Koltuk değnekleri ile güçlükle yürüyebilen 70 yaşındaki Mustafa Y. ve 15 yıl önce ölen eşinden HIV virüsü (AIDS) bulaşan rahim ağzı kanseri 39 yaşındaki bakıcısı E.R., baba-kız gibi oldu.

Hayatını ‘70 yaşındayım ama 70 saniye yüzüm gülmedi’ diyerek tek bir cümleyle tanımlayan 70’lik Mustafa Y. ile 16 yıl önce eşinden HIV virüsü kaptığını öğrenen aynı zamanda rahim ağzı kanseri olan E.R.’nin yolları, İzmir’in Gürçeşme semtindeki küçük bir evde kesişti. 1968 yılında geçirdiği kaza sonucu koltuk değneklerine mahkum kalan Mustafa Y., 1992 yılında iki çocuğunu Manisa’daki evinde çıkan yangında kaybetti, bir çocuğunu da hastalık sonucu toprağa verdi. Sara hastası olan eşini de 2011 yılında kaybeden Mustafa Y., huzurevine yerleşti ancak orada da huzuru bulamadı. Kendine yoldaşlık edecek bir bakıcı arayışına giren Mustafa Y., iki yıl önce köylüsü E.R.’ye kendisine bakması için teklifte bulundu. Mustafa Y. ile E.R.’nin hikayesi, baskı gördüğü ailesinin yanından uzaklaşmak isteyen E.R.’nin teklifi kabul etmesiyle başladı. Küçük bir evde Mustafa Y.’nin üç ayda bir gelen, E.R.’nin de hayatını kaybeden eşinden bağlanan aylıklarla güçlükle geçinen iki insan, birbirlerine kol kanat gererek zorlukların üstesinden gelmeye çalışıyor. Mustafa Y. ve E.R., kendilerine ‘dost hayatı yaşıyorlar’ diye iftira bile attıklarını ancak baba-kız gibi olduklarını söyledi.

“BİZE İFTİRA BİLE ATTILAR”

Çocuklarını ve eşini kaybedince kimsesi kalmayan, çareyi huzur evine yerleşmekte bulan Mustafa Y., E.R. ile yaşamaya başlama hikayesini şu sözlerle anlattı:

“Huzur evinde bir kış günü banyoya soktular. Yardımcı olacak kişi buz gibi tazyikli suyu üzerime tuttu. Orada da huzuru bulamadım. Bakacak kimsem yoktu. O da evinde huzursuzdu. O da perişandı. Hem HIV pozitif hem de kanser. ‘Bana bakabilir misin? Şükretmesini bilir misin?’ dedim. Şimdi birbirimize kol kanat geriyoruz. Ben ayağımdaki çorapları bile eğilip çıkaramıyorum. Yerde hazine görsem eğilip alamam. Bize bir sürü iftiralar atıldı. HIV negatif olduğuma dair rapor aldım. Allah razı olsun ev sahiplerim yardımcı oluyor. Bu devirde öyle bir ev sahibi bulmak çok zor. Onların sayesinde ayakta duruyoruz. Yoksa çok perişanız. Kaç kez ölmek istedim ama Cenab-ı Allah öldürmeyince öldürmüyor. Bu yaşamdan tat almadığım için canıma kıymak istedim. Ailem gitti, yuvam yıkıldı.”

“ONUN VERDİĞİ SEVGİYİ BABAMDAN GÖRMEDİM”

16 yıl önce eşinden HIV virüsü bulaştığını öğrenen E.R., eşinin 15 yıl önce ölmesi üzerine iki çocuğu ile ailesinin yanına yerleşti. Babasının 100 lira için kendisini boğmaya kalktığını, ailesinin yanında huzuru bulamadığını söyleyen E.R., şöyle konuştu:

“İki çocuğum var ama çocuklarım Allah’a şükür temiz. Şimdi bir de kanser tedavisi görüyorum. Bu hastalıkla yaşamak zor, bu halde ona bakıyorum. Oradaki yaşantım daha zordu buradaki yaşantıma razıyım. Baba-kız gibiyiz. Ben onun verdiği sevgiyi babamdan görmedim. ‘Kızım’ demesi bile yetiyor. Babamdan bir günden bir güne ‘kızım’ lafı duymadım. Mustafa Bey’den gördüğüm sevgiyi annemden babamdan görmedim. Bana devamlı ‘kızım’ der ağzından başka bir şey çıkmaz. Onun üç aylık maaşı var benim de eşimden kalan maaşım var. Kıt kanaat geçiniyoruz. Yardım bekliyoruz.”