Yani yasal bir dayanağı yoktur ve sınırları okuldan okula değişmektedir. Gelinen noktada mevcut düzenlemeler hukukun genel ilkelerine ve üst normlara aykırı olması yanında ihtiyaca cevap vermemekte ve haksızlıklara sebep olmaktadır. Öğretmenler güvenlik görevlisi değildir. Okul güvenliği açısından güvenlik işleri gerekirse özel eğitim almış güvenlik personeli tarafından yerine getirile bilir.
Öncelikle nöbet hizmetinin ortak-yasal bir zemine dayandırılması ve uygulamadaki farklılıklara son verilmesi gerekmektedir.

Bu sayede öğretmenlerimiz anaokulundan, liseye kadar her türden eğitim kademesinde sadece bir uygulamayı esas alarak nöbet hizmeti verecek ve yöneticilerin kişisel inisiyatif kullanmalarından kaynaklı farklı uygulamalar sona erecektir.Diğer meslek gruplarında nöbet hizmeti “Fazla Çalışma” olarak kabul görmekte ve bunun için ek bir ücret ödemesi yapılmaktadır.Öğretmenlere nöbet hizmetleri için herhangi bir ek ücret ödemesinin yapılmaması Anayasa’nın 10. maddesinde düzenlenen eşitlik ilkesine aykırıdır.Nöbet hizmeti angarya olmaktan çıkarılıp “ek ders” olarak kabul edilmeli ve ücreti ödenmelidir.Öğretmenlerin ders saatlerinin dışına taşan nöbet hizmetleri öğretmenler için ayrı bir yük ve beraberinde külfet getirmektedir. İlgi (a) kanunun 43. maddesinde belirtilen tanımda öğretmenin asli görevleri içerisinde yer almayan nöbet hizmeti beraberinde ek bir ödemeyi de getirmelidir.

Bu nedenle öğretmenlere nöbet tutmaları karşılığında günlük 6 saat ek ders ücreti ödenmelidir.

Sonuç olarak:

a) Öğretmenlerin nöbet görevi, kanunî dayanağı oluşturulduktan sonra tüm okul türlerini kapsayacak biçimde ortak olarak düzenlenmelidir,

b) Öğretmenler nöbet görevlerinde meslekî ve eğitsel rehberlik yapmalı, okul güvenliği gibi angarya işlerden sorumlu olmamalıdırlar. Okulların genel güvenliği istihdam edilecek güvenlik personeli ile sağlanmalıdır.

c) Öğretmenlere nöbet tutmaları karşılığında günlük 6 saat ek ders ücreti ödenmelidir.