Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op.Dr.Tamer Şakrak , Fasiyal İnternal Bra (FİB) uygulamasının yeni bir teknik değil, yüz gençliğini korumada yeni bir yaklaşım olduğunu söyledi. Op.Dr.Tamer Şakrak,, “FİB tekniğinin temel mantığı, zaman içerisinde yumuşak dokuyu aşağı doğru çeken ve sarkıtan yer çekimini karşılayacak bir sistemin cilt altına yerleştirilmesidir. Yılda bir kez uygulanan işlemle, cilt altına yüzü yukarı doğru destekleyen materyaller yerleştirilir. Eş zamanlı olarak cildin elastikiyetini destekleyici enjeksiyon uygulamaları tedaviye eklenir.” dedi.

“İnsan vücudunu oluşturan tüm dokular sürekli olarak yerçekiminin etkisi altındadır. Yerçekimi bu dokulara aşağı doğru sürekli bir kuvvet uygular. Yerçekiminin bu etkisini karşılayan ve dokuları yerinde tutmaya çalışan tek güç cildin elastikiyet kabiliyetidir” diyen Op.Dr.Tamer Şakrak, “Cilt, elastin lifler tarafından ne kadar çok destekleniyor ise; yerçekiminin etkisi ve sarkma o kadar az olacaktır.İnsan vücudunda yerçekiminden en çok etkilenen iki bölge göğüsler ve yüzdür. Özellikle göğüsler, tamamen boşta kalan ve kütleli dokular olduğundan, yerçekiminin direk etkisi altında kalır. Bu etkinin karşılanması ve yıllar boyu sarkmayan göğüslere sahip olunması açısından, sürekli olarak sütyen kullanımı büyük önem arz eder. FİB prosedüründe amaç; cilt altına yerleştirilen özel ipler sayesinde, yerçekimine ters bir kuvvet sağlanması ve cildin elastikiyetine katkı sağlanmasıdır. Bu şekilde dokular yerçekiminden çok daha az etkilenirler ve uzun yıllar yüzde sarkma meydana gelmez. Beraberinde cilde uygulanan ve içerisinde çok sayıda eser element, vitamin ve mineral kompleksi bulunan enjeksiyon yöntemleriyle cildin elastikiyeti ve canlılığı desteklenir.’’diye konuştu.

FİB prosedürünan yüz güzelliğine ve gençliğine önem veren ve yaşlanmanın etkilerini yaşamak istemeyen tüm kadın ve erkek hastalara uygulanabildiğini anlatan Op.Dr.Tamer Şakrak, daha sonra şunları kaydetti; “Bu prosedürün en önemli özelliği; yüzde yaşlanma belirtilerinin ortaya çıkmadan uygulanması ve bu etkilerin oluşmasını engellemesidir. Uygulamanın 2 ana başlığı bulunmaktadır. Bunlardan ilki, cilt altına yerleştirilen bir sistemle dokuların yerçekimine karşı ortalama 12-16 ay desteklenmesini sağlar. Materyal doku içinde bu sürenin sonunda kendiliğinden kaybolur. Bu işlem lokal anestezi altında gerçekleştirilir ve yaklaşık 15 dk sürer. hasta sonrasında normal hayatına hemen devam edebilir.2. aşamada cilt altı enjeksiyonlar ile cildin elastikiyet kabiliyeti ve parlaklığı desteklenir. Bu amaçla yapılan enjeksiyonlar birer hafta arayla toplam 3 kür olarak uygulanır ve 12-16 ay süreyle etkilidirler.’’dedi.