UNESCO tarafından İnsanlığın Somut Olmayan Dünya Mirası Listesi’ne alınan ve bu yıl 475’incisi düzenlenecek olan festival ile halka saçılacak olan Mesir macunu, Avrupa pazarından sonra Arap pazarına da açılıyor.

Manisa’yı Mesir’i Tanıtma ve Turizm Derneği çatısı altında üretimi günlük olarak gerçekleştirilen Manisa mesir macunu bu yıl hem daha fazla çeşitle hem de daha fazla ülkeye ihracatla gündeme gelecek. 20 kadına istihdam sağlayan Mesir macunu tamamen doğal olarak elde edilen 41 çeşit baharatın karışımıyla günlük üretilmeye devam ediliyor.

Konuya ilişkin bilgi veren Manisa’yı Mesiri Tanıtma ve Turizm Derneği Başkanı Ufuk Tanık, “Dernek üretimimiz olan Mesir macununu yılın 12 ayı üretiyor ve satışını yapıyoruz. Biz geçmişe ve özüne en uygun mesiri üreten bir derneğiz. İçinde 41 çeşit baharatın kullanıldığı ve geleneklere uygun hazırladığımız mesirden yılda 150 ton civarında üretiyoruz” dedi.

“20 KADINA İSTİHDAM SAĞLANIYOR”

Üretilen Mesir macunlarına sadece kadın elinin değdiğini belirten Başkan Tanık, “Mesir imalathanemizde sadece 20 kadının ellerinde tek tek işlenerek ve kâğıtlara sarılarak tüketiciye ulaştırıyoruz. Dernek olarak ticari boyutundan çok, burada geleneksel yönüne önem veriyoruz. Mesir, bütün yıl üretiliyor. Bir istihdam sağlanılıyor, KDV çıkıyor ve devlete ciddi bir katkı sağlıyoruz. Mesir satışından elde ettiğimiz kârı da yine Manisa’ya hizmet amacıyla geri döndürüyoruz. Derneğimizin amacı da bu zaten. 60 yıllık bir dernek olarak bunun içindeyiz” şeklinde konuştu.

“ARAP ÜLKELERİNE DE İHRAÇ EDİLECEK”

Mesire olan talep arttıkça mesir pazarının da büyüdüğüne dikkat çeken Tanık, sözlerini şöyle sürdürdü: “Festivaller bir ürünün ve şehrin tanıtımında çok önemli. Artık Manisa deyince mesir, mesir deyince Manisa akla geliyor. Yurt dışından da talep almaya başladık. Rusya, Hollanda, Avusturya, Almanya gibi ülkelere mesir macunu gönderiyoruz. Tonajlar çok fazla değil ama burada önemli olan oradan bu talebin ve ilginin olması. Ticari anlamda da zaman içerisinde yurt dışında bu satışların daha da fazlalaşacağına inanıyorum. Bu ülkelere ton olarak hemen hemen 10 ton civarında fazla mesir ihracatı yaptık. Bu da başlangıç olarak iyi bir rakam. Almanya’nın herhangi bir marketinde bile bir paket mesir macununun satılması çok önemli bir olay. Daha da fazlalaşacağını düşünüyorum. Arap ülkeleri gibi bize yakın olan coğrafyalar baharatlı ürünleri çok seviyor. Arap ülkelerinde faaliyet gösteren birkaç firma ile temas halindeyiz. Onlarla da yakın zamanda bir çalışma içerisinde gireceğiz. Bu ürünün satışını Arap ülkelerinde gerçekleştireceğiz.”

“UNESCO, MESİRİN TANITIMINA KATKI SAĞLADI”

Mesirin ticari anlamda önünün açık olduğuna vurgu yapan Tanık, şöyle konuştu: “Artık bütün ülkelerde doğal gıdalara ilgi var. Mesir bu çeşidin içine giriyor. Mesir yapımında kullanılan her baharatın insan sağlığına faydası var. Bitkisel bir ürün anlamında bunu biraz anlatmak gerekiyor. UNESCO’ya üye 90-100 civarında ülke var. UNESCO’nun yayınlamış olduğu belge ve kitaplarda mesir hakkında bilgi yer alacak. Birçok insan Manisa’da böyle bir festival olduğunu anlayacak ve mesir festivali kazanç sağlayacak.”

“MESİR BALLANIYOR”

Manisa’da son günlerde mesirin balla karıştırılarak yapılacağına dair çıkan söylemler üzerine konuşan Tanık, açıklamasını şöyle tamamladı:

“Mesiri çeşitlendirmek istiyoruz. Şuan 8 çeşide ulaştık. Kavanozunu, çayını, lokumunu yaptık. Mesirin eskiden balla veya pekmezle yapıldığına dair bilgi var elimizde. Ürünü tamamıyla balla yapılabilme olanağı var. Böyle bir ürün sunmak için çalışmalarımız var. Fakat mühendislerimiz çalışıyor. Gerekli yerlerden yapılabilirlik onayını aldıktan sonra bunu da yapacağız.”