Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (EĞİTİM-SEN) Diyarbakır Kadın Meclisi, IŞİD’in Kobani saldırıları sonucu kadınları pazarlamasını, peçe ve zincir takarak protesto etti. Kadınlar, polisin ’Peçelerinizi açmadan yürüyemezsiniz’ açıklamasının ardından peçelerini açarak yürüyüşe geçti.

Yenişehir ilçesinde bulunan EĞİTİM-SEN Diyarbakır Şubesi önünde toplanan yaklaşık 50 kadın, IŞİD’in Kobani’deki kadınları pazarlamasına ve işkenceye tabi tutmasına dikkat çekmek için peçeli ve zincirli eylem düzenledi. Yüzleri peçe ile kapalı olan kadınlar, polisin ’Peçelerinizi açmadan yürüyemezsiniz’ açıklamasının ardından peçelerini açarak yürüyüşe geçti. Ofis semtinde bulunan AZC Plaza önüne gelen kadınlar burada basın açıklaması düzenledi. Burada grup adına konuşan EĞİTİM-SEN Kadın Sekreteri Müyeser Gülcemal, içinde yaşanan çağda kapitalist sömürü kölelik kurumunun maddi biçiminin değiştirildiğini, işçi ve işsiz köleliğini kurumsallaştırıldığını söyledi. Gülcemal, "Büyük insan yığınları emek üzerinden köleleştirilirken, iyimser rakamlarla 30 milyondan fazla kadın ve çocuk cinsel köleleştirmenin aracı haline getirilmiştir. Ancak orta çağın karanlıklarında bıraktığımızı düşündüğümüz maddi köle pazarları özellikle radikal İslami gruplar vasıtasıyla tarih sahnesine çıkarılmakta çalışılmakta. Tarihin direnmeyi önümüze tek seçenek olarak koyduğu zor zamanlar geçirmekteyiz. Emperyalist kapitalizm, yarattığı savaşlar, katliamlar, yoksulluk, zorunlu göçlerle kadınları ortak sömürü alanına dönüştürmüştür. Bugün en şiddetlisini Kürdistan özelinde Ortadoğu’da gördüğümüz ister dini-mezhepçi isterse milliyetçi ekonomik savaşlar eril aklın ürünüdür ve en kirli yüzlerini kadınlara göstermektedir. Kadınlar savaşın sonuçlarını bizzat yaşamakla kalmayıp çocuklarının açlığına, yoksunluğuna ve hatta ölümüne katlanmak zorunda bırakılmaktalar. 1986-1989 yılları arasında Irak Baas rejiminin güney Kürdistan’da yürüttüğü enfal operasyonlarında sayısı tam bilinmemekle birlikte 4000 e yakın olduğu tahmin edilen Kürt kadınının Kuzey Afrika’nın genel evlerine satıldığı bilinmektedir. Dünyanın her yerinde El Kaide, türevleri Boko Haram ve El Şabab örgütlerin yüzlerce hatta binlerce kadını ve çocuğu kaçırmıştır. Ganimet veya cariye yaptıkları bilinmektedir. IŞİD ismiyle gördüğümüz bu zihniyet kadın düşmanı bir zihniyetin savaş gücüdür. En vahşi uygulamalarıyla bir erkek terörüdür. Sadece Suriye’nin Sincar bölgesindeki saldırılarında bin 500’e yakın kadın ve çocuk kaçırılmışlar pazarlarda ganimet olarak satılmışlardır. Birçoğu bu zulme başörtüleri ile kendilerini boğarak cevap vermiş, böylece aslında IŞİD zulmünü boğmuşlardır. IŞİD’in bu kadın politikalarını, her gün ortalama 5 kadının canına kıyan mülkiyetçi namus anlayışından da, doğayı ve kadını kar hırsıyla talan eden kapitalist sermayeden de bağımsız düşünemeyiz" dedi.

Grup açıklamanın ardından 10 dakikalık oturma eylemi gerçekleştirdi.

Grup, peçelerini ve ellerindeki zincirleri yere atarak olaysız bir şekilde dağıldı.