Balkondaki çocuk ellerini ağzına huni yapmış bağırıyor. Çok ses var seni duyamıyorum.
 
Saçlarına karışmış bir yalnızlığı taşıyorsun. Eylül’ün soğuk rüzgarlarına katışıyorsun. Usulca gölgesine sığınıp oturuyorsun bir bekleyişin…
 
Asfaltı kazıyor işçi makinesi dan dan. Toptan yok etmek istediğim duygular geçiyor aklımdan… 

Salça kaynatan annelerin etrafında koşuşan çocukları görüyorum uzaktan. Dumanı genzime doluyor acısı gözbebeklerimden çıkıyor… Gökyüzünden bakan bir tebessüm var sanki üzerimde, uzun zamandır orda beni izliyor gibi…
Eylül’deyiz işte bu gün de Pazar, mevsimlerden sonbahar. Hüzün geldi oturdu içimize, acıtıyor ömrümüzü. Herkeste bir telaş bir o yana bir bu yana koşuşmalar, yetişecek son bir şey var sanki. Onlara eşlik eden rüzgâr da çanak tutuyor savruntulara.
 
Önümde birikmiş bir sürü kitap. Hepsi de benden hesap soruyor: ‘Hani beni okuyacaktın? Geç kaldın geçç!’ Çeviriyorum başımı, ‘Susun biliyorum.’  diye başlayan mazeret cümleleri sıralıyorum hiçbir işe yaramadığını bilerek…
 
Çiçekler diyorum, çiçekler sonbaharda da açıyor. Gözlerin gibi capcanlı umutla… Hani diyorum sen bana hep kızsan da doğacak bir gün güneş yalnızca benim adıma biliyorum.
 
Bir devin naraları gibi deviniyor rüzgar homurtuyla. Yürüme vakti tam da. Çiçeğin uyanma vakti geç kalmasın yetişsin eylül umuduna.  Eylül yeni başlangıçların zamanı tüm terk edilişlere rağmen. Bak senin sıran geldi aç kalbini ellerini…
 
Uzanır şimdi bu sessizlik aşka, nura, ab-ı hayata…
 
Sıralanmışlar sonbaharda açmayı bekleyen nergisler, çuhalar, menekşeler fısıldaşıyorlar aralarında, en güzel ben olacağım endamıyla…
 
Elim kalbimde selam veriyorum, sohbetin ortasında teklifsizce başköşeye kuruluyorum. ‘ Gönül makamından geliyorum biraz ürkek biraz mahmur. Her birinize talibim ıssız kaldım ve renksizim. Ateşli kırmızılara, gözbebeklerimi ısıtan morlara, çiçek açmayan bütün yeşillere, fesleğen kokulu rayihalara…’ Sıyrılıp bu kör kuyudan yeni bir bahçeye ulaşmak için, güzellik adına her ne var idiyse, bu eylül ikindisine asılı kalmış asude bir uykuyla karışık uyanıklık arasında görülen rüyalar ve dudağımda bir hüzzam şarkıyla sayıklıyorum… 
 
Bütün çiçekler sonbaharın uyanışına selam durmalı…