Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Türkiye’nin G20 dönem başkanlığını üstlendiğini söyledi.
Türkiye’nin G20 dönem başkanlığını devralması nedeniyle basın toplantısı düzenleyen Babacan, Türkiye için G20 zirvesinin önemine dikkat çekerek, platformunun kuruluş amacının küresel ekonomik istikrarın sağlanması ve teşvik edilmesi için ülkeler arasında gayri resmi bir görüş alışverişi ortamının sağlanması olduğunu, G20’nin gönüllü bir oluşum olduğunu söyledi. 25 Eylül 1999’da Washington’da gerçekleştirilen toplantıda bu oluşumun başlatılmasına karar verildiğini ifade eden Babacan, G20 zirvesinde Türkiye’nin yanı sıra “Arjantin, Avustralya, Brezilya, Kanada, Çin, Fransa, Almanya, Hindistan, Endonezya, İtalya, Japonya, Meksika, Rusya, Suudi Arabistan, Güney Afrika, Güney Kore, İngiltere, ABD ve AB’nin” olduğunu söyledi.
G20’nin çalışma sistemine ilişkin bilgi veren Babacan, G20’nin gönüllü bir oluşum olduğunu belirterek, çalışmaların iki kanaldan yürütüldüğünü ifade etti. Babacan, "Bu çalışmaları IMF, Dünya Bankası, OECD, Uluslararası Ödeme Bankası, Finansal İstikrar Kurulu, Dünya Ticaret Örgütü, Birleşmiş Milletler, Uluslararası Çalışma Örgütü, Uluslararası Enerji Ajansı gibi uluslararası kuruluşlar da teknik destek sağlamaktadır. G20’nin söz konusu çalışmalarına ek olarak sivil toplumun da katkılarının ve görüşlerinin alınabilmesi için G20 ile ilgili çeşitli gruplar oluşturulmuştur. Bu kapsamda üye ülkelerin özel sektör temsilcileri B20, işçi sendikaları L20, düşünce kuruluşları T20, sivil toplum kuruluşları C20, gençlik oluşumları Y20, yine G20 süreçlerinde fikri destek vermekte ve bazı toplantılara da katılmaktadır” diye konuştu.
“TÜRKİYE OLARAK G20 ZİRVESİNDEKİ TARTIŞMALARA SADECE DESTEK VERMEKLE KALMIYORUZ. BUNDAN SONRAKİ DÖNEMDE BU TARTIŞMALARIN ÖNCÜSÜ OLACAĞIZ”
Dönem başkanlığını üstlenen ülkelerin o yılın gündemini de belirlediğini kaydeden Babacan, “Küresel ekonomide ele alınması gereken mevcut konular ve dönem başkanının tartışmaya açacağı yeni konulardan oluşmakta. Bizde Türkiye olarak G20 zirvesindeki tartışmalara sadece destek vermekle kalmıyoruz. Bundan sonraki dönemde bu tartışmaların öncüsü olacağız. Bizden sonra ki dönem başkanı Çin. G20’ de dönem başkanlığı sırasıyla değil seçimle oluyor. Tek bir ülke bile itiraz etse, o ülke dönem başkanlığına seçilemiyor. Küresel ekonomik ve finans sistemi açısından büyük önem taşıyan G20 ülkeleri, toplamına baktığımızda, dünya ekonomisinin yaklaşık yüzde 85’ini, dünya ticaretinin yüzde 75’ini oluşturmakta, dünya nüfusunun da üçte ikisini temsil etmekte" diye konuştu.
Küresel kriz öncesi dönemde G20’nin finanstan sorumlu bakanlar ve merkez bankası başkanları düzeyinde toplantılar düzenlediğini ifade eden Babacan, ilk katıldığı toplantının, AK Parti’nin Kasım 2002’de ilk hükümetini kurmasının ardından Yeni Delhi’de gerçekleştirilen G20 toplantısı olduğunu söyledi.
“ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEMDE G20’NİN ETKİN BİR ŞEKİLDE ÇALIŞARAK KAPSAYICI, GÜÇLÜ, SÜRDÜRÜLEBİLİR VE DENGELİ BİR EKONOMİK BİR BÜYÜMENİN SAĞLANABİLMESİ ÇALIŞMAMIZI SÜRDÜRECEĞİZ”
Babacan konuşmasına şöyle devam etti:
“İçerik alt komisyonumuz var. Ülke pozisyonumuzda oluşturmak üzere 11 adet çalışma grubunu kurmuştuk. 11 ayrı başlıkta ülke pozisyonumuzu, diğer ülkelerle de dirsek teması içerisinde hazırladı. G20’nin gündeminde ne var bunları sizinle paylaşacağız. Güçlü, sürdürülebilir ve dengeli büyüme, alt yapı yatırımları, finansal düzenlemeler, uluslararası mimari, uluslararası vergi konuları, enerji, ticaret, istihdam, iklim değişikliğinin finansmanı, kalkınma, yolsuzlukla mücadele. Önümüzdeki dönemde G20’nin etkin bir şekilde çalışarak kapsayıcı, güçlü, sürdürülebilir ve dengeli bir ekonomik bir büyümenin sağlanabilmesi adına bu alanlardaki çalışmamızı sürdüreceğiz. Dönem başkanlığımızı tanımlayacak 3 madde: “Kapsayıcılık, uygulama ve yatırım olacak.”
G20 platformunun bugüne kadar küresel kriz aşamalarında büyük başarılara imza attığını kaydeden Babacan, “Kriz zamanında dünyanın önemli ekonomilerini bir araya getirerek ortak hareket etmelerini ve krizin etkilerini azaltmalarını sağladı. Kriz sonrası dönemde ise, küresel ekonominin daha sağlıklı bir yapıya oluşabilmesi için gerekli mali politikaların belirlenmesinde büyük rol oynadı” ifadelerini kullandı.
G20 zirvesinin bugüne kadar 9 zirve gerçekleştirildiğini, 10. zirvenin gelecek yıl 15-16 Kasım’da Antalya’da yapılacağını ifade eden Babacan, G20’nin daimi bir sekreteryası bulunmadığını, her yıl bir ülkenin dönem başkanlığını üstlendiğini, toplantılara ev sahipliği yaptığını ve bir bakıma sekretarya görevinin koordinasyonunu üstlendiğini söyledi.
Babacan, "G20’nin ev sahipliği, sadece mekanları hazırlamak değil, aynı zamanda fiilen G20’nin bütün teknik sorumluluğunu da üzerimize alma ve 20 üye arasındaki bu koordinasyonu sağlamak için önemli bir unsuru da içermekte" dedi.