Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, enflasyonun asıl sebebinin tarım ürünleri olarak gösterilmesinin haksızlık olduğunu belirterek, “Enflasyonun sebebi gıda değil çekirdek enflasyondur” dedi.

Bakan Eker, Türkiye Ziraat Odalar Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar ve beraberindeki heyeti kabul etti. Görüşmede ziraat odalarının ve üreticilerin sorunlarını dinleyen Bakan Eker, sektör temsilcilerinin desteklerinin kendileri için çok önemli olduğunu söyledi. Bakan Eker, enflasyonun asıl sebebinin tarım ürünleri olarak gösterilmesinin haksızlık olduğunu vurgulayarak, enflasyonun sebebinin çekirdek enflasyon olduğuna dikkat çekti. Ekonomik Koordinasyon Kurulu’nda bu konuyu Merkez Bankası Başkanına aktardığını söyleyen Bakan Eker, gıdada üretici ve tüketici fiyatları arasındaki makasın sebeplerini araştıracak kurulun çalışmalara başladığını kaydetti.

Gıda ürünlerinde üretici ve tüketici fiyatları arasındaki fiyat farkına değinen Bakan Eker, "Üretici ve tüketici fiyatları arasında makas var. Ekonomik Koordinasyon Kurulu toplantısında Merkez Bankası’na bu durumu ilettim. Kışın git enflasyonda biberi soğanı dikkate al, çekirdek enflasyonu dikkate alma, sonra enflasyonun sebebini gıda ürünleri olarak göster. Burada tarıma haksızlık yapılıyor. Asıl problem şu; gıdada üretici ve tüketici fiyatları arasında büyük farklar varsa burada aracı faktörlere bakmak gerekir. Bu durumu ben ilgili kurumlara anlattım. Bunun üzerine Bakanlığımız Müsteşarlığı başkanlığında ‘Tarım Ürünleri Piyasayı İzleme Değerlendirme Kurulu’ oluşturuldu. Bu kurul üretici ve tüketici fiyatları arasındaki makasın nereden geldiği ve bunların hangi aşamada ne şekilde denetleneceği yönünde çalışacak" diye konuştu.

“TARIMDA SİGORTANIN ÖNEMİNİ ÇOK İYİ ANLATMALIYIZ”

Tarım sektöründe sigortacılığın geliştirilmesinin önemine değinen Bakan Eker, "TARSİM kapsamında üreticiye sigorta priminin yarısını hibe şeklinde veriyoruz. Üreticilere sigortanın önemini başta Bakanlık ve sektör temsilcileri olmak üzere çiftçilerimize her platformda anlatmamız gerekiyor. Gerekirse bunu bıkmadan usanmadan defalarca anlatmalıyız. 1 milyar 300 milyon lira sigorta prim desteği ödemesi yaptık. Üretici ne kadar sigorta yaptırırsa biz onun yarısını ödüyoruz. Amacımız tarımda sigortacılık kültürünü yerleştirmek" ifadelerini kullandı.

Kendisine aktarılan taleplerin birbiriyle uyumlu olması gerektiğini söyleyen Bakan Eker, sigortacılıkta en büyük sorunun çiftçinin bu konudaki ilgisizliği olduğunu belirtti. Çiftçinin sigorta yaptırmayarak tedbirsiz davrandığını ifade eden Bakan Eker, ancak başına bir afet geldiğinde borçlarının ertelenmesi gibi birçok konuda kendilerinden yardım istediklerini dile getirdi.

Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Kanunu için önümüzdeki günlerde ilgili yönetmeliğin çıkacağını söyleyen Bakan Eker, bundan sonra üreticilerin Çiftçi Kayıt Sistemi’ne (ÇKS) de her yıl kayıt yaptırmasına gerek kalmayacağını ifade etti. Sadece arazi büyüklüğü, farklı ürün ekimi gibi hususlar olduğunda üreticilerin bildirim yapması gerekeceğini belirten Bakan Eker, üreticilerin işini kolaylaştırmak için bu tür uygulamalara gittiklerini kaydetti.

Lisanslı depoculuğun gelişmesi için yakın zamanda yeni bir uygulamayı hayata geçirdiklerini belirten Bakan Eker, "Bundan sonra üretici lisanslı depoları kullandığında her ton için destek vereceğiz. Üretici lisanslı depoculukla ürününü kalitesi düşmeden saklayabilecek" dedi.

