Karaman’daki yoğun kar yağışının ardından, topluluk üyeleri “Beyaz, Bembeyaz Gönüller” sloganıyla gerçekleştirdikleri etkinlik kapsamında İHH ve Milli Eğitim Bakanlığı işbirliğiyle gerçekleştirilen “Senin de Bir Yetim Kardeşin Olsun” kampanyasına bağış yaptıkları gibi, etkinliği yürüten Emre Gümüş, Hamza Köktaş, Ahmet Can Sünbüloğlu ve Onur Doğan tarafından okulun farklı noktalarına kuşlar için de yem bıraktılar.  Topluluk adına basın açıklaması hazırlayan öğrenciler, amaçlarının her daim düşünen; yardımlaşan, iyilikte yarışan bir toplumun inşasında rol almak olduğunu belirterek; yağan karla beyaza bürünen şehir gibi, gönüllerin de yardımlaşarak, iyilikte yarışarak tertemiz olacağına dikkat çektiler.  

Sarı Çiçek Düşünce Sanat Topluluğu okulun farklı noktalarına kuşlar için de yem bırakarak basın açıklaması yaptı. Sarı Çiçek Düşünce Sanat Topluluğu basın açıklaması;

 “Melekler İndi Şehrimize, Gelin Beyaz, Bembeyaz Olsun Gönüllerimiz de…”

Yoksullar da, muhacirler de, yetimler de sevinsin; Büyüklerimizden “eskiden ne çok kar yağardı…”diye başlayan hikâyeleri dinlemeye hazırlandığımız bir anda, hem de aylardır medyada yıllardır kar yağmadığı için barajlarda su seviyesinin düşmesinden bahsedilirken, yıllardır özlenen, beklenen; ama gelmesi beklenmeyen, neredeyse gelmesinden ümit kesilen bir yolcu gibi, bir misafir gibi geldi kar… Geldi ve gönüllerimiz şenlendi, yüzlerimiz güldü… Her ne kadar araçlar yolda kalmış olsa da, her ne kadar dert yananlar olsa da iyi ki geldi kar ve kış… İyi ki geldi diyoruz; çünkü gözleri griye alışan çocuklar kar’ın beyazlığıyla teselli buldu, meleklerin sessizce indirdiği kar taneleriyle birlikte ihtiyarlarımız tekrar çocukluklarına döndüler… Kardan adamlar girdi çocukların rüyalarına dün gece… Sokaklarımız, evlerimiz cıvıl cıvıl oldu… Her kar tanesi, Allah’ın bir ayeti ve bizden okunmayı bekliyor… Böylesi bir nimet için yüce Rabb’imize ne kadar şükretsek, ne kadar hamd etsek azdır…   Karaman Anadolu İmam Hatip Lisesi Sarı Çiçek Düşünce ve Sanat Topluluğu olarak diyoruz ki: “Onca gürültünün ortasında yorgun düşen ruhlarımız,  bu rahmet ortamında sessizce tefekküre dalmalı, şükretmeli, hamd etmeli ve dünya hayatının bir imtihan olduğunu bir kez daha ve yeniden hatırlamalıdır. Hatırlamalı ve bu bembeyaz sessizliğin ortasında dünyanın dört bir yanında üşüyen, âh eden, feryâd eden yoksulları, muhacirleri de düşünmeli ve onlara da el uzatmalı, onlar için de dua etmeliyiz. Bizim rüyalarımıza kardan adamlar girerken, sokaklarımız kartoplarıyla bayram yerine dönerken, dünyanın başka köşelerinde sıcacık bir evin, bir ekmeğin ve bir battaniyenin hayalini kuranların da olduğunu hatırlamalı ve hatırlatmalıyız. Penceremize konduklarında yüzümüzde bir tebessüm oluşmasına vesile olan kuşları da, duvar diplerine sığınan kedileri de düşünmeliyiz. Unutmayalım ki ecdadımız göç edemeyen kuşlar için kuş hastaneleri açacak kadar, neredeyse tüm yapılara kuş sarayları ve yuvaları inşa edecek kadar hassas bir ruha sahipti. Böylesi bir ruhun mirasçısı olduğumuzun farkındayız ve bu farkındalıkla Karaman Anadolu İmam Hatip Lisesi Sarı Çiçek Düşünce ve Sanat Topluluğu olarak, bir hatırlatma anlamında gerçekleştirdiğimiz bu etkinlikle topluluk üyeleri olarak aramızda topladığımız yardımı “Bir Yetim Kardeşin Olsun Projesi’ne bağışlarken, kuşlar için uygun ortamlara yem bırakıyoruz.  Rabb’imizin bize Neml Sûresi’nde verdiği mesajı hatırlayalım: “Derken, Karınca Vadisi’ne geldiklerinde bir karınca: ‘Ey karıncalar!’diye seslendi, ‘Derhâl yuvalarınıza girin ki, Süleyman ve askerleri farkında olmayarak sizi çiğnemesinler!’ Süleyman, karıncanın sözüne gülümsedi ve ‘Ey Rabb’im!’diye yalvardı, ‘Gönlüme öyle duygular ilhâm et ki, bana ve ana babama bahşettiğin nimetler için şükreden bir kul olayım ve dâima senin hoşnut olacağın güzel ve yararlı işler yapayım ve rahmetin sayesinde beni tertemiz kullarının arasına kat.” (Neml, 18-19) Bir tek karıncayı bile düşünen bir medeniyetin ve inancın mensubu olduğumuzu hatırlamayı ve hatırlatmayı bir sorumluluk olarak görüyoruz.  Amacımız tıpkı Hz.Süleymân’ın duasında olduğu gibi Rabb’imizin gönlümüze yüce ve güzel duygular ilhâm etmesidir. Amacımız güzel ve yararlı işler yapabilmek ve Allah’ımızın rahmetiyle tertemiz kullarının arasına girebilmektir…  İnanıyoruz ki Rabb’imiz kimi zaman bir sıcak ekmek, kimi zaman bir tek battaniye, kimi zaman kuşlara bırakılan bir avuç yem ile açar Cennet’in kapılarını… Umudumuz, duamız ve niyetimiz bu yöndedir. İnşaallah hayırlara vesile oluruz… Topluluk üyelerimize ve davetimize kulak veren, gönül veren herkese teşekkür ediyor, Allah razı olsun diyoruz.”