KMÜ REKTÖRÜ PROF. DR. SABRİ GÖKMEN’İN ÖĞRETMENLER GÜNÜ MESAJI
Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi (KMÜ) Rektörü Prof. Dr. Sabri Gökmen, 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla bir mesaj yayınladı. Rektör Gökmen, mesajında şu ifadelere yer verdi:

“Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün 24 Kasım 1928 yılında ‘başöğretmen’ sıfatını alması vesilesiyle, 1981 yılından bu yana her yıl Öğretmenler Günü olarak kutladığımız 24 Kasım gününün tüm öğretmenlerimize hayırlı olmasını diliyorum. 

Öğretmenler çocuklarımızı hayata hazırlayan, onlara aile, vatan, millet, bayrak, insanlık sevgisi aşılayan, birlikte yaşadığı insanlara pek çok alanda örnek olan ve topluma yön veren insanlardır. Fedakâr ve cefakâr kişilikleriyle, yurdumuzun en ücra köşelerinde, her iklimde, her coğrafyada, en zor şartlarda dahi görevlerini özveriyle idame ettiren öğretmenlerimiz, her türlü övgüye ve takdire layıktır. 

Bu vesileyle öğretmenlerimizin ve öğretim elemanlarımızın öğretmenler gününü kutluyor, kendilerine minnet ve şükranlarımı sunuyorum.” 

MUSTAFA CEM KAĞNICI’DAN ÖĞRETMENLER GÜNÜ MESAJI 
Cumhuriyet Halk Partisi Karaman İl Başkanı Mustafa Cem Kağnıcı 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla bir kutlama mesajı yayımladı.
Millet Mektepleri'nin açılışı ve Atatürk'ün Başöğretmenliği kabul tarihi olan 24 Kasım günü, 1981 yılından beri Öğretmenler Günü olarak kutlanmaktadır. Gelecek aydınlık günleri inşa edecek yeni nesilleri emanet ettiğimiz, her koşulda görevlerini yerine getirmek üzere yılmadan çaba sarf eden öğretmenlerimiz kuşkusuz en değerli varlıklarımızdır. Başöğretmen Atatürk geri kalmışlığı ve cehaleti ortadan kaldırılarak çağdaş bir toplum haline gelebilmenin, ancak bilimsel yöntemlerle gerçekleştirebilecek bir eğitim ve öğretimle mümkün olacağına işaret etmiştir.
Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk’ün “Cumhurbaşkanı bile öğretmenden sonra gelir” anlayışı ile inşa ettiği eğitim sistemimiz ve bu sistemin baş tacı öğretmenlerimiz son yıllarda olduğu gibi bu yıl da 24 Kasım tarihini buruk bir şekilde karşılamaktadır. Bugün öğrencisi ve öğretmeni ile birçok sorunun yaşandığı eğitim sistemimiz maalesef sürdürülebilirliğini kaybetmiştir. Her geçen gün daha ağır sorunlarla karşı karşıyalar. Bir yandan atanan öğretmenler var, görevlerinin başında olan öğretmenler var, onların sorunları var. Öte yandan atanamayan yüz binlerce öğretmen var. Öğretmenler sadece bir meslek icra etmemekte, memlekete ve geleceğe yön vermektedirler. Bir an önce ülkemizin geleceği ve emeğe olan saygı adına öğretmenlerimizin çalışma koşullarının düzenlenmesi, yaşadıkları sıkıntıların giderilmesi gerekmektedir.
Yüce Atatürk'ün aydınlattığı yolda ilerleme kararlığında olan ve onun anlatımıyla "fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür" kuşaklar yetiştirmenin gereğini gönülden benimseyen öğretmenlerimiz, ilkeleri, düşünceleri, yaşam biçimleri ve yaşama bakışlarıyla insanları doğrudan etkilemekte, toplumun biçimlendirilmesinde önemli rol üstlenmektedirler. Değerli öğretmenlerimizden her zaman olduğu gibi bundan sonra da beklentimiz, geleceğimizi biçimlendirecek çocuklarımıza ve gençlerimize, güven ve yaşama sevinci vermeleri, düşünmenin, sorun çözmenin, bilgi üretmenin yalnızca insana özgü ayrıcalıklar olduğunu öğretmeleridir.
Bu vesileyle yaşadığı tüm sıkıntı ve aksaklıklara rağmen, büyük bir inanç ve özveriyle yarının dünyasını kuracak çocuklarımızı ve gençlerimizi yetiştirmeye devam eden, ülkemizin dört bir yanında ilim ve irfan öncüsü olarak görev yapan, ülkemizin geleceğine ışık tutan bütün öğretmenlerimizin, ellerinden öpüyorum. Öncelikle Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk’ü saygıyla anıyor bütün öğretmenlerimizin 24 Kasım öğretmenler gününü kutluyorum. Saygıları.