“TOHUM ÜRETİMİNİ 150 BİN TONDAN 750 BİN TONA ÇIKARTTIK”

Çiftçinin tohumu pahalıya aldığı yönündeki şikayetlere değinen Bakan Eker, sertifikalı tohumun üretimini ve kullanımını kendi hükümetleri zamanında destekleme kapsamına aldıklarını hatırlatarak, "Göreve geldiğimiz günden bu yana sertifikalı tohum üretimini 150 bin tondan 750 bin tona çıkardık. Bu başarı verdiğimiz desteklerle oldu. Tohum satan bayiler ile ilgili şikayetleri bana aktarın. Eğer yanlış yapan bayiler varsa biz gerekeni yaparız” ifadesini kullandı.

Sığır eti üretimi konusunda Hollanda, Fransa, Yeni Zelanda gibi ülkelerle rekabet etme şansının olmadığını vurgulayan Bakan Eker, “Bu ülkelerde yağış miktarı çok fazla. İklim müsait. Bu nedenle çayır alan da fazla. Hayvanlar devamlı otluyor. Bu ülkelerdeki üreticilerin yem maliyeti yok. Ancak bizim ülkemizde hayvancılık maliyetlerinin yüzde 70’i yem. Bu nedenle bu ülkelerle rekabet etme şansımız yok. Türkiye coğrafyası koyun coğrafyası. Bu dezavantajlı durumu lehimize çevirmek için öncelikle koyun, keçi sayısını artırmalıyız. İkinci olarak yem bitkilerinin ekiliş alanlarını çoğaltmalıyız. Üçüncü yapmamız gereken şey ise randımanı yüksek ırkları yetiştirmeliyiz” şeklinde konuştu

Görüşmede çözüm sürecine de değinen Bakan Eker, Türkiye’nin bir iç meselesini barış içinde çözmesinden dolayı dünyada rahatsızlık duyanların olduğuna dikkat çekti. Bakan Eker, "Türkiye hayır diyebilen bir ülke olduğundan beri ülkemizle ilgili birçok husus değişmeye başladı. İç meselemiz gibi görünen birçok sorunun çoğu dışarıyla bağlantılı. Bunların nedenleri arasında ülkelerin petrolün nakli, enerji nakil hatları, uluslararası büyük güçlerin hesapları gibi birçok konu var. Bugüne kadar Türkiye iç sorunları görmezden gelip yokmuş gibi davranıyordu. Bundan dolayı da sorun giderek büyüyüp çözülmez bir hale geliyordu. Biz kendi meselemizi kendimiz çözmeye başlayınca birileri bu durumdan rahatsız oldu" dedi.

Çözüm sürecinde muhataplarının millet olduğuna vurgu yapan Bakan Eker, "Bazı ülkelerin çıkarına dokunmaz, ses çıkartmazsan iyi oluyorsun. Ancak bu alan benim hakkım dediğin andan itibaren işler bozuluyor. Ekim ayında çıkan olaylarda uluslararası güçlerin parmağı var. Ama bizim hükümet olarak esasımız kamu düzeninin korunmasıdır. Kamu düzeninin sağlanması için de her türlü yasal düzenlemeyi yapacağız" dedi.

BAYRAKTAR: “TOPRAK KORUMA VE ARAZİ KULLANIM KANUNU’NUN ÇIKMASI BİR DEVRİM”

TZOB Genel Başkanı Bayraktar ise, konuşmasının başında bugüne kadar tarım sektörünün kalkınması için hem Bakan Eker hem de Bakanlık yetkilileriyle uyum içinde çalıştıklarını söyleyerek, bu durumdan dolayı memnuniyetlerini dile getirdi. Aralık ayı içerisinde tüm Türkiye’de delege seçimlerinin yapılacağını hatırlatan Bayraktar, seçimlerin şimdiden hayırlı olmasını temenni etti. Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Kanunu’nun çıkmasının bir devrim olduğunu ifade eden Bayraktar, bu kanunla ilgili yönetmeliğin de bir an önce çıkarılmasını talep etti. Çiftçi Kayıt Sistemi (ÇKS) başvurularının uzatılması yönünde hem üreticilerin hem de odaların taleplerinin olduğunu vurgulayan Bayraktar, bu konuda Bakanlıktan yardım istedi. Bayraktar ayrıca, üretici ve tüketici fiyatları arasındaki farkın giderilmesi yönündeki çalışmaları da desteklediklerini belirtti.

Ziraat odaları başkanları ise mısır tarlalarına giren domuzlardan çiftçinin tohumu pahalıya almasına, tarımsal destekleme primleri üzerinden alınan vergilerin kaldırılmasına kadar birçok konuda çözüm istedi.