Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, "Hedefimiz kömürü petrolü yok etmek değil Uluslararası Enerji Ajansı’nın verilerine göre, 2035 yılına kadar bunu yüzde 75’e kadar düşürebilmektir" dedi.

2016’da Türkiye’nin ev sahipliğinde yapılacak "23. Dünya Enerji Kongresi’nin Protokol İmza Törenine Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu (EPDK) Başkanı Mustafa Yılmaz, Dünya Enerji Konseyi Başkanı Marie-Jose Nadeau ile büyükelçiler ve enerji piyasasının önde gelen temsilcileri katıldı.

Törende konuşan Bakan Yıldız, 2016 yılına büyük bir heyecanla hazırlandıklarını belirtti. 17 Mart’ta Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı’nın (TANAP) temel atma töreninin yapılacağı müjdesini veren Yıldız, "Yine Mart ayı içerisinde Akkuyu Nükleer Güç Santrali (NGS) limanının inşaatının temelini atmış olacağız" açıklamasında bulundu.

Türkiye’nin önümüzde üç yıl içerisinde uluslararası alanda bütün organizasyonlara ev sahipliği yapacağını dile getiren Yıldız, Dünya Enerji Konseyi’nin dünyada her geçen gün öneminin arttığını söyledi.

"Hayatlarımız bireyselleşiyor, kaygılarımız anonimleşiyor" diyen Bakan Yıldız, "Çevre ve iklim değişikliğiyle alakalı globalleşen tek bir fikrimiz var. Geleceğe kaygılarımızla birlikte gidiyoruz. Önümüzdeki 25 yılda dünya 1 derece daha ısınacak, bu çok kötü bir şey. Biz, belki de hak etmediğimiz refah seviyesini peşin satın alıyoruz. Ama kendimizden daha çok sevdiğimiz çocuklara vadeli olarak sıkıntı bırakıyoruz. Bunu mutlaka aşmamız lazım. Bu aşmamızı sağlayacak en önemli kuruluş Dünya Enerji Konseyi’dir" ifadelerini kullandı.

Dünya enerjisinin yüzde 41’inin halen kömürden sağlandığına dikkat çeken Bakan Yıldız, bunun çok büyük bir düşme eğilimi göstermeyeceğini belirtti. Petrol ve doğalgazla beraber yüzde 85 civarında dünya enerji arzının sağlandığını gördüklerini belirten Yıldız, sözlerini şöyle sürdürdü: "Hedefimiz kömürü petrolü yok etmek değil Uluslararası Enerji Ajansı’nın verilerine göre, 2035 yılına kadar bunu yüzde 75’e düşürebilmek. Yani kömür, petrol ve doğalgaz ana temel kaynağı olacak ama yüzde 75’ten daha aşağı bir kurgu beklenmiyor. O yüzden Türkiye’de zaman zaman iyi niyetle zaman zaman da spekülatif ve manipülatif bir kısım gösteri yapanların bu gerçeği bilmeleri daha doğru olur. Çünkü Türkiye’deki yerli kömür kullanım oranı, dünyadaki yerli kömür kullanım oranından çok düşük. Eğer dünyayla alakalı bir endişeleri varsa ve bunda gerçekten samimilerse bir kısım gösterilerde bulunabilirler. Çünkü rakam olarak bizim iki katımız olan yerler var. Moğolistan’daki yüzde 95’lik kullanımı ölçü olarak vermiyorum. Onun yanıltıcı olacağını biliyorum. Ama Almanya’nın 2022 yılına kadar kömürden enerji etmeyle alakalı hedeflerinin yüzde 51 olduğunu söylemem herhalde bunun için yeterli olacaktır, ABD hakeza öyle. Onun için bunları yüksek teknolojiyle beraber yapmamız lazım. Çevreye rağmen değil çevreyle beraber yapmamız lazım."

Bakan Yıldız, Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı’nda (TANAP) güzergah değişikliği yapıldığına dikkat çekerek, "Bu çalışmada Bursa’da, çilek tarlalarına denk geldiği için güzergah değişikliği yaptık" dedi.

Türkiye’nin son 12 yılda kurulu iradeyle beraber enerjide büyük işler yaptığını vurgulayan Yıldız, "Türkiye elektrikle ilk defa 1902 yılında tanıştı. 1902 ile 2002 arasında, ilk 100 yıl içerisinde 31 bin 500 megawattlık bir kurulu güç inşa etti. Türkiye şu anda 70 bin megawattlara ulaştı. Bu çok hızlı bir değişim, çok farklı bir ilerleme" şeklinde konuştu.

Bakan Yıldız, Türkiye’de enerji konusunda oluşturulmaya çalışılan algıyla dünyadaki algının çok farklı noktalarda olduğunu anlattı.

"Türkiye’de yenilenebilir enerji kaynaklarından elde edilen enerji miktarının oransal olarak hem dünyadaki hem de Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelerdeki oranın yaklaşık iki katı" olduğuna dikkat çeken Yıldız, "Yani su, rüzgar, güneş, jeotermal ve biyokütleden elde ettiğimiz enerji miktarı dünyanın ortalamasından iki kat, Avrupa’dan bir o kadar daha fazla bir orandan daha fazla yapıyoruz. Bu çok önemli bir olgu. Dünya kirletiliyorsa kirleten biz değiliz. Temizlemesi gerekenler varsa biz de kısmen yardımcı olacağız. O yüzden temizlemesi gerekenler gerçekten kirletenlerdir. Biz üzerimize düşeni fazlasıyla yapmaya gayret edeceğiz" dedi.

"Herkesin bir kirletme bütçesi var" diyen Yıldız, "Bu kirletme bütçesi dünyada bitti. Bundan sonrası insan vücudunun 1 derecelik ısı farkını hissettiği, 1 derece daha artsa hastaneye gittiği ama dünyanın 2 derece daha fazla ısındığı bir ortama doğru gidiyoruz. Kirletme bütçesinden sonraki ana başlık veda etmektir. Bunun başka çözümü yok. Veda etme kısmına gelmeden, dünyanın halen müdahale edebileceği ama ulusal politikalarını etkileyebilecek bir kısım karar var. O kararların özellikle Paris’te 2015 Aralık ayındaki toplantıdan sonra Türkiye’de Dünya Enerji Kongresi’nin yapılacak olması bunun önemini artırıyor" ifadelerini kullandı.

Açılış konuşmalarının ardından imza törenine geçildi.