AHMET ERTUĞRUL’DAN ÖĞRETMENLER GÜNÜ MESAJI 
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Sekreter Yrd. ve PM Üyesi Ahmet Ertuğrul 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla bir kutlama mesajı yayımladı.
Büyük Atatürk'ün başöğretmenliği kabul ettiği günün öğretmenlerimize ithaf edilmesi, öğretmenlerimize verilen önemin, milletimizin öğretmenlerimize gösterdiği itibarın en açık simgesidir. Bunun yıllar önce Başöğretmen Atatürk tarafından tespit edilmesi ve ortaya konmasının da ne kadar anlamlı olduğunu bugün hepimizin çok daha fazla takdir etmesi gerekmektedir. Öğretmenlik mesleğini seçmiş ve yapmış biri olarak bu kutsal mesleği İnsanlığın kendini geliştirmek için keşfettiği en etkili vasıta da eğitim olmuştur. Adına bilgi çağı dediğimiz günümüzde eğitimin önemini izaha herhalde gerek yoktur. Bugün dünyada üretilen oluşturulan bütün katma değerin en önemli payı yine beşeri sermaye dediğimiz insan niteliğine aittir. “Eğitimdir ki bir milleti ya hür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da milleti esaret ve sefalete terk eder” sözleriyle Mustafa Kemal Atatürk öğretmenlik mesleğinin, bir ulusun ve vatanın şekillenmesinde ve yetişen nesillerin üzerinde ki sorumluluğunu vurgulamıştır.
Ulusal kültürün zenginliğini ve değerini göz ardı etmeden, evrensel bilgilerle beslenen, insana değer veren, saygılı, özgüveni gelişmiş bireylerden oluşan toplumlar geleceğe güçlü biçimde ulaşabilir. Bir ülkenin bugününü olduğu kadar, geleceğini de ilgilendiren eğitim; sistemiyle, anlayışıyla, yöntemleriyle, kadrosuyla, okullarıyla ve tüm aşamalarıyla değerlendirilmeli, eğitimin herhangi bir öğesindeki aksamanın gelecekte yaşanacak sorunların kaynağı olacağı unutulmamalıdır. Ancak 24 Kasımı buruk kutluyoruz çünkü Milli Eğitim Bakanlığı'nda uygulanan kadrolaşma kuşatmaya dönüşmüş, bakanlık, merkez ve taşra teşkilatları laik demokratik çağdaş Cumhuriyetin gereklerine uymayan, Cumhuriyetle ve anayasayla sorunu olan yöneticilerin karargahı haline dönüştürülmüştür. Binlerce öğretmenimiz halen atama beklemekte, maalesef farklı meslekleri yapmak zorunda bırakılmaktalar.
Cumhuriyetimizin laik, çağdaş, demokratik niteliklerine, devletimizin yapısına yönelik her türlü iç ve dış tehdit, cumhuriyet öğretmenlerinin de azim ve kararlılığıyla engellenecektir. Eğitim camiasının bir ferdi olmaktan her zaman gurur duydum, bu kutsal mesleği yapmış bir arkadaşınız olarak sevgili öğretmenler, unutmayınız ve unutturmayınız, Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk'ün dediği gibi, yeni nesil sizin eseriniz olacaktır. Bu inanç ve güvenle, başta Başöğretmen Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm öğretmenlerimizi saygı ve sevgi ile selamlıyor, 24 Kasım öğretmenler günümüzü içtenlikle kutluyorum. Saygılarımla.

