne başlamadan önce bırakılan atıkları tek tek toplayarak imha etmiştir. Buradan spor ve avcılık adı altında doğaya zarar verenlere seslenerek, ‘lütfen, doğamıza saygı duyalım. Gidecek başka bir dünyamız yok’ diyoruz.”

“Jeotermal sular derelerdeki balık ölümlerine neden oluyor”

Jeotermal tesislerden dere ve akarsulara bırakılan atık suların özellikle üreme dönemlerinde kılcal derelere giren balıkların ölümlerine neden olduğunu iddia eden Tarkan, “Kulübümüzde kara avcılığından ziyade tatlı su ve deniz avcılığına merak salan üyelerimizden edindiğimiz bilgilere göre Sultanhisar’daki Malgaç Çayı’nda önceki yıllarda görülen balık sürülerinin çayın kuzeyindeki jeotermal tesisin çaya bıraktığı atıklar ve sıcak su yüzünden öldüğü gözlemlenmiş ve ilgili mercilere bu durum anında şikayet olarak iletilmiştir. Yıllarca Büyük Menderes Nehri’nden balık tutan avcılarımız da nehirden tutulan balıklarda ağır bir koku olduğu va balığın karın kısmında zifti andıran kapkara bir görüntü olduğu, bazı günler nehrin belli bölümlerinde toplu balık ölümleri gözlemlendiği bilinmektedir. Bunun sonucunda Menderes Nehrinden balık tutmak artık imkansız hale gelmiştir. Temiz kalan bir kaç gölde hem eğlence hem de sportif olarak balık tutmaya giden avcılarımız da maalesef çevreyi kirletenlerin bıraktığı atıklarla mücadele etmek zorunda kalmıştır. Doğayı seven, gelecek nesillerimize daha yaşanabilir bir doğa bırakmayı hedefleyen kulübümüze destek verilmesini ilgili mülki amirlerden her zaman bekleriz. Bizleri yanlış anlayan ve yanlış anlatan kişilerin ‘avcı doğaya zarar veriyor’ görüşünün yalan olduğunun bilinmesi için daima çalışacağız. Çünkü, Avcı doğa dostudur” dedi.