Diyarbakır’da büyük tepkilere ve tartışmalara neden olan Kırklar Dağı konaklarının eski müteahhidi Ufuk Eser Subaşı, Kırklar Dağı’nın arsa sahiplerinden birinin Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Gültan Kışanak’ın buradaki sorunları çözmek için önerdiği Demokratik Toplum Kongresi’nde (DTK) görevli F.K. olduğunu ileri sürdü. Subaşı, Kırklar Dağı’nda paralel yapının parmağının olduğunu da vurguladı. Öte yandan Subaşı, savcılığa verdiği dilekçesine, kendisinden parti adına zorla para alındığını, bir filme zorla sponsor yapıldığını, belediye başkanı ve arsa sahiplerinin işbirliği yaptığını ve kendisinden rüşvet alındığını iddia etti.

Diyarbakır’da binaların yapımının sessiz sedasız sürdürüldüğü Kırklar Dağı ile ilgili tartışmalar sürüyor. Buradaki konutların eski müteahhidi Ufuk Eser Subaşı, dün açıklama yapan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Gültan Kışanak’ın, buradaki konunun belediyeyi aştığını belirtip, DTK’ye komisyon kurmasını ve buradaki mülk sahiplerini önermesi ile ilgili İHA’ya çarpıcı açıklamalarda bulundu. Kırklar Dağı projesine doğunun en büyük projesini yapma hayalleri ile giriştiklerini belirten Subaşı, ancak konutların yapımına başladıktan sonra inşaatların büyük bir rant sağlaması ile birlikte arsa sahiplerinin belediyeyi kullanarak, burayı kendilerinden aldığını ileri sürdü. Projeye başladıkları dönemde televizyon kanallarından duyurdukları kampanyalar ile kısa süre içerisinde 500’e yakın konut sattıklarını ve büyük rakamlar elde ettiklerini anlatan Subaşı, “Bu yüzden bunu bize yedirtmemeye çalıştılar. Görüştüğümüz bazı insanlar bize BDP ve örgütün içindeki paralel yapının burayı ele geçirmek istediğini söylemişti ve konutlar bunlar tarafından ele geçirildi. Dönemin Sur İlçe Belediyesi Başkanı Abdullah Demirbaş’ı kullanarak, buradaki inşaatlarımız partiye yakın olduğu söylenen ancak kendilerine rant sağlayan bir grup tarafından silah zoruyla elimden alındı” dedi.

“SAVCILIK HAREKETE GEÇMEDİ”

Yaklaşık 250 üyesi ile birlikte mağdur edildiğine dikkat çeken Subaşı, “3 yıldır üyelerimle birlikte mücadele veriyorum. Ancak hiçbir şekilde hakkımız verilmiyor. İnşaatlar elimizden alındığı dönemde Emniyet Müdürlüğü’ne başvurduk. Emniyet yanımıza bir iki kişi verdi. Bunlar 1,5 yıl boyunca yanımızda kalarak, yaşananları belgeledi. Ancak daha sonra öğrendik ki yanımızdakiler paralel yapının elamanları. Defalarca savcılığa gittik. Üç-dört kez dava açmaya çalıştık. Ancak savcılık harekete geçmedi. Bölgenin belediyesine ve partisine de gittik. ‘Bakın burada mağdur olan sizin insanlarınız’ dedik. Onlar da bizi haklı buldular. Ancak herhangi bir şey yapmadılar” diye konuştu.

“ARAZİ DTK’DA GÖREVLİ BİR KADININ”

Konutların yapıldığı arazinin yarısının DTK’da görevli bir kadının, diğer yarısının da örgütün finans kaynağı olan birinin kardeşlerinin olduğunu iddia eden Subaşı, şunları kaydetti:

“Bu nedenle buraya her al atıldığında buradaki işlem bir şekilde durduruluyor. Bahsettiğimiz şahıslar, insanları defalarca mağdur etmiş şahıslar. Ancak bunlara örgüt ya da BDP adına çalışıyor diye göz yumuluyor. Diyarbakır ve Kırklar Dağı değeri yüksek bir yer. Bu nedenle burası için hem devlet hem de belediyeler kendi üzerlerine düşeni yapsın.”

Son 9 aydır Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, yeni savcıların ve yeni emniyetçilerin konu ile ilgilendiğine de dikkat çeken Subaşı, “Şu anda çalışmalar sürüyor. Önümüzdeki günlerde bu mağduriyetlerin giderileceğini inanıyoruz. Yeni ekip bu çalışmayı başlattı. Ancak 3 yıllık karanlık dönem var. Eski emniyetin ve Ankara’dan gelen emniyet mensuplarının yapmış olduğu çalışmalar sayesinde elde ettikleri yaklaşık 150 dosya kaybolmuştu. Bunlar da yeniden emniyete geldi” dedi.

“FİLME ZORLA SPONSOR YAPTIRDILAR”

Öte yandan Subaşı, daha önce Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdiği dilekçede, “Sur Belediyesi Başkanı Abdullah Demirbaş’tan benim yanıma belediye, örgüt elamanlarını vererek, kendi çıkar menfaatleri uğruna zorla, tehditle ve baskıyla notere götürerek, Kırklar Dağı projesinde benle beraber 250 mağdur bıraktığı ve tüm haklarımızı yok ettiği, zorla rüşvet aldığı ve aldırdığı için şikayetçiyim. Benden sonra her gün inşaatları durduran belediye başkanı bir yıl süre ile inşaatların kaçak olarak yapılmasına göz yummuştur. Arsa sahipleri N.K.A ve F.K.’da baştan beri bilerek, şahsımı ve müşterilerimi dolandırdığı, benim üzerime zorla bölgedeki örgüt elemanlarını gönderttiği, belediye başkanı ile beraber örgütü üzerime salması, belediye başkanı adına zorla 200 bin TL para, 5 ev alması, zorla ’Yangın Var’ filmine 500 bin TL vererek, sponsor yaptırması, 4 taziye evi yaptırması ve sonradan öğrendiğim kadarıyla Kırklar Dağı’nı illegal şekilde imara açtığı için şikayetçiyim. Kendisini barış komitesi başkanı olarak tanıtan H.S.C.’den benden sonrasında kurul kurarak, arsa sahipleri ve yeni müteahhitlerle anlaşıp, üyelerin haklarının yenmesine sebep olduğu, süreç içinde parti biletlerini zorla bana sattığı, partiye araba istiyorlar diyerek, 50 bin TL aldığı için şikayetçiyim” ifadelerini kullandı.