İSMET HATİPOĞLU’NUN ÖĞRETMENLER GÜNÜ MESAJI
Milliyetçi Hareket Partisi Karaman İl Başkanı İsmet İlmi Hatipoğlu 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla bir kutlama mesajı yayımladı.
Tüm öğretmelerin sevgi ve hürmetle anıldığı anlamlı bir yıl dönümünün içinde bulunulduğunu ifade eden Hatipoğlu, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e Başöğretmenlik unvanının verilmesinin üzerinden 86 yıl geçtiğini hatırlattı. Hatipoğlu, bu tarihi günün 33 yıldır Öğretmenler Günü olarak kutlandığını anımsatarak, mesajında şunları kaydetti: ‘’Üzerimizde hiçbir şeyle ölçülemeyecek büyüklükte emekleri bulunan öğretmenlerimizin elbette haklarını ödeyebilmemiz mümkün değildir. Bu ve benzeri müstesna günlerin, bir nebze de olsa öğretmenlerimizin artan ve genişleyen meseleleri üzerine dikkatleri çekmesi en büyük dileğimdir. Gelecek nesillerin yetişmesinde, olgunlaşmasında, fikir ve kanaat sahibi olmalarında hayati bir rolü olan öğretmenlerimizin, aziz millet varlığı açısından taşıdığı önem hiçbir şeyle kıyaslanamayacaktır. Sahip oldukları ilmi ve irfanı, cömertçe ve içtenlikle öğrencilerine aktarmaları, yarınların tablosuna şekil ve renk vermeleri Türk milletinin devamlılığında tayin edici bir etkileri olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. Evlatlarımızın küçük yaşlarda başladıkları eğitim ve öğretim sürecinin her aşamasında öğretmenlerimizin göz nuru, şefkati, merhameti ve öğütleri belirleyici bir niteliktedir. Örnek davranışlarıyla bilgi pınarlarından içirdikleri öğrencilerinin zihniyetini ve kişiliğinin oluşmasını temin eden bu güzide mesleğin mensuplarını gözümüz gibi sakınmamız gerekmektedir. Ancak öğretmenlerimizin özverili ve gayretli çaba ve çalışmalarına rağmen, hala sorunlarının altında ezildiklerini görmek bizim için son derece üzüntü vericidir. Şurası tartışmasız bir gerçektir ki; yüksek idealleri kafasında taşıyan, belirlediği kutlu hedeflere ulaşmak için çok mücadele veren bir yönetim anlayışının her şeyden önce geleceğin mimarı öğretmenlerini memnun ve mutlu etmesi lazımdır. Bu keyfilikten ziyade bir zorunluluk, tercihten daha çok seçeneksiz bir husustur. Şayet geleceğin riske atılması veya çıkmaza sürüklenmesi istenmiyorsa, öğretmenlerin imkân ya da kaynak kısıtlamaları gibi bahanelerle oyalanmaması icap edecektir. Millet olarak belirlediğimiz amaçlara gidebilmemizin yolu, hızı ve kalitesi doğal olarak öğretim kadrosunun niteliği ve huzuru ile yakından alakalıdır. Bu kutsal mesleğin mensuplarının biriken sorunları çözülemediği sürece gelecek kuşakların iyi yetişmeleri ve donanımlı olmaları sağlanamayacak, bu kapsamda ortaya çıkacak külfetler maalesef telafi edilemeyecektir. Hangi gerekçelerle olursa olsun, öğretmenlerimizin mahrum bırakıldığı hak ve imkânlar, bir zaman sonra karşımıza ağır maliyetler çıkaracak; 'huzursuz öğretmen, eğitimsiz öğrenci ve gerileyen ülke olmaktan başka bir seçeneğimiz kalmayacaktır.''

Hatipoğlu; Öğretmenlerin, çocuklara bir harf öğretebilmek için yurdun her köşesinde heyecanla görev yaptığını ifade ederek, mesajında şu görüşlere yer verdi: Dünyanın En Değerli Varlıkları Olan Siz Öğretmenler! Bugün, Türk Öğretmeninin Şeref Günüdür. Ona Olan Saygıyı Yenileme, Onun Yüceliğini Anma Günüdür. Böyle anlamlı bir günde ''Fedakârlığın zirve isimleri olan saygıdeğer öğretmenlerimizin Öğretmenler Günü'nü kutluyor, aileleri ve öğrencileri ile birlikte mutlu, huzurlu ve saadet dolu yıllar temenni ediyorum. Emekli olan öğretmenlerimize şükranlarımı sunuyorum. Görev şehitlerimize de Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyorum,''dedi.

