İslami İlimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Halit Çalış’ın sunumuyla “şükür” kavramının irdelendiği toplantıya çok sayıda öğretim elemanı katıldı. Prof. Dr. Çalış, şükür kelimesinin sözlükte minnettarlık, iyilik yapanı iyiliği ile övmek anlamlarına geldiğini, ayet ve hadislerde ise Allah’tan veya insanlardan gelen nimet ve iyilikten dolayı minnettarlığını söz ve fiille ifade etmek anlamı taşıdığını söyledi.
“Şükrün karşıtı küfürdür”
“Şükrün karşıtı küfürdür, yani nimeti inkâr etme ve nankörlüktür.” diyen Prof. Dr. Çalış, “Şayet şükrederseniz size olan nimetlerimi mutlaka arttırırım. Fakat nankörlük ederseniz, bilesiniz ki benim azabım çok çetindir.” ayetini hatırlattı.
Kur’ân-ı Kerîm’de 75 yerde şükür kelimesi ve türevlerinin geçtiğini belirten Prof. Dr. Çalış, “Ayetlerde insana lütfedilen çeşitli nimetler hatırlatıldıktan sonra genellikle ‘belki şükredersiniz’ ifadesi kullanılır. Bazı âyetlerde Allah’ın lutufları sayılarak ‘Ne kadar az şükrediyorsunuz. Fakat insanların çoğu şükretmez. Hâlâ şükretmeyecekler mi?’ gibi tabirlerle insanların şükür konusuna dikkatleri çekilir.” şeklinde konuştu.
“Şükrün faydası şükredenedir. Allah’ın hiçbir şeye ihtiyacı yoktur”
Prof. Dr. Çalış, “Şükrün faydası şükredenedir. Zira Allah’ın kulluğa ihtiyacı yoktur.” diyerek Neml sûresinde Hz. Süleyman’ın dilinden nakledilen “Şükreden ancak kendi iyiliği için şükretmiş olur. Nankörlük eden de bilsin ki rabbimin hiçbir şeye ihtiyacı yoktur. O büyük kerem sahibidir.” ayetini anımsattı.
Şükrün, nimet ve ihsanlar karşısında gurura kapılmamak, şımarmamak, minnettarlığını ortaya koymak; sabrın ise sıkıntı ve zorluklar karşısında isyan etmemek ve ümitsizliğe düşmemek suretiyle ilahi buyruklara uygun hayat sürme çabası olduğunu belirten Prof. Dr. Çalış, “Yemek yiyip şükreden, oruç tutup sabreden gibidir” hadisiyle şükür-sabır ilişkisinin ortaya konduğunu dile getirdi.
Şükrün karakter haline gelmesi
Şükürle ilgili ayet ve hadislerde temel amacın, şükrün karakter haline geldiği bir zihniyet inşa etmek olduğunu söyleyen Prof. Dr. Çalış, “Allah’a şükretmeyen insanlara teşekkür etmez. İnsanlara teşekkür etmeyen Allah’a şükretmez.” hadisiyle bu karaktere vurgu yapıldığını belirtti.
Prof. Dr. Çalış, şükrün anlık bir eylem olmaktan ziyade ömür boyu nimet ve ihsanın farkında olarak bu bilinçle yaşamak anlamına geldiğini ifade ederek konuşmasını tamamladı.
Etkinlik, katılımcıların sorularının cevaplandırılması ve konuyla ilgili karşılıklı fikir alışverişinin ardından sona erdi.