Düzce Üniversitesi Rektörü Pof. Dr. Funda Sivrikaya Şerifoğlu, basın ile bir araya geldi. Şerifoğlu Türkiye’de ilkleri başaran bir üniversite olarak, 2007 yılında 38 milyon TL’lik bir bütçe ile başlayan Düzce Üniversitesinin bugün 121 milyon TL’lik bütçeye ulaşmasının büyük başarı olduğunu vurguladı.

Düzce Üniversitesinde işlemlerin liyakatla yapıldığını belirten Şerifoğlu, kendisine oy vermeyenlerin de dekan, dekan yardımcısı ve müdür olduğunu söylerken, bunun Türkiye’de belki de bir ilk olduğunu ifade etti.

Şerifoğlu, “Düzce Üniversitesi küçük bir yerleşke alanından Türkiye ve Dünyada iddiası olan bir üniversiteye erişti. Bu konuda önümüzün açık olduğuna inanıyorum. Bir üniversitenin önünün açık olması demek, orada işler kurumsallaşmışsa, oradaki işler ikili ilişkilerle değil şeffaflıkla yürüyorsa oradan korkmayın” dedi.

EK BİNA 1 YILA KADAR BİTECEK

Hastane ek binasının son durumu hakkında da bilgi veren Şerifoğlu, yoğun bakım sıkıntısını giderecek ek binanın 1 yıla kadar biteceğini belirterek “Hastane binası çok önemli. Rahmetli hocamız Talat Bahçebaşı ile hayal ettiğimiz bir projeydi. En çok sıkıntı çektiğimiz konu yoğun bakım yatak kapasitesi. Bu bölge trafik kazalarının yoğun olduğu bir yer. Bu kompleksteki asıl hedefimiz acildeki sıkıntıları gidermek. Acil birimimiz çok dar bir alanda. Müteahhitimizden rica ettik, gece çalış gündüz çalış bir an önce bitir diye. O da zevkle kabul etti sanırım 1 yıl içinde bitecek” dedi.

CAMİ YAPIMI

Kampüste gerçekleştirmek istediği hayallerinden birinin modern bir cami olduğunu dile getiren Şerifoğlu, başka bir hayalinin de arkeopark olduğunu söyledi.

Şerifoğlu, “Cami benim hayallerimden biri. Birkaç hayalim daha var. Bir arkeopark. Takipçisi olun bu hayallerin sizler de bu hayaller yapılsın bu kampüse. Dünyada ilk olacak yapabilirsek. Kültür seviyesi yüksek turistlerin gelebileceği bir alan haline getirmeyi düşünüyoruz Düzce’yi. Arkeoloji bölümü öğrencilerimiz o turistlere küçük brifingler vererek hem bu bölgeyi tanıtacak hem de kendi mesleklerini uyguluyor olacaklar. Bir başka hayalimiz de teknopark. gerçekleştirebilirsek Düzce’nin kaderini değiştirecek noktalardan biri olacaktır. Cami projesi de gene kişisel bir hayalim. Kampüste polikliniklere günde 500 hasta geliyor. Onların yakınları, yine yatan hastalar onların refakatçileri geliyor. Türkiye’de camiler 5 vakite ait, erkeklere ait bir de Cuma’ya ait. O kadar kullanılıyor. Biz hastaneye yakın modern bir mimariye sahip, kadını, çocukları aileyi kucaklayacak, yabancı öğrencilerimizi kucaklayacak sıcak ışıklar içinde modern bir mimari hayal ettik. Diyanet İşleri Başkanımız da destek verdi. Düzce’ye geldi. Ancak o günden bugüne az yol aldık. Ankara’da işler çok çabuk ilerliyor Düzce’de biraz yavaşlıyoruz. Geldiğimiz noktada üniversitede kurulan derneği ben kurmadım. Üye de değilim. Üniversiteden hocalarımız var bana söylenen Düzce’de ilk defa bu kadar iş adamı bir araya gelip bir dernek kurmuş. Sayın valimiz birden fazla dernek olunca bunları tek çatı altında toplayalım diye arzu ettiler. Ben de onu kırmadım o toplantıyı birlikte yaptık. Amaç aynıysa o amaç etrafında toplanmak en güzelidir” dedi

ŞİMDİ 1 LİRAMIZ BİLE YOK

Kalıcı işyerlerine 7 yıl önce talip olduklarını hatırlatan Şerifoğlu, o zaman bütçe ayırdıkları işyerlerinin şimdi verilmesi halinde tamir edecek 1 liralık dahi bütçelerinin olmadığını bu nedenle valiliğe resmi yazı ile başvurarak, işyerlerinin tamir edilerek kendilerine verilmesini istediklerini belirtti.

Şerifoğlu, “Biz bu işyerlerinin başvurusunu yaklaşık 6-7 yıl önce yaptık. Önce eski belediye kampüsünde istedik. O gün alabilseydik bir sosyal bilimler fakültesi kurmuştuk. 7 yıl bir anlamda boşa geçti. İkinci adımımız huzur evi olan bölgedeydi. O zaman bize lütfen vazgeçin huzurevinin genişlemesi gerekiyor dediler biz vazgeçtik. Kalıcı konutlardaki işyerlerini istedik. O konuda üniversitemizin yarattığı bir gecikme söz konusu değildir. Biz henüz tahsisleri almadık. İstediğimiz blokların içinde şahıslara ve başka kurumlara ait dükkanlar var temizlenmediği sürece burası üniversitenin deyip almamız ve para harcamamız mümkün değil. Kaldı ki para harcama meselesi de ayrı bir konu. 7 yıl önce biz bütçeyi de ayarlamıştık. O günkü parayla 1 milyon TL ile bize verilecek bloğu rehabilite edip okul haline dönüştürebiliyor idik. Bugün kalıcı konutlardaki her hangi bir bloğu bize verseler 7 milyon TL harcama yapmamız gerekiyor. Yani boşu boşuna vakit kaybettik. İşin acı tarafı Üniversitenin bu sene o bütçesi de yok. Bize tahsis edilse bile bizim oraya harcayacak 1 liramız yok. Biz bu durumu geçenlerde bir yazı ile bildirdik. Bugün bu bütçe ile alamayız, lütfen siz orayı tamir edip bize verin dedik. Ne cevap gelecek bilmiyorum” dedi.