İL GENEL MECLİS BAŞKANI CELALETTİN GÜNGÖRER’İN ÖĞRETMENLER GÜNÜ MESAJI

Güngörer mesajında;''Geleceğimize yön verecek evlatlarımızın yetişmesini sağlayan anne ve babadan sonra evlatlarımıza anne ve babalık yaparak çocuklarımızı yetiştiren öğretmenlerimize minnettarız.
Öğretmenlerimiz olmasa idi okuyamaz, yazamaz ve ileriyi göremezdik, bizlere vatan sevgisini, insan sevgisini ve dünyadaki bütün sevgileri öğretmenlerimiz öğretti.   Onlar bu vatanın eğitim ordularıdır. Öğretmenlerimiz her türlü zorluklara katlanarak yerine göre lojmanı bulunmayan bir köy okulunda, yerine göre teröre maruz kalan, yerine göre görevi başında şehit olan ama bütün zorluklara rağmen yılmadan usanmadan hizmetten ödün vermeyen eli öpülesi kişilerdir.
Öğretmenlerimiz yılda sadece bir kez değil her zaman hatırlanması gereken değerlerimizdir. 24 Kasım Öğretmenler gününün  bütün öğretmenlerimize kutlu olmasını temenni eder,ebetiyete intikal etmiş olan bütün öğretmenlerimize rahmet diler, saygı ve sevgilerimi sunarım''dedi.

Ak Parti İl Başkanı Kerim Dereli

"Öğretmenlerin daha huzurlu bir eğitim-öğretim süreci yaşayabilmeleri ve gelecek nesillerin temsilcileri olan çocukların çağdaş standartlarda yetişebilmelerini sağlamak amacıyla AK Parti iktidarı döneminde 'önce eğitime' önem veriyoruz.

Yüksek duygularla donatılmış insanın, gerçek ve güzel insan olabilmesi, akıl, zeka, irade gibi güzelliklerini doğru ve faydalı kullanabilmesi için eğitim ve öğretime ihtiyacı vardır. İlk eğitimini ailede alan insan, ilim tahsilini de öğretmenden alır, geleceğin Türkiye'sini öğretmenlerin süzgecinden geçiren metanetli yürekler, güçlü omuzlar, kuvvetli kafalar inşa edecektir. İnsanın şekil almasında en önemli unsurlardan biri de, ruh ve gönül mimarları olan öğretmenlerdir.

Onların emeklerine kadirşinaslık gayesiyle belirlenen, Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün Başöğretmen oluşunu kutladığımız bir '24 Kasım Öğretmenler Günü'nü daha yaşarken, Eğitim sistemimizin can suyu, geçip gittikleri yerleri yeşerten öğretmenlerimizin, daha nice mutlu Öğretmenler Günü'ne kavuşmalarını diliyor, onlara hayatta daima başarılar temenni ediyoruz. Ebediyete irtihal eden ve şehit olan öğretmenlerimizi rahmetle ve minnetle anıyor, emekli öğretmenlerimize de minnet, saygı ve sevgilerimizi sunuyoruz,geleceğin Türkiye'sine daha çok huzur, düzen ve gelişmişlik getirmesini diliyoruz."

Ak Parti Merkez İlçe Başkanı Ahmet AKÇA

"Öğretmenler, insanlığı aydınlık yarınlara taşıyan adsız kahramanlardır. Çocuklarımızın ve gençlerimizin eğitilerek geleceğe hazırlanmasını sağlayan öğretmenler, ülkemizin de bu vesileyle geleceğine yön vermektedir. Tüm meslek grupları sizlerin elinde şekillenmektedir. Özgürlüğü, bağımsızlığı, ulusal egemenliği, cumhuriyeti ve demokrasiyi koruyan bu değerleri koruyup yüceltecek kuşakları yetiştiren değerli öğretmenler, sizlerin varlığıyla gelecekten en ufak kaygımız ve endişemiz yoktur 

Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün “Öğretmenler, yeni nesil sizin eseriniz olacaktır” özdeyişinde belirttiği gibi, öğretmenlerimizin üstlendiği misyon toplumsal, bireysel ve kuramsal anlamda bütün önem ve özeni hak etmektedir. Bizlere düşen görev bu hakkı teslim etmek, öğretmenlerimizi sadece 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde hatırlamak hatasına düşmemek, sorunlarını çözmede yardımcı olmak, onlara gereken saygıyı göstermek ve hak ettikleri değeri vermek olmalıdır.

