BURSA (AA) - Bursa'da, felç geçirdikten sonra tedavi gören, sol kolu ve ayağının kısmen işlev görmemesine rağmen meslek aşkıyla hayata tutunan hemşire Zemine Dinç Doğrusöz, 14 yıldır görevini azimle sürdürüyor.

Uludağ Üniversitesi (UÜ) Tıp Fakültesi Hastanesi Diyaliz Bölümü'nde görevli Doğrusöz, 2001 yılında beyin kanamasına bağlı felç geçirdi.

Vücudunun sol tarafı tutmayan Doğrusöz, 3 ay yatakta tedavi gördü.

Tedavi sürecinde ailesi ve mesai arkadaşlarının destekleriyle hayata bağlanan Doğrusöz, o dönem 7 yaşında olan kızı Ecenur ve 4 yaşında olan oğlu Murat'ın bakımlarıyla ilgilenememesi nedeniyle büyük üzüntü yaşadı.

Servisteki hastalarından da destek alan Doğrusöz, tedavisi tamamlanınca mesleğini bırakmak istemedi ve işine döndü.

Tedavisinin ardından sol kolu ve ayağı kısmen işlev görmeyen Doğrusöz, mesleğini sürdürüp çocuklarını büyüttü. Mesleğinde 28 yılı geride bırakan Doğrusöz'ün kızı üniversitede mühendislik eğitimine devam ediyor, oğlu ise üniversiteye giriş sınavlarına hazırlanıyor.

"Yürürken insanların yüzlerine bakmama kararı aldım"

Zemine Dinç Doğrusöz, tedavi süreci ve sonrasında ailesi, mesai arkadaşları ile diyaliz bölümündeki hastalardan büyük destek gördüğünü anlattı.

Tedavisinin tamamlanmasının ardından bu destekler sayesinde kendisini çok güçlü hissettiğini belirten Doğrusöz, 2002 yılında hastanedeki işine döndüğünü söyledi.

Doğrusöz, felç geçirdiği andan itibaren bazı insanların kendisine acıyarak bakmasından rahatsız olduğunu dile getirerek, şöyle konuştu:

"Tek olumsuzluk, bazı insanların bakış açısıydı. Bastonla güçlükle yürüyordum. Yolda yürürken acıyarak bakmaları beni çok rahatsız ediyordu. Ben de buna karşı bir yol geliştirdim ve yürürken insanların yüzlerine bakmama kararı aldım. Bu işi başaracağıma inanıyordum. Kadınlar güçlüdür, isterse başarır. Felçli olarak insanlara yardım etmek büyük bir gurur. Kayınvalidem ve eşim çok destek oldu. Çocuklarımla ilgilenmem, onların geleceği de beni güçlü kıldı. Diyaliz bölümü olduğu için hastalarımı uzun zamandan beri tanıyordum, onlar da beni tanıyordu. Onlar da bir aile gibi destek çıktı."