Güneydoğu’da bulunan 22 oda ve borsa başkanı yaptıkları ortak basın açıklamasıyla sağduyu çağrısında bulundu. Açıklamada, sürecin hızlandırılması ve sağlıklı bir şekilde yaşama geçirilmesi için çaba harcanırken, Cizre’de yaşanan olayda kaos ve korkunun yeniden bölgeye hakim olmasının amaçlandığı vurgulandı.

Güneydoğu’da bulunan 22 oda ve borsa başkanı tarafından, Şırnak’ın Cizre ilçesinde yaşanan ve 3 kişinin hayatını kaybetmesine neden olan olaylarla ilgili ortak basın açıklaması yapıldı. Şırnak Ticaret ve Sanayi Odası önünde yapılan açıklamaya, Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO) Başkanı Ahmet Sayar, Diyarbakır Ticaret Borsası (DTB) Başkanı Ebubekir Bal ile Mardin, Şırnak, Siirt, Batman ve Şanlıurfa ticaret ve sanayi odaları ile ticaret borsaları başkanları katıldı. Grup adına açıklamayı okuyan DTSO Başkanı Ahmet Sayar, Türkiye’de özellikle de bölgede yıllardan beridir açılan yaraların yerine, umutların yeşerdiği ve acıların dinmeye en yakın olduğu bir barış sürecinden geçildiğini belirterek, bu sürece herkesin katkı yapması gerekirken, Cizre’de yaşanan menfur saldırıların barış özlemi içerisindeki tüm halkı derinden üzdüğünü söyledi.

"TÜM KESİMLER KATKI SUNMALI"

Barış ve huzurumuza yönelik her türlü hareketin halk tarafından tasvip edilmediğine dikkat çeken Sayar, "Öte yandan bu sürecin hızlandırılması ve sağlıklı bir şekilde yaşama geçmesi için çaba harcanırken, yaşanan bu olayda kaos ve korkunun bölgeye tekrar hakim olması amaçlanmıştır. Bu olayların yaratacağı sonuç hiçbir kesime yaramayacaktır. Aksine barış sürecinin, kendi mecrasında akmasına engel olacaktır. Toplumsal dayanışmaya, birlik ve beraberliğe ihtiyaç duyduğumuz bu önemli barış sürecinde yararlı olmayan ve hiçbir amaca hizmet etmeyen olaylar karşısında duyarlı, sorumlu, birlik ve beraberlik içinde hareket etmeye, sivil inisiyatif olarak toplumun tüm kesimlerini bu sürece katkı sunmaya davet ediyoruz" dedi.

"SORUMLULAR BULUNMALI"

Barış süreci ile birlikte filizlenen barış ortamını bozmak isteyen karanlık güçlerin, her defasında sahneye çıkıp, bölgeyi hedef alarak, çatışmaların çıkmasına neden olduğunu da vurgulayan Sayar, “Barış süreci ile ilgili umudun ve beklentilerin azalmasını kirli tezgahlar ve çeşitli oyunlar oynanarak süre sabote etmek istemektedirler. Bu anlamda süreci baltalamak isteyenlere fırsat verilmemelidir. Bu oynanan kirli oyunlara kimsenin itibar etmemesi, tarafların sabırlı, sağduyulu ve metanetli davranmalarının bu tür provokasyonların boşa çıkarılması noktasında önemli olacağını düşünüyoruz. İlçemizde işlenen bu cinayetler sürece dönük büyük bir provokasyondur. Yeni ve daha büyük provokasyonlara karşı herkesin daha uyanık ve daha dikkatli olması gerekir. Sorumlular bulunmalı, olay aydınlatılmalı, provokasyonun müsebbibi kim olursa olsun, açığa çıkarılmalıdır" diye konuştu.

"SÜRECİN GELDİĞİ NOKTA UMUT VERİCİ"

Barış sürecinde gelinen noktanın umut verici olduğuna da işaret eden Sayar, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu aşamada, bir kısım olayları kurcalamak isteyen kötü niyetli insanlar olabilir. Ama umudumuzu yitirmeden sürece sahip çıkmak hepimizin görevidir. Dileğimiz bir daha bu tür provokasyonların neden olduğu çatışmaların ve can kayıplarının olmamasıdır. Tüm siyasi gruplar ve partilere mensup insanların vereceği mesaj ve alacağı inisiyatifler çok önemlidir. Burada tüm sorumlu tarafların buna hassasiyete dikkat etmesi gerekir. Yaşanan olaylarda hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı, yaralanan vatandaşlarımıza acil şifalar dileriz. Barış sürecini sekteye uğratacak her türlü şiddeti kınadığımızı ve sorumlu taraflara itidal çağrısı yaptığımızı kamuoyuna saygıyla duyururuz."

İş insanları yaptıkları açıklamanın ardından vatandaşlara kırmızı karanfil dağıttı.