İstikbalimizin mimarları olan öğretmenler, tarih boyunca ve dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar bilginin, çağdaşlığın, sevginin, barışın ve aydınlanmanın öncüleri, toplumun bütün kesimlerine yol gösteren önder ve örnek insanlar olmuşlardır. Doğruyu, güzeli, iyiyi, her alanda yeniliği ve yenileşmeyi savunan gerçekleri anlatan, milli birlik ve beraberliğimizin teminatı, geleceğin ışık saçan aydınlık nesillerini büyük bir sabır ve özveri ile yetiştiren öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Gününü kutlar, görevini ifa ederken şehit olan tüm öğretmenlerimize Allah’tan rahmet dileriz."

Karaman Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı M.Gökhan ALKAN ve Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa TOKTAY;

"En zor şartlarda bile ülkemizin her köşesine ulaşarak ışık olan, fedakarlıkların en büyüğünü gösteren, eğitmeyi ve öğretmeyi bir ideal olarak benimseyen ülkemizi çağdaş medeniyet seviyesine çıkartmak için gerektiğinde hayatını feda etmekten çekinmeyen öğretmenlerimiz, dünden bugüne bizleri taşıdılar, bugün ise çocuklarımızı yarınlara hazırlayarak ülkemizin geleceğinin şekillenmesinde önemli görevler üstlenmektedirler.

Bu vesile ile; Başta demokratik ve çağdaş Türkiye Cumhuriyetinin mimarı ve kurucusu Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, neslimizi aydınlatmak uğruna şehit düşen bütün öğretmenlerimizi rahmet ve minnetle anıyor, ülkemize ve Milli Eğitime uzun yıllar hizmet etmiş emekli öğretmenlerimiz ile halen görevleri başında olan tüm öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Gününü yürekten kutlar sevgi ve saygılarımızı sunarız."


 Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi - Türk Eğitim-Sen Karaman Şube Başkanı Ziya   HOTAMIŞLI'nın mesajı

Hotamışlı mesajında;''Evet maalesef bundan böyle herhalde öğretmen deyince hangi öğretmen diyeceğiz !

Kadrolu mu , ücretli mi, ücretli ise hangi üniversite mezunu, öğretmen mi, açık öğretim  ön lisans’ın ( 2 yıllık ) hangi bölümünden mezun, ya da hala okuyor mu?

Tüm Türkiye bir zamanlar Karaman’daki eğitim başarısını konuşuyordu... Değişik illerden pek çok kişi ve basın  ‘’ Karaman Modelini ‘’ başarının sırrını öğrenmek, araştırmak için geliyordu... Ya şimdi ? Çoğu okulda eğitim ve öğretim ; öğretmenlik formasyonu almamış kişilerce yürütülüyor.  Sınavlarda yüksek puanlarla  kazanılan merkez liselerde bile ücretli öğretmenler görev yapabiliyor. M.E. B. , İş ve İşçi Bulma Kurumu mu ki herkes okullara gönderiliyor ? Öğrencilerimiz nasıl yetişecek, sınavlarda hangi başarıyı gösterecek ? 300 bini aşkın atama bekleyen gencecik öğretmenlerimiz varken , niçin ücretli öğretmen istihdamına gidiliyor ?

Bu genç öğretmenlerin onlarcası intahar etti , binlercesi şu an kanser tedavisi görüyor. Hatta kömür ocaklarından atanamayan öğretmenlerimizin cenazeleri çıkıyor. 

