HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, “Türkiye’de HAK-İŞ’in yarıştığı başka konfederasyon yok kadın konusunda. Biz kadını sadece 8 Mart’larda, sadece belli toplantılarda kadını öne çıkaran değil, kadını sendikal mücadeleye katma çabası içerisindeyiz” dedi.

HAK-İŞ ve HAK-İŞ Kadın Komitesi tarafından HAK-İŞ’e üye sendikaların kadın komitelerinin katkılarıyla yürütülmeye başlayan Sendikal Harekete Kadın Katılımını Artırma Projesi kapsamında Ankara Meyra Palace Otel’de 8. Sendikal Kadın Eğitimi programı başladı. Programın açılış konuşmasını yapan HAK-İŞ Genel Başkanı Arslan, HAK-İŞ’in kadın üyelerinin yetersiz olmasının konfederasyonu da üzen bir tabloyla karşı karşıya olduklarını belirterek, “Üye sayımızın büyük çabalarla yüzde 11’ine ulaştık kadın üyelerimizin oranı olarak. Aslında Türkiye’de çalışma hayatındaki kadınların oranı baktığımız zaman bizden daha ileride. Sendikalardaki kadın temsili ise çok daha düşük. Bütün bunların farkında olarak ve bu sorunların can yakıcı yönlerini yaşayarak biz ilerlemeye çalışıyoruz” diye konuştu.

Türkiye’de ve dünyada kadın olmanın zor olduğunu, çalışan kadın olmanın daha da zor olduğunu kaydeden Arslan, bu toplantının sekizincisini yaptıklarını ve bundan sonrada iki tane daha yapacaklarını bildirdi.

“KADINLARIN SENDİKAL MÜCADELEYE KATILIMINI HEDEFLEYEN BİR PROJE, BİR MÜCADELE”

Arslan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Bu toplantıların başlı başına her biri aslında HAK-İŞ’in bu konudaki samimiyetinin de bir göstergesidir. Türkiye’nin değişik bölgelerinde 81 ili kapsayan bir proje yapıyorlar. İlk defa çalışma hayatında, sendikal alanda ilk defa gerçekleşen proje. Kadınların sendikal mücadeleye katılımını hedefleyen bir proje, bir mücadele. HAK-İŞ Konfederasyonu’nun ilkeli, kararlı ve adaletli tutumu aslında kadınların HAK-İŞ’te daha fazla görünür olması, daha fazla HAK-İŞ’e bağlı sendikalarımızda daha çok öne çıkmalarını sağlayacak bütün alt yapıyı oluşturmaya çalışıyoruz.”

Bir sendikanın Fas’ta olduğunu söyleyen Arslan, yurt dışına gönderirken de kadın erkek eşitliğine dikkat etmeye çalıştıklarını anlattı. Sendikaların bütün olağan genel kurullarında, şubelerinde prensip olarak şube başkanlarını zorladıkları temel konularla ilgili Arslan, “Bir tanesi mutlaka şube kongrelerimizde kadın delegelerimizin en az ortalama temsil oranımıza uygun olarak gerçekleşmesini istiyoruz. Buna müdahale ediyoruz. Kadın delegelerimizden sendikalarımızın, şubelerinin değişik alanlarda görev almasını yine teşvik ediyoruz. Merkez genel kurullarımızda, HAK-İŞ’in genel kurullarında da aynı görünürlüğü ve aynı oranda hiç değilse en az yüzde 11 oranında delegelerimizin kadın üyelerimizden oluşmasını yine teşvik ediyoruz, yönlendiriyoruz ve bu konuda arkadaşlarımızı cesaretlendiriyoruz” ifadelerini kullandı.

“KADINI SENDİKAL MÜCADELEYE KATMA ÇABASI İÇERİSİNDEYİZ”

HAK-İŞ’in kadınlarla ilgili çalışmalarını anlatan Arslan, şunları kaydetti:

“HAK-İŞ Kadın Komitesi uluslararası örgütleri de ciddi şekilde temsil ediyor. Avrupa Sendikalar Konfederasyonu (ETUK), Dünya Sendikalar Konfederasyonu (İTUK) ve Asya Avrupa Kadın Komiteleri’nde HAK-İŞ’in temsil edilmiş olması, Türkiye’nin HAK-İŞ’i derinden temsil edilmiş olması gerçekten bizim için ne kadar önemli olduğunun altını çizmek istiyorum. Türkiye’de HAK-İŞ’in yarıştığı başka konfederasyon yok kadın konusunda. Biz kadını sadece 8 Mart’larda, sadece belli toplantılarda kadını öne çıkaran değil, kadını sendikal mücadeleye katma çabası içerisindeyiz. Aslında kadın üyelerimizin sendikal mücadeleye katılımını teşvik ediyoruz, destekliyoruz. Bu klasik bildiğiniz, tanıdığımız kadına karşı olan ayrımcılığın aslında sadece mevzuatla ortadan kalkmayacağının farkındayız. Zihin dünyalarında bu ayrımcılık yapılıyor.”

“KADINLARIN ELİNİN DEĞMEDİĞİ YERDE EKSİKLİK OLDUĞUNA İNANIYORUM”

“Kadınları sendikal mücadeleye ne kadar fazla katabilirsek, ben sendikal hareketin hem seviye kazanacağına hem kalite kazanacağına inanıyorum” diyen Arslan, “Kadınların elinin değmediği yerde eksiklik olduğuna inanıyorum. O yüzden biz her fırsatta diyoruz ki, sendikalarımızın her aşamasına kadın eli değmesi lazım. Ancak bir ayrımcılık, bir kota ve benzeri bir kısım düzenlemelerle kadınları bu alana çekme arzusunda değiliz. Tam tersi erkeklerle eşit mücadele edeceğiniz platformlar oluşturduk. Buyurun birlikte mücadele edelim. Sorunlarınızın çözümünü erkek egemen bir anlayıştan beklerseniz inanın çok beklersiniz. HAK-İŞ’in genel başkanlığına da bir kadın yakışır. Bunu buraya yerleştirecek olanlar da kadınlar” şeklinde konuştu.

“SENDİKALARDA MAALESEF ÖTELENEN BİR MESELE OLMUŞ KADIN MESELESİ”

HAK-İŞ Kadın Komitesi Başkanı Jülide Sarıeroğlu ise, çalışma hayatında yaşadıkları sorunları kendilerinden dinlediklerini anlatarak, “2009 yılında ölçümlerimize başlamıştık biz. Bugün geldiğimizde 2013 yılında yaptığımız ölçümde yüzde 11.4’e yükselttiğimizi gördük. Adım adım bir ilerleme sağladığımıza inanıyoruz. Bu toplantıları yapmamızdaki temel hedef sizlere gelin bize destek olun demek aslında. Bu anlamda şuanda HAK-İŞ çok ciddi bir örgütlenme atağı başlatmış durumda. Türkiye’nin her yerinde şubelerimiz, il temsilcilerimiz, gönüllüler büyük bir örgütlenme çalışması yapıyor. Biz bu örgütlenme çalışmasında kadınların da var olmasını istiyoruz. Sendikalarda maalesef ötelenen bir mesele olmuş kadın meselesi. Biz HAK-İŞ Konfederasyonu ve HAK-İŞ Kadın Komitesi olarak kadın alanında çalışma yapan sivil toplum örgütleri kadar bu alanda varız. Bu alanda çalışma yapıyoruz diyoruz” dedi.