Manisa Valisi Erdoğan Bektaş, Soma’da kurulması planlanan termik santral için kesilen zeytin ağaçları nedeniyle santral karşıtı eylem yapanların suni gündem oluşturduğunu belirtti. Vali Bektaş, kesilen zeytin ağaçları nedeniyle açılan davada Soma Cumhuriyet Savcılığının konunun suç oluşturmadığını ve kovuşturmaya yer olmadığını belirtmesine rağmen söz konusu eylemlerin ısrarla sürdürülmesinin yanlış olduğunu dile getirdi.

Manisa Valisi Erdoğan Bektaş, yaptığı yazılı açıklamada, “Bilindiği gibi Soma ilçemizde miktarı 1 milyar tona ulaşan bir kömür rezervimiz bulunmaktadır. Devletimiz bu kömürü çıkarıp kurulacak termik santrallerle enerjiye dönüştürmeyi temel politika olarak belirlemiştir. Bunun için de yapılan ihale sonucu termik santral kurmaya hak kazanan şirket lehine Bakanlar Kurulu acele kamulaştırma kararı alarak santralin bir an önce kurulmasını sağlamak istemiştir. Bakanlar Kurulu kararını ilgili mahkeme uygulamaya koymuş santralin kurulacağı araziyi şirkete termik santral kurmak üzere teslim etmiş, işin imar planı yapılarak inşaata başlanmıştır. Santral inşaatı hakkındaki Kanun için sahada bulunan bir kısım zeytin ağaçlarının kesilmesi gerekmiştir. Bunun üzerine bir kısım çevreci örgütler ve bazı politik şahsiyetlerce 1939 tarihli ve 3573 sayılı zeytincilik hakkındaki Kanunu gerekçe göstererek zeytin ağaçlarının kesilmesinin hukuki olmadığı gerekçesiyle kamuoyunda idarenin hukuka aykırı bir duruma göz yumduğu gibi bir algı oluşmasına sebep olacak eylem ve kampanyalar başlatılmış ve halen sürdürülmektedir” dedi.

Konunun incelendiğinde 1939 yılının şartlarıyla hazırlanan 3573 sayılı kanunla zeytin alanlarının daraltılmasının, ağaçların kesilmesinin önüne geçilmeye çalışıldığı, aksine davrandığı tespit edilenlere idari para ceza uygulaması öngörüldüğü anlaşıldığını aktaran Vali Bektaş, “Baştan bu tarafa ağaçların kesildiği yönünde idareye vaki şikayetler üzerine olaya müdahale edilmiş, para cezası uygulanmış ve konu her defasında suç olabilir düşüncesiyle mahkemeye intikal ettirilmiştir. İlgili Cumhuriyet Savcılığı verdiği kararıyla konunun suç oluşturmadığını, kovuşturmaya yer olmadığını açıkça belirtmiştir. Bütün bunlara ve konunun hukuki boyutunun defalarca ilgililere anlatılmasına rağmen söz konusu kampanya ve eylemler ısrarla sürdürülmeye çalışılmaktadır. Bu konuda kamuoyunun dikkatli olması, suni algı oluşturma çabalarına prim vermemesi sürdürülen kamu hizmetinin sağlığı açısından önemlidir” ifadelerini kullandı.

Vali Bektaş açıklamasını şöyle tamamladı:

“Aktüaliteye baktığımızda, devletlerin enerji kaygısıyla savaşlara girdiği, toplumların iç kargaşalara düştüğü, çeşitli ırk, mezhep, din maskeli çatışmaların gündemde olduğu onlarca, binlerce insanın, gencin, yaşlının, çocuğun hatta bebeklerin ölümüne sebep olan, milyonlarcasının ülkesini terkine yol açan enerji temin çabasında ülkemizin kendi sahip olduğu kömür gibi bir milli kaynaktan enerji temin çabasına, bu iş için gerekiyorsa bir kısım zeytin ağacının feda edilmesinin kaçınılmaz oluşuna dikkat edilmelidir. Esasen 3573 sayılı kanunun çıktığı zamandaki zeytin varlığımızla bugünkü zeytin varlığımız kıyaslandığında, söz konusu ağaçların feda edilmesinin komşularımızın, Suriye’de, Irak’ta, Ukrayna’da feda ettiklerine kıyasla son derece makul karşılanması gereken bir durumdur. Gerçeklerden koparak bir yere varamayız. Ülkemizin, milletimizin geleceğini düşünmek zorundayız. Devletimizin, hükümetimizin, Bakanlar Kurulu’nun yaptığı da bundan başka bir şey değildir. Hiçbir şey insanımızın hayatından, milletimizin geleceğinden daha değerli değildir. Bütün çabamız hukuk içinde kalarak bunu temine çalışmaktan ibarettir.”