Karaman’ı Türkiye birincisi  yapan İl Milli Eğitim kadrolarından şu an hangisi görevinin başında ?! O deneyimli kadrolar niçin tırpanlandı, dışlandı, adam yerine konmadı ? O efsanevi başarıda pay sahibi olan okul müdürlerinden hiçbirine görev verilmedi. Madem dönemin il idarecileri ve okul müdürleri liyakatsız, ehliyetsiz, yetersiz ve başarısız idiler o halde başarıya kim imza attı ? O zaman öğretmenlik de, idarecilik de sınav, ehliyet, adalet, liyakat ve çalışmayla ölçülüyordu...

Şimdi ise kıstaslar değişti...  Bunlar gitti yeni kıstaslar getirildi...

21 Ağustos 2014 tarihi , Türk milli eğitimine kara bir leke olarak geçmiştir. Yeni M.E.B. yasasıyla Türk milli eğitimi temelden çökertilmiştir. 

İlimizde 2014-2015 Eğitim-öğretim yılı için şu ana kadar  500’e yakın ücretli öğretmen görevlendirilmiştir. Demekki ilimize en az 300 öğretmen ataması şartken, Eylülde atanan öğretmen sayısı sadece 56’dır. Niçin okulları ve öğrencileri öğretmensiz bırakıyorsunuz ? 

Pek çok branşa, branş dışı kişiler ücretli görevlendirilmiştir. Eskiden ücretli öğretmenlik çok istisnai zaruri durumlarda eğitim-öğretimi aksatmamak için acil bir çözüm olarak uygulanıyordu... Şimdi neredeyse kadrolu öğretmenlik istisnai duruma geldi... Böyle eğitim mi olur ? Çocuklarımızın , gençlerimizin ve ülkemizin geleceği  ne olacak ? Ücretli öğretmenlik ,  taşeron sisteminin eğitimdeki adıdır.

Özel  okullara öğrenci başına 3 – 4 bin destek yapılırken; devlet okullarına ödenek ayrılmamakta ya da çok az ayrılmaktadır. Bu ne biçim anlayıştır ?  Devlet okullarının ihtiyacı öğrenci ve velilerden karşılanmaktadır. Öğretmen eğitimci mi , tahsildar mı, dilenci mi ? Öğretmeni itibarsızlaştırmak için daha neler yapacaksınız ?

İlimizde bir lisede kopya çeken öğrenciyi yakalayan öğretmen, karakolda ifade veriyor. Öğrenci şikayetçi oluyor, öğretmen karakola çağrılıyor ! Evet ibretlik durumlara şahit oluyoruz. Bu haber hepimize bir şeyler çağrıştırıyor her halde...Tıpkı hırsızların değil hırsızları yakalayan polislerin tutuklanıp , yargılanması gibi... 

Türk Eğitim- Sen’in yaptığı anketten bazı  çarpıcı sonuçlar şunlardır :

Ankete katılanların ;

% 82 ‘si mesleğini AB ülkesinde yapmak istiyor,

% 97’si yönetici atamalarının hakkaniyete uygun yapılmadığını,

% 85’i okullardaki kurslarda görev almak istemediğini,

% 93’ü TEOG’u başarılı bulmadığını,

% 77’si can güvenliğinden endişe ettiğini,

% 0,3’ü MEB’i başarılı bulduğunu,

% 95’i Bakan Nabi AVCI’yı başarısız bulduğunu,

Türkiye için en büyük tehlike nedir ? Sorusuna ise ;

% 43’ü adam kayırma ve kadrolaşma,

% 26’sı PKK’nın bölücü faaliyetlerini,

%14’ü işsizlik,

%10’u yolsuzluk,

Öğretmenlerin toplumdaki itibarını nasıl değerlendiriyorsunuz sorusuna ise ;

% 1,6 iyi , % 27 iyi değil , % 71 hiç iyi değil cevabını vermişlerdir.

Evet öğretmenin itibarını da sıfırlayanların başarısını  kutluyoruz !. Nasıl becerdiniz, bu ne maharet ?

