TBMM

Çevre ve Şehircilik Bakanı Fatma Güldemet Sarı, Bakanlığının 2016 yılı bütçesine ilişkin TBMM Genel Kurulunda yaptığı konuşmada, AK Parti hükümetleri olarak vatandaşların hayat kalitesini artıracak şekilde insan ve çevre dostu şehirlerin gelişmesine katkı sağladıklarını belirtti.

Sarı, terörden temizlenen ilçelerde vatandaşların yaralarını hızla sarmak, onlara devletin şefkat elini uzatmak için var güçleriyle hizmetlerini götüreceklerini ve ilk adımı Silopi'de atacaklarını bildirdi.

Dün, Başbakan Ahmet Davutoğlu ile Silopi'ye gittiklerini, ilçede zarar tespit çalışmalarının tamamlandığını ve Silopi için imar çalışmalarını başlattıklarını açıklayan Sarı şunları söyledi:

"Az hasarlı olan binalar için vatandaşlarımıza onarım desteği sağlayacağız. Ciddi hasar bulunan, yıkılma noktasına gelmiş yapılar ise kentsel dönüşüm kapsamına alınacak. Hasarlı iki camimizin onarımı da yapılacak."

"Mağduriyetlerin giderilmesi için sahadayız"

Fatma Güldemet Sarı, şu bilgileri verdi:

"Biz bakanlık olarak hazırız ve sahadayız. Silopi'de olduğu gibi Cizre'de, ardından Sur'da da vatandaşlarımızın bütün mağduriyetlerini gidereceğiz ve onların yanında olmaya devam edeceğiz. Özellikle Silopi ve Cizre'de yapacağımız kentsel dönüşüm çalışması kapsamlı bir çalışma olacak. Ancak Sur'da yapacağımız çalışma bir kentsel dönüşüm çalışması değildir. Sur, kentsel sit alanı ilan edilmiştir. Koruma imar planı gerçekleştirilmiştir. Sur içinde yapılacak olan çalışma, bu koruma imar planı çerçevesinde gerçekleştirilecek ve yörenin mimari dokusunun burada hayata geçirileceği bir çalışma olacaktır. Sur içinde bahsedildiği gibi TOKİ konutları veya toplu konutlar anlamında bir yapılaşma olmayacaktır. Sur'da maalesef geçmiş dönemlerde Kırklar Dağı'nda yapılmış olan o yüksek katlı binaların benzeri bir yapılaşma kesinlikle olmayacaktır. Sur, Silopi ve Cizre'de vatandaşlarımızın terörden dolayı gerçekleşen bütün mağduriyetlerini maddi ve manevi anlamda gidermek için sahada bulunuyoruz."

Bakan Sarı, konuşmasına şöyle devam etti:

"Yaptığımız çalışmalar inanın kendi personelimiz olan bir arkadaşımızın, Ankara'daki terör saldırısında hayatını kaybeden eşinin acısını yaşamasına engel olmayacaktır. Lojman saldırısında şehit olan eşiyle birlikte 3 yaşındaki kızını toprağa veren annenin acısını hafifletmeyecektir. Biz bütün bu şehit cenazelerinde şunu gördük: Bu vatandaşlarımız bizden devletin birliğini ve bütünlüğünü korumamızı, terörle sonuna kadar mücadele etmemizi istiyor. Bir şehit ailesi, 'bugün bir tane şehidi biz verdik ama yarın bin kadın olarak biz o sahada çalışmaya devam ederiz' dedi. Bu vatanın birlik ve bütünlüğü için, kardeşliğimizin devamı için sonuna kadar mücadele etmeye, kamu düzenini sağlamaya, terörün her türlüsüne karşı savaşmaya devam edeceğiz."

Muhabir: Alper Atalay