Gıda AR-GE Proje Pazarı Yürütme Kurulu Başkanı Rıza Seyyar, yaş sebze meyvenin hava kargo ile taşınması için çalışma yaptıklarını belirterek, hedeflerinin ilk yıl için 12-13 bin ton yaş sebze meyveyi hava kargo ile taşımak olduğunu söyledi.

Gıda sektöründe yenilikçi fikirlerin sanayi ile buluşması ve katma değerli üretim ile ihracatın artması amacıyla Ege İhracatçı Birlikleri tarafından 5. Uluslararası Gıda AR-GE Proje Pazarı düzenlendi. Etkinlik kapsamında gün boyu panel ve konferanslar düzenlenecek, sergi alanında ise projeler sergilenecek. Oylum Talu’nun sunucu olduğu etkinliğin açılış töreninde konuşan Gıda AR-GE Proje Pazarı Yürütme Kurulu Başkanı Rıza Seyyar, "Dünyanın en büyük kiraz, şeftali ve çekirdeksiz yaş üzüm üreticisiyiz ama bu ürünleri bizim 3’te 1’imiz kadar üreten ülkeler üç katı ihracat yapıyor. UR-GE çalışması yaptık ve ’rakip ülkeler’ diye baz aldığımızda karşımıza Şili çıktı. Şili, dünyanın her noktasına hava kargo ile her gün mal teslim ediyor. 1 kilo kiraz 50 dolara satılıyor. Bu bir tarım kültürü. Biz geleneksel yöntemlerle yola çıktık. Artık yeni çeşitler deneniyor. Dünyanın en büyük şeftali üreticisiyiz ama konserve yapacak bir tane şeftalimiz yok. Hava kargo ile ilgili 6 aydır görüşüyoruz. Hedef, ilk yıl için 12-13 bin ton yaş sebze mevyeyi hava kargo ile taşımak. Belki Türkiye’nin yakın gelecekte Türk Hava Yolları yolcu filosundaki büyüklükte kargo filosu olacak. Bütün enerjimizi buralara odakladık. İnovasyon, AR-GE, UR-GE, moda haftaları, tasarımlar gündeme geldiğinde başkanlar günü olarak hiçbir harcamaya ’hayır’ demiyoruz" diye konuştu.

"Türk malı imajını yükseltmeliyiz"

EİB Koordinatör Başkanı Sabri Ünlütürk de konuyla ilgili olarak, "Katma değerli üretimin artırılması gerekiyor. Yani bu Türk kirazını 5 euroya satmak yerine İtalyan kirazı gibi 11 euroya satmak. Türk malı imajını daha yukarıya taşımak istiyoruz. İyi üretim ve iyi inovasyon yapacağız. Türk malı imajını yükseltmek için de çaba sarf edeceğiz" ifadelerini kullandı.

"Ekonomide her şeyin başı AR-GE"

Açılışta konuşan Ekonomi Bakanlığı İhracat Genel Müdür Yardımcısı Musa Demir de, "Her şeyin başı sağlık" sözünü hatırlatarak, şunları söyledi:

"Ekonomide de her şeyin başı AR-GE. AR-GE bir kültür. AR-GE konusunda Türkiye’de ilk destekleri veren kurumlardan biri Ekonomi Bakanlığıdır. Bakanlık olarak bu tür etkinliklere çok önem veriyoruz. Dünyada ülkelerin AR-GE sıralamasında Türkiye 15 yıl önce binde 5’ler civarındaydı. Şu an bu yüzde 1’in üzerine çıktı. Bunu yüzde 2-3’lere çıkarmamız lazım. AR-GE yapmazsanız gelecekte ekonomide var olamazsınız. Tarımda da Türkiye dünyada 7., Avrupa’da 1. sırada ama bulunduğumuz nokta yeterli değil. Daha ileri gitmemiz gerekiyor. Her birimiz her ne iş yapıyorsak yapalım dünyada en iyi yapan olmayı hedeflediğimizde daha iyi yerlere geleceğiz."