Büyük avelayla, vaveylayla tanıtılan dünya keşfi diye takdim edilen ‘’FATİH Projesi’ne ‘’ yapılan  milyarlarca dolarlık harcama ne oldu ? O milyar dolarlar kimlerin cebine gitti ? Tabletleri almak için kime danışıldı ? Eğitimcilere hiç soruldu mu ? Sonuç ne ; Tabletlere zamanın en tehlikeli -iman, ahlak ve kültürel yozlaşmaya sebep olan- oyunlar yüklenerek gençliğimiz mahvedildi... Oyunu kaldıramayan teknoloji harikası tabletler çöpe gitti... Tablet alımı niçin devlet ihale kanununun dışında tutuldu ?  Kitapsız eğitim modelini , öğretmensiz okul modelini de keşfetti zamane kaşiflerimiz...

4+4+4 ucube dayatması Türk Milli Eğitimi’ni temelden çökertti. Türk Milli Eğitimi’ne en büyük en ağır darbeyi bu  4+4+4  saçmalığı vurdu. Bunun da mucidi yandaş, türedi  birsen dikadır . .. Aslında bu türedi sendika yokken , şu anki yaşadığımız pek çok mesele yoktu... Ne zamanki bu zihniyet Türk Milli Eğitimi’nin üzerine bir karabasan gibi çöktü; okullar, üniversiteler yeni yeni devasa sorunlarla tanıştı . Oysa ki “ Orta okulları açtım ” cümlesi yaşadığımız pek çok sorunu halletmeye yetecekti.

Nasıl taşeron sistemi kömür ocaklarında tüm çıplaklığıyla ortada ise, bir kez daha hatırlatmakta yarar görüyorum ki ; ücretli öğretmenlik sistemi de taşeronluğun Milli Eğitim’deki adıdır!

Çocuklarımız, gençlerimiz sahipsiz, okullar sahipsiz ...  Uyuşturucu, alkol, fuhuş, bölücü terör, mafya v.s. gençliğimizi zehirlerken, tuzaklar kurarken bazılarının tek derdi ; okullardaki huzur ortamını bozmak, fitne sokmak ve bir avuç zümreye koltuk, mevki, makam pazarı kurmaktır.

Türk Milli Eğitimi şu an tamamen vesayet altındadır. ‘’ V ’’ vesayeti , tüm idareciler asil değil artık vekildir. “ V ” vesayeti altında kimse elini taşın altına koyamayacaktır, kanun yasa ve yönetmelikler onu koruyamayacaktır ...

Türk Milli Eğitimi, içine çöreklenmiş, onu esir almış, adı sendika ama kendisi bir yeraltı örgütü gibi yapılanmış mahfillerin eline geçmiştir... En büyük tehdit ve tehlike, bu örgütlü yapının devletin her kademesine sızıp ağ örmesidir.

24 Kasım Atatürk’e Başöğretmen ünvanı verilmesinden dolayıdır... Ama, Atatürk kendi topraklarında 10 Kasım’da anılamıyor. Bir müfettiş kimlerden cesaret ve emir aldı da Atatürk’ü anmayı engelledi ? Sözde ‘’Çözüm sürecinin ‘’ yürütüldüğü vatan topraklarında Atatürk heykelleri yıkılırken, bayrağımız yakılırken, haçlı tohumlarının  ayakları altında çiğnenip tekmelenirken, ilimizde şimdilik engelleniyor...

Bütün bu olumsuzluklara , engellemelere , adaletsiz uygulamalara , öğretmenlik mesleğini itibarsızlaştırma çabalarına , eğitim sistemini yap-boz oyununa çevirmelere,  dışlayıcı , horlayıcı, ötekileştirici muamelelere,  tek tipleştirici,  vesayetçi,  yandaş kadrolaşma hırsına rağmen öğretmen ve eğitim çalışanları olarak  canla, başla büyük bir sabır ve metanetle çalışmaya devam edecektir. Hiç bir şeyden korkmadan, yılmadan kendini yetiştiren ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne akademisyen, öğretmen, memur,hizmetli  olarak kutsal vazifesinin bilinciyle gayret edecektir. 

Bu vesileyle  başta Cumhuriyetimizin kurucusu Başöğreten Gazi Mustafa Kemal Atatürk , silah arkadaşları, şehit ve gaziler , ebediyete irtihal etmiş  tüm eğitim camiası mensuplarını rahmet, minnet ve şükranla yadediyoruz. Ruhları şad olsun . Halen çalışan ve emekliye ayrılmış  eğitim camiası mensuplarına sağlık, huzur ve başarılar diliyoruz.

