Manisa Baro Başkanı Zeynel Balkız, dün gece saatlerinde Soma’nın Yırca Mahallesi’nde, zeytinlik alana termik santral kurulmasına karşı olan köylüler ile özel güvenlik ekipleri arasında yaşanan arbede sırasında avukat Hasan Namak’a yapıldığı iddia edilen şiddeti kınadı.

Soma’da termik santral yapmayı planlayan şirketin özel güvenlikleri tarafından şiddete maruz kaldığını belirten Manisa Barosu üyelerinden Hasan Namak, Soma Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Avukat Namak, şirket ve güvenlik personeli hakkında, “Hürriyete tahdit, adam kaldırma, darp, cebir, işkence kötü muamele, mala zarar verme, gasp, hakkı olmayan yere tecavüz, zeytinciliğin ıslahı hakkındaki yasaya muhalefet” gibi suçlardan yargılanmaları için suç duyurusu yaptı. Soma Cumhuriyet Başsavcılığına verilen duyuruda Namak, sabaha karşı 4-5 sıralarında uyku tulumunda uyuduğu sırada, şirkete ait özel güvenlik ekipleri tarafından elleri arkadan kelepçelenerek, uyku tulumuyla birlikte kamyonet kasasına bir çuval gibi fırlatıldığını belirtti. 3-4 km mesafede bir tarlaya bırakıldığını ve yaklaşık 4-5 saat sonra kelepçelerinin açıldığını iddia eden Namak, kiraladığı zeytinlik arazisine geldiğinde bütün ağaçların kesildiğini kaydetti. Namak, ayrıca dilekçesinde; 4-5 km’lik yolu çıplak ayakla gittiğini ve çadırındaki 700 TL’nin gasp edildiğini ileri sürdü.

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Manisa Baro Başkanı Zeynel Balkız, yaşanan olayı sert bir dille kınadı. Balkız, “Soma’da hiç beklemediğimiz bir kriz daha yaşandı. Soma’nın Yırca köyünde Kolin Holding’in santral kurmak istediği zeytinlik alanlar üzerinde maalesef bir avukat meslektaşımız da darp, işkence, cebir ve şiddete maruz bırakıldı. Hukuk adına ve Türkiye’deki kamu düzeni adına bu konuda son derece muzdarip olduğumuzu, üzülerek belirtmek istiyorum. Bunu bir hukukçu olarak söylemek çok zor ama Manisa gibi Batı’nın Batısı’ndaki bir yerde insanların can ve mal güvenliklerini sağlayamayacaklarını ve apaçık işkenceye maruz kaldıkları, hiçbir yetkiye sahip olmadan bir avukatın ellerini arkadan kelepçelenerek hürriyetinin tehdit edildiği barbarca bir olaya tanık olduk. Bu bakımdan ben bu olayın Türkiye’deki bütün idareciler, kamu yöneticileri adına duyurulması, bilinmesi ve buna karşı acil tedbirlerin alınması gerektiğini düşünüyorum” dedi.

“BU CESARETİ, BU MAGANDALAR KİMDEN ALIYOR”

Yaşanan olayı anlatan Zeynel Balkız, şöyle konuştu:

“Yırca köyünde Manisa Barosu’na mensup bir avukat arkadaşımız uykusunda, santral kuracak olan holdingin özel güvenlik kimliğiyle görev yapan açıkça söylüyorum; magandaları tarafından elleri arkadan kelepçelenerek, çadırı yıkılarak, uyku tulumu ile beraber bir araca atılıp 4-5 km ilerideki bir tarlanın içerisine bırakılıyor ve etrafındaki nöbetçilerle beraber hürriyeti tahdit ediliyor. Daha sonrada köylülerin zeytinlik alanlarına sahip çıkmaları adına gece uyanıp burada çalışan dozerlere mani olmasından sonra arkadaşımızın kelepçeleri sökülerek serbest bırakılıyor. Kim bu insanlar, hangi yetkiyle bu işi yapıyorlar ? Bir özel güvenlikçinin hangi sebeple olursa olsun, bir avukatın ellerini arkadan kelepçeleme yetkisini kim vermiş. Soma’nın jandarması yok mu, Soma’nın güvenlik güçleri yok mu, Soma’nın Kaymakamı yok mu? Bu cesareti, bu magandalar kimden alıyor. Bu magandalar hak ettikleri cezayı yargı önünde en şiddetli şekilde alması için Manisa Barosu olarak elimizden geleni yapacağız.”

Bu konu hakkında Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu kaydeden Balkız, “Biz onların derhal yakalanmalarını ve tutuklanmalarını bekliyoruz. Görevini yapan bir avukata bu işkencenin uygulanması, onun görevinin engellenmesidir. Eğer Türkiye Cumhuriyeti’nin Kaymakamı, jandarması, emniyet güçleri bunu sağlayamıyorlarsa, devlet iflas etmiş demektir. Buradan bütün Türkiye’ye haykırıyorum daha ne bekliyoruz. Üstelik bu zeytinliklerle ilgili açılmış bir dava var. Danıştay’da görülecek ve yakın zamanda yürütmenin durdurulması kararı verilecek. Ne aceleniz var? Bu santral bu kadar acil midir? Yargı bırakınız görevini yapsın. Siz her işinizi, her kamu işinizde bu kadar acele mi ediyorsunuz? Ben burada ciddi bir kamu yönetimi problemi olduğunu düşünüyorum” dedi.