“Yeni projeler üretiyoruz”

Yapılan etkinlikle ilgili değerlendirmede bulunan Proje Pazarı Yürütme Kurulu Başkanı Rıza Seyyar, EİB olarak küresel rekabette öne çıkmanın yolunu açmak, gıda alanındaki yeni ve fark oluşturan projeleri sanayici ve girişimci ile buluşturmak için yola çıktıklarını söyledi. Seyyar, “AR-GE ve inovasyona verdiğimiz değeri, somut projelerle ortaya koymaya çalışıyoruz. Bu amaçla yaptığımız en önemli çalışmalardan birisi Gıda AR-GE Proje Pazarı’dır. Günümüzde tarladan sofraya tüm değer zincirinin dahil edildiği gıda sektöründe AR-GE ve inovasyon odaklı çalışmaların ve örnek projelerin desteklenmesi büyük önem arz ediyor. Ege İhracatçı Birlikleri olarak bu alandaki gelişmeleri yakından ve dikkatle takıp ediyor, bu farkındalıkla yeni projeler üretiyoruz” diye konuştu.

417 proje başvurusu

“2012 yılında ilk yola çıktıklarında proje başvuru sayısını artırmak için ihracat ve AR-GE arasındaki güçlü ilişkiyi çok iyi anlatmamız gerektiğini biliyorduk” diyen Seyyar, farklı kategorilerde 417 proje başvurusu aldıklarını, bunlardan 171’inin öğrencilere, 246’sının araştırmacılara ait olduğunu belirtti. Seyyar, ayrıca öğrencilerden 15’inin lise öğrencisi olduğunu sözlerine ekledi.

143 proje kitapta toplandı

Değerlendirme kurulu ile birlikte projeleri büyük bir hassasiyetle değerlendirdiklerini ve seçilen 143 projeyi kitapta toplayarak gıda sektörünün değerlendirmesine sunduklarını belirten Seyyar, bu 143 projeden 54’ünün bugün sergi salonunda sunulacağını ifade etti. Geçmişte sergilenen projeler arasında az sayıda da olsa hayata geçen ve geçmeye aday projelerin olduğunu kaydeden Seyyar, etkinliğin 5. yılında hala işin başında olduklarının da farkında olduklarını vurguladı. Bu yıl uluslararası partner üniversite sayısının da ikiye çıkartıldığını ifade eden Seyyar, İspanya ve Tayland’dan iki resmi proje ortağı bulunduğunu belirtti.

"Yatırım motivasyonu"

EİB Koordinatör Başkanı Sabri Ünlütürk de şöyle konuştu:

“Ülkemiz, son yıllarda özellikle de 2023 milyar ihracat hedefinde, AR-GE ve inovasyona yaptığı yatırım motivasyonuyla dikkat çekiyor. Bizler bu desteklerin özellikle ticaret rekabetinde yoğun olduğumuz sektörlerde daha yoğunlaşmasını diliyoruz ki, bunların başında da gıda sektörü geliyor. Biz de Ege İhracatçı Birlikleri olarak hızla değişen ve büyüyen dinamik bir dünya içerisinde rekabet ortamından geri kalmamak için günden güne gelişen teknolojiye ayak uydurmak ve uygun araştırma teknikleri ile fark oluşturan buluşlar yapmak gerektiğinin farkındayız ve değişimi daha yakından takip etmek, üyelerimizde farkındalık oluşturmak için Türkiye İnovasyon Haftası, Gıda AR-GE Proje Pazarı, tasarım yarışması gibi etkinlikleri düzenliyoruz” ifadelerini kullandı.

Katma değeri yüksek ürünler vurgusu

Özellikle gıda konusunda 2023 yılında öngördükleri 40 milyar dolarlık tarım ve gıda ürünleri ihracat hedefine ulaşmak için katma değeri yüksek ürünler oluşturmanın ne kadar önemli olduğunun bilincinde olduklarını vurgulayan Ünlütürk, şöyle devam etti:

“5. Uluslararası Gıda AR-GE Proje Pazarı ile kendi iç dinamiklerimizi hayata geçirmek, gıda alanında her aşamada yenilikçi projelerin sanayici ile buluşarak hayata geçirilmesinin önünü açmak gibi bir hedefimiz var. Ülkemizde başarılı AR-GE projelerinin küçük çaplı üretimin ötesine geçmesi gerekiyor. AR-GE çalışmalarında önemli mesafeler katetmek istiyorsak, geliştirdiğimiz ürünleri yurt dışına ihraç edebileceğimiz ticarileşme sürecini hızlandırmamız gerekiyor.”