En içten dileklerimizle tüm eğitim çalışanlarının gününü kutluyor sevgi,saygı ve selamlarımızı sunuyoruz,''dedi.
 

C.H.P Gençlik Kolları İl Başkanı Yusuf BAŞTUĞ

24 Kasım Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Başöğretmenliğine kabul edilişinin anlamlı bir tarihidir. 1981 yılından itibaren 24 Kasım her yıl Öğretmenler günü olarak büyük bir gurur ile kutlanmaktadır.

Ürünü insan olan ve insanlık tarihinin en önemli mesleği olduğunu düşündüğümüz öğretmenlik aslında ülkemizin geleceğidir. Eğitim sorunlarını çözememiş ve eğitime gereken önemi vermeyen ulusların bağımsızlığından söz etmek mümkün değildir.

Bu nedenle ülkemizin daha ileri gidebilmesi, bilinçli, demokratik bir toplum hale gelebilmesi için eğitimin kaliteli  ve bilimsel metotlar ile  yapılması gerekmektedir. Toplumun daha çağdaş, bireylerin kişiliklerinin gelişmiş ve sosyal birer birey haline gelmelerinde en çok emek veren öğretmenlerimizdir. Bunları yapan emek veren öğretmenlerimize de sonuna kadar sahip çıkıp seslerine de kulak vermeliyiz.

Tüm memurlarda olduğu gibi, öğretmenlerinde sorunları da sadece ekonomik değildir. Ekonomik sorunların yanında mesleki ve özlük ve sosyal sorunlar içinde boğuşan öğretmenlerimizin, dertlerinin en kısa zamanda çözüm üretilerek çağdaş demokrasilerde olduğu gibi öğretmenlerin örgütlenmeleri teşvik edilmelidir.

Öğretmenlik kutsal bir meslektir ve bu işi yapacak kişilerin işlerine gönül vermeleri gerekmektedir. Çünkü tüm meslek gruplarına ve hayatın içinde yer aldıkları sürece hazırlayan öğretmenlerimizdir. Yeni nesil öğretmenlerimiz ile şekillenecektir.

Büyük Önder Mustafa Kemal ATATÜRK "Öğretmenler! Yeni nesil sizin eseriniz olacaktır" ve "Ulusları kurtaracak olan yalnız ve ancak öğretmenlerdir."  demekle, öğretmenliğin önemini vurgulamıştır.

Başta Başöğretmen Mustafa Kemal ATATÜRK olmak üzere tüm öğretmenlerimizin öğretmenler gününü kutluyor ve saygılarımı sunuyorum.

İl Milli Eğitim Müdürü Asım Sultanoğlu, 24 Kasım Öğretmenler Günü mesajı

 

Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk, “Milletleri kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenden, eğiticiden mahrum bir millet, henüz millet adını almak yeteneğini kazanmamıştır.” diyerek milletlerin tarihinde öğretmenin önemini vurgulamıştır.

Değerli Öğretmen Arkadaşlarım,

Eğitimde temel unsur şüphesiz ki sizlersiniz. Eğitimin içeriği, müfredat, öğretilen bilgi ve daha birçok konu, yenilenen dünyayla birlikte değişebilir ama esas olan öğretmenlerdir. Bütün bilgi aktarımı, toplumun inşasını sağlayan, çocuklarımızın model olarak gördüğü, onlara rehberlik eden öğretmenlerimizin liderliğinde gerçekleşecektir.

Farkında olsun ya da olmasın her ferdin, her milletin tarihinde öğretmenin izi büyük olmuştur. Fertler gibi medeniyetler de onun eseridir. Devletleri yıkan da yapan da öğretmenlerdir. Bu anlamda dünyanın en büyük sorumluluğu muhakkak ki öğretmenlere verilmiştir.

Bu vesileyle, saygıdeğer meslektaşlarımın 24 Kasım Öğretmenler Günü’nü kutlar; öğretmenlik mesleğinde bizlere yol gösteren ebediyete intikal etmiş tüm değerli öğretmenlerimizi de rahmet, minnet ve saygıyla anıyorum.