Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nesrin Astam Yıldız, dağ tarımının Erzurum’da yüz yıllar boyunca sürdürülebilir kalkınma için yeni bir model oluşturabileceğini söyledi.

11 Aralık Uluslararası Dağ tarımı günü dolayısıyla bir açıklama yapan Ziraat Fakültesi Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nesrin Astam Yıldız, “Geçmişte atalarımız düz alanları tarıma ayırıp kendileri dağlık alanlarda yerleşerek yaşam mücadelesini sürdürürlermiş. O dönemler de bile toprak güvenliğini korumanın ilk aşamasının toprağı amacına uygun korumak olduğunu düşünebilecek hassasiyete sahiplermiş. Ancak günümüzde tam aksine, insanlar özellikle düz ve düze yakın alanlar tarıma elverişli arazileri istila ederek yerleşim, endüstri, ulaşım, havaalanı gibi yatırımlarla tarıma uygun alanları istila etmektedirler. Bu noktadan hareketle, Birleşmiş Milletler Genel kurulu tarafından Aile çiftçiliği yılı olarak seçilen 2014 yılının bu gününü de "dağ tarımı aile topluluğu anlamında, Dağ tarımı günü ilan ettiler. Böylece aile çiftçilerinin tarımsal faaliyetlerini dağda başlayıp sürdürme konusuna adım atılması ve böylece dağda yaşamayı cazip hale getirme çabasına girdiler. Aynı zamanda, bu değişiklikler yerel kalkınma için fırsatlar sağlayabilir” dedi.

Ziraat Fakültesi Toprak Bilimi ve Bitki Besleme Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nesrin Astam Yıldız, dağlık alanlarda yaşayan insanların dağ turizmi, değeri yüksek dağ ürünleri ve el sanatları gibi faaliyetlerle gelirlerini çeşitlendirmek üzere yatırımlara alt yapı oluşturabileceklerini dile getirerek, “Bu konu bana bir Erzurumlu olarak, Dağ tarımının yüz yıllar boyunca sürdürülebilir kalkınma için yeni bir model oluşturacağı ve bu amaçla geriye göç konusunda bilinçlenerek, geleceğin tarımında da marka şehir olarak Erzurum’u göreceğimiz umudunu güçlendirdi” diye konuştu.