Ankara 3. İdare Mahkemesi, Munzur Vadisi Milli Parkı üzerinde yapımı düşünülen Kaletepe Barajı ve Hidroelektrik Santrali inşaatının durdurulması ve baraj projesinin iptali istemiyle yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemi iptal etti.

Tunceli’de Baroya bağlı 5 avukatın 24 vatandaş adına açtığı davada, Ankara 3. İdare Mahkemesi Munzur Vadisi Milli Parkı’nda yapımı planlanan Kaletepe Barajı ve HES için Çevre ve Orman Bakanlığı (Devlet Su İsleri Genel Müdürlüğü) ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı işlemini iptal etti. Mahkeme ilgili idarenin Kaletepe Barajı ve HES için Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) muafiyeti yönündeki savunmasını yerinde bulmazken, “Bu durumda, 17 Temmuz 2008 günlü 26939 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliğinin Geçici 3. maddesi hakkında, 07 Şubat 1993 tarihinden önceki projeler için belirli bir süre öngörülmeksizin ÇED sürecinden muafiyet sağlanmasında çevrenin korunması ilkesi açısından hukuka uyarlık görülmediği gerekçesiyle yürütmenin durdurulması kararı verilmesi karsısında, söz konusu projelere devam edilebilmesi için ÇED raporunun alınması gerektiği ve dava konusu Kaletepe Barajı ve Hidroelektrik Santrali projesi için ÇED raporu alınmadığı anlaşıldığından, davacılar tarafından yapılan başvurunun reddine ilişkin işlemlerde hukuka uyarlık bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir" ifadelerine yer verdi.

Mahkeme kararına ilişkin Tunceli Barosu’nda basın toplantısı düzenlendi. Belediye Eşbaşkanı Mehmet Ali Bul, ildeki siyasi parti ve sivil toplum örgütü ve baroya bağlı avukatların katıldığı toplantıda konuşan davanın avukatlarından Özgür Ulaş Kaplan, daha önce de Munzur Vadisi Milli Parkı üzerinde yapılması düşünülen baraj projeleriyle ilgili Ankara İdare Mahkemelerinde davalar açtıklarını söyledi. Tunceli merkezden Ovacık ilçesine kadar 4 baraj projesi bulunduğunu kaydeden Kaplan, "Dördüyle ilgili iptal davaları açtık. Açmış olduğumuz davalarda Kaletepe dışındakiler iptal edilmişti. Son olarak bu barajla ilgili iptal kararı alındı. Bu karar çok olumlu" dedi.

"ÇED SÜRECİ YENİDEN İŞLETİLSE DE ÇED OLUMLU KARARI ALMALARI MÜMKÜN DEĞİL"

Alınan iptal kararının ardından iktidarın, hükümetin bu projeleri hayata geçirmek konusunda ısrarlı olabileceğini ifade eden avukat Özgür Ulaş Kaplan, "Bunu nasıl yapabilir. Yeni projelerle ÇED sürecini başlatıp ÇED raporu alarak ihale ve sözleşmeler yapabilir. Ancak Munzur Vadisi gibi bir milli parkın, böyle eşsiz endemik bitki türlerinin bulunduğu bir alanın çevre tahribatı yapılmadan bu projelerin hayata geçmesi mümkün değildir. Bu anlamda ÇED raporu alabilmeleri mümkün değildir. Pülümür Vadisi ile ilgili baraj ve HES projesi vardı. O durumla ilgili de iptal davası açmıştık. Açtığımız davada ilgili şirket ÇED’den muaf olduğunu ileri sürmüştü. Yargılama aşamasında ÇED sürecini işletmek istediler. ÇED almak için halkı bilgilendirme toplantıları yapılır, ilgili kurumlardan görüş istenir. Projenin yapılmasının sizin açınızdan sakıncası var mı diye. Bu anlamda hem resmi kurumların görüşleri hem de halkın karşı çıkışı çok önemlidir. İlgili resmi kurumlar bu proje bizim için uygun değildir derse ÇED süreci sonlanmış oluyor. Pülümür Barajı ve HES’te de bu oldu" diye konuştu.