Şehir ve Kültür Araştırmaları Derneği’nin gelenekselleşen Şehir ve Medeniyet Konuşmaları etkinliği kapsamında bu hafta, kısa bir zaman önce vefat eden Erzurum’un efsane belediye başkanlarından Orhan Şerifsoy anıldı.

Erzurum Teknik Üniversitesi Tarih Bölümü öğretim üyesi ve Erzurum Belediye Tarihi gibi Erzurum üzerine yayımlanmış dokuz kitabı bulunan Doç. Dr. Murat Küçükuğurlu’nun konuk olduğu programda Orhan Şerifsoy’un hayatı ve başkanlık döneminde şehre yaptığı hizmetler konuşuldu. Küçükuğurlu konuşmasında Başkan Şerifsoy’un sağ-sol çatışmalarının ve anarşinin şehirlerde kol gezdiği zor bir dönemde ve farklı siyasi partilerin güçlü bir şekilde temsil edildiği belediye meclisine rağmen çok önemli işler başardığını dile getirdi. Doç. Dr. Murat Küçükuğurlu, Eski Başkan Orhan Şerifsoy’la ilgili bilinmeyen birçok bilgiyi paylaştı. Küçükuğurlu’nun sunumundan öne çıkan çıkan bilgiler şöyle:

ORHAN ŞERİFSOY KİMDİR?

Yakın dönem Erzurum belediye tarihinde isminden sıkça söz edilen Orhan Şerifsoy’un hayat hikâyesi ve faaliyetleriyle ilgili olarak, yıllar önce kendisiyle yaptığımız bir telefon görüşmesi ve 3 Kasım 1014’teki vefatından hemen sonra kızı Işık Şerifsoy’un bize gönderdiği değerli bilgiler, önemli bir boşluğu doldurmaktadır. Zira bilhassa vefatından sonra Orhan Şerifsoy’un ismi çok sık duyulmakta; fakat kim olduğu ve ne gibi belediye faaliyetleri yaptığı konusunda kapsamlı ve doğru bilgiye ulaşılamamaktaydı.

4 Mart 1928’de dünyaya gelen Orhan Şerifsoy, Tahsin Bey ve Bahire Hanım’ın altı çocuğundan beşincisiydi. İlkokulu Erzurum Cumhuriyet İlkokulu’nda, liseyi ise Erzurum Lisesi’nde tamamladı. Askerliğini Kore’de yaptı. Hayali mimar olmaktı; ancak Ankara Hukuk Fakültesi’ni okudu ve buradan mezun oldu. 1958-1961 yılları arasında Kız Ortaokulu’nda Türkçe hocalığı yaptı. Aynı dönemde babası Tahsin Şerifsoy’un “Bozkurt” isimli manifatura dükkânında kendisine yardımcı olmaktaydı.

1961 yılında avukatlığa başladı. 27 Eylül 1962’de Ülker Hanım’la evlendi.

Orhan Şerfsoy’un eşi Ülker Şerifsoy öğretmendi ve inşaat mühendisi Ünal Topçu’nun kardeşiydi. Ülker Hanım 1967’de öğretmenliğe başlamıştı. İkinci çocuktan sonra öğretmenliği bıraktı. Fakat (kızı Işık Şerifsoy’dan aldığımız bilgiye göre) eşinin belediye başkanı olması üzerine “geçinebilmek için” tekrar 1974’te öğretmenliğe başlamıştı. Orhan-Ülker çiftinin ilk çocuğu Işık Nisan 1964’te dünyaya geldi. Ardından Kasım 1968’de Ayşe isimli ikinci kızları doğdu. Üçüncü kızları Selda ise belediye başkanı olmadan hemen önce Ekim 1973’te dünyaya gelecektir.

Orhan Şerifsoy 1973’te belediye başkanı olmadan önce, belediye meclisi üyesi iken 1964 yılında belediye seçimlerinin iptal edilmesi üzerine, kısa bir süre vekâleten belediye başkanlığı yapmıştır. Ayrıca 1964’ten belediye başkanı olduğu 1973 yılına kadar iki dönem belediye meclis üyeliği yapmıştır. 1973-77 yılları arasında belediye başkanlığı yaptıktan sonra, 1977’deki seçimi kaybetti ve avukatlık mesleğine geri döndü. Ağustos 1981’de İstanbul’a taşındı. İlk üç sene Sultanhamam’da, daha sonra Kadıköy’de avukatlığa devam etti. Eşi Ülker Şerifsoy’u, 1990’da kaybetmiş olan Orhan Şerifsoy ve kızları İstanbul da yaşamaya devam etti. 2001 yılında emekli oldu.

Kızlarından Işık Hanım Boğaziçi İşletme, Ayşe Hanım Çapa Tıp (çocuk doktoru), Selda Hanım ise Boğaziçi Uluslararası ve Psikoloji bölümlerini okudular.

Orhan Şerifsoy ömrünün son zamanlarını çeşitli rahatsızlıklarla boğuşarak geçirmiş ve 3 Kasım 2014’te vefat etmiştir.

ORHAN ŞERİFSOY DÖNEMİNDE YAPILAN BELEDİYE HİZMETLERİNDEN BAZILARI

1-Kayakyolu ve Ayakkabı Fabrikası ile Kiremitlik Tabya arasında kalan 2.880.000 metrekarelik alan “Gecekondu Önleme Bölgesi” adıyla kamulaştırılmış ve burada Yenişehir semti kurulmuştur.

2-Halka ucuz gıda maddeleri temini için iki adet Tanzim Satış Mağazası açılmıştır.

3-Küçük Sanayi Sitesindeki demirci, keresteci, mobilyacı, doğramacı işyerleri tamamlanmıştır.

4-Çaykara Deresi devamı, Kumludere ve DSİ’nin batısında Terminal Caddesinin bulunduğu yerdeki dere kapatılmıştır. DSİ’nin batısındaki derenin üzerine bugünkü Terminal Caddesi yapılmış ve derenin yatağı biraz daha doğuya, yani DSİ’nin duvarının dibine alınmıştır.

5-50. Yıl Parkı’nda “Aziziye Anıtı” yapılmıştır.

6-Yakutiye Medresesi’nin etrafındaki kışla ve diğer askeri binalar kaldırılmış ve Medresenin etrafı açılmıştır.