Diyarbakırlı Raziye Ak, yaklaşık 3 yıl önce başka bir rahatsızlığı için gittiği hastanede kanser olduğunu öğrendi. 3 yıl boyunca eşi ve çocuklarından aldığı destekle amansız hastalığı yenmeyi başaran Ak, hayatına yeni bir sayfa açtı. Hayalindeki mesleği yapmak için aşçılık kursuna kaydolan Ak, kızı ile birlikte aldığı eğitimin ardından kendi iş yerini açıp çocuklarına daha iyi bir gelecek sunmak istiyor.

Diyarbakır’da yaşayan 43 yaşındaki Raziye Ak, 23 yaşında dünya evine girdi. Yaklaşık 20 yıldır devam eden evlilik hayatında 3 kız çocuğu dünyaya getiren Raziye Ak, 2014 yılında bir rahatsızlığı nedeni ile hastaneye gitti. Burada yapılan kontrollerde göğsünde kitle tespit edilen Raziye Ak’a meme kanseri teşhisi konuldu. Hastalığını ilk duyduğu anda dünyası başına yıkılan Raziye Ak, çocuklarını düşünerek pes etmedi. 3 yılda birçok ameliyata girip kemoterapi gören Ak, son girdiği ameliyatta çocuklarına son kez baktığını düşündü. 3. yılın sonunda agresif olan kanseri yenmeyi başaran Ak, hastalıktan tamamen kurtulmayı başardı.

Terör saldırılarında kıyameti yaşadı

Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde bulunan Emniyet Müdürlüğü ek binasında 4 Kasım 2016 ve 11 Nisan 2017 tarihlerinde meydana gelen ve toplan 12 kişinin hayatını kaybettiği 10’dan fazla kişinin yaralandığı iki terör saldırısına şahit olan Ak’ın bu olaylar nedeni ile psikolojisi bozuldu. Patlama anlarında çocuklarına sımsıkı sarılan ve kıyametin yaşandığını düşünen Ak, yine çocukları sayesinde bu psikolojiyi de üzerinden atmayı başardı.

Kızıyla birlikte kursa yazıldı

Amansız denilebilecek hastalığı yenip, ayrıca iki ayrı patlamadan sağ kurtulan Raziye Ak, bütün bu olan bitenlerin sonunda hayatına yeni bir sayfa açmaya karar verdi. MEKSA Vakfı tarafından kadınlara yönelik açılan aşçılık kursuna kayıt olan Ak, kızıyla birlikte eğitim almaya başladı. Hayatının en kötü dönemlerinde çocuklarına tutunarak kurtulan Ak, kızıyla birlikte aldığı eğitimi tamamladıktan sonra, çocuklarına daha iyi bir gelecek sunmak için kendi iş yerine kavuşmanın günlerini sayıyor.

“Ailem hep yanımdaydı”

Yaşadıkları ile ilgili açıklamalarda bulunan Raziye Ak, 1997 yılında evlendiğini 20 yıldır süren evlilik hayatında 3 kızının dünyaya geldiğini söyledi. Hastalığını tamamen tesadüf eseri öğrendiğini belirten Ak, “2014 yılında başka bir hastalık için hastaneye gittim meme kanseri olduğumu öğrendim. Uzun ve zorlu bir süreç başladı. Ameliyatlar, biopsiler, kemoterapi, radyoterapi gibi tedaviler aldım. Çok şükür şu an hiçbir şeyim yok. 3 ayda bir kontrolüm var, şu an hastalığımı tamamen atlattım ama tekrar nüksedebilir. Ailem, eşim, kızlarım, akrabalarım beni hiç yalnız bırakmadılar. Hep yanımdaydılar, bana güç verdiler. Onlarla birlikte aştık bu durumu. Beni derinden yaralayan iki biopsiye girdim, sonuçlar kötü çıkınca doktor artık ameliyat istedi, büyük bir ameliyata girecektim. Götürdü ameliyathaneye, giderken son bir defa başımı çevirdim, annemdi kuzenimdi çocuklarımdı, başımı çevirdim onlara baktım ve acaba bu onları son görüşüm mü diye içimden geçirdim. Gülüyordum, onlara yansıtmamak istedim ama içimde korku vardı, beni hayata tutan çocuklarım oldu, onlar için ayaktayım” dedi.

“Terör saldırılarından çok etkilendim”

Emniyet Müdürlü ek binasına yapılan iki ayrı terör saldırısının kendisini çok etkilediğine dikkat çeken Ak, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Onun korkusu gürültü, ses, silah sesleri ölümün ucuna geldik zannettik, hayat bitti, dünya bizim için bitti seviyesine geldik biz. Çocuklar için bir şey yapamamak korkuttu beni. Bir anne olarak çocuklarımı bağrıma bastım ve artık ölüm geliyorsa da gelsin dedim. Bir şey yapamamanın çaresizliği vardı. Evde oturmamak adına, abimin de ısrarı ile MEKSA Vakfı’nın aşçılık kursuna yazıldık. Gayet güzel geçiyor. Hibe programı var, ondan yararlanmak istiyorum, kendime ait bir iş yeri açmak istiyorum, çocuklarımın geleceği için. Biz çocuklarımla arkadaş gibiyiz, hatta dışarıdakiler bizi kardeş gibi zannediyor. Kötü günlerim oldu, kızlarımla beraber bu kötü günleri aştık. Şimdi de çok güzel eğleniyoruz. Gayet güzel geçiyor, hem kötü günde birlikteydik hem de güzel günlerimizde birlikteyiz. İnşallah istediğimiz yeri de açacağız, birlikte hayatımız devam edecek. Çocuklarımın geleceği, kendi ayakları üzerinde durabilmeleri için o yeri açmak istiyorum, kimseye muhtaç olmasınlar.”