Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığı Konferans Salonunda gerçekleştirilen etkinliğe KMÜ Rektörü Prof. Dr. Sabri Gökmen, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Osman Çevik, İl Müftüsü Nuri Değirmenci, üniversite personeli, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.
“Aşk, rahmet, hikmet, sevgi ve şefkat peygamberi”
Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başlayan program, Karaman İl Müftülüğü Murakıbı Mustafa Dökmen’in Kuran-ı Kerim tilavetiyle devam etti. Ardından KMÜ Kültür Ahlak ve Medeniyet Öğrenci Topluluğu Başkanı Mehmet Furgan Çörten açılış konuşması yaparak “Bizler aynı Yaradan’ın kulları, aynı Peygamberin ümmeti, aynı vatanın evlatlarıyız. Tüm inananlar kardeştir. Gelin bir olalım, iri olalım, diri olalım, kardeş olalım.” dedi.
Topluluk Başkanı Çörten, düzenledikleri programın okyanustaki damla misali kalplerde uyanış ve dirilişe vesile olmasını dileyerek konuşmasına şu sözlerle son verdi: “Yunus Emre’nin dilindeki aşk peygamberine, Mevlana’nın dilindeki rahmet peygamberine, Hoca Ahmet Yesevi’nin dilindeki hikmet peygamberine, Hacı Bektaş Veli’nin dilindeki sevgi ve şefkat peygamberine selam olsun.” 
Programda açılış konuşmasının ardından İl Müftüsü Nuri Değirmenci tarafından “Gelin Birlik Olalım” konulu konferans gerçekleştirildi. Değirmenci, Diyanet İşleri Başkanlığının her yıl Kutlu Doğum Haftasına yönelik bir tema belirlediğini, bu yıl da ‘tevhid ve birlik’ konusunu seçtiğini dile getirerek “Din, iki ana ögeden ibarettir; bunların birisi tevhid, diğeri de risalettir. Tevhid, Allah’ı birlemedir; O’nun zatta, sıfatta ve fiilde tek olduğuna inanmaktır. Kuran’da kendini bize tanıtan Allah’a nasıl ibadet edeceğimizi ise risaletten öğreniriz.” dedi. 
“Hadissiz sünnetsiz nesil, Hz. Peygamberin istediği nesil değildir”
Nuri Değirmenci, Kuran bir teori ise onun pratiğinin Hz. Peygamber olduğunu söyleyerek “Hz. Muhammed, alemlere rahmet olarak gönderilmiştir, asla bir postacı hüviyetinde olmayıp sadece bir aktarıcı değildir. Allah ‘Sen en yüksek ahlak üzeresin’ buyurarak Hz. Peygamberi insanlara ideal örnek olarak sunmuştur. Namazımız, orucumuz, haccımız, hatta arkadaşlığımız O’nunki gibi olmalıdır. Bizler Kuran tarafından tescillenmiş bir Peygamberin ümmeti olarak dünyanın en şanslı insanlarıyız. Biz, ‘Kuran bize yeter’ deyip hadissiz, sünnetsiz bir din anlayışını asla benimsemiyoruz. Böyle bir nesil, Hz. Peygamberin istediği nesil değildir.” diye konuştu.
Değirmenci, Hz. Peygamberin Mekke’den Medine’ye hicretinin ardından Medine’de Müslümanlar arasında kardeşlik tesis ettiğini, diğer insanlarla da Medine Vesikası denilen bir anlaşma yaptığını belirterek “İslam’da ötekileştirme yoktur, beraber yaşama vardır. Şimdiye kadar kurulan tüm İslam devletlerinde bir arada yaşama ve çok kültürlülüğün örneklerini görebiliriz.” dedi.
“Şiddete hayır değil, saygıya evet”
Değirmenci son olarak birkaç lise öğrencisinin üzerinde gördüğü “Kadına şiddete hayır” sloganını İslami bulmadığını, bunun yerine “Kadına saygıya evet” denilmesi gerektiğini ifade ederek Müslümanların dilinin yapıcı ve olumlu olması gerektiğine işaret etti. Değirmenci, Türkiye’de insanların dinle aralarındaki soğukluğu kaldırmasının zamanı geldiğini belirterek konuşmasına son verdi.
Program, Mustafa Dökmen ve Osman Gözel tarafından gerçekleştirilen tasavvuf musikisi konseriyle devam etti. Dökmen ve Gözel; ud, ney ve kudüm eşliğinde “Alma tenden canımı, Adı güzel kendi güzel Muhammed, Sen Sultansın ben kulunum, Ateş-i aşkınla yandır kalbimi, Seni andım dün gece, Gül olanın aslı güldür / Peygamberin nesli güldür, Kimi Ahmed seni uzaktan tanır / Kimi yaklaşır da kör olur gider” adlı ilahileri seslendirdiler.
Salondakilere Hz. Peygambere dair soruların sorularak cevabı bilenlere çeşitli hediyelerin verildiği ve çekilişle beş kişiye tablet dağıtıldığı program, plaket töreniyle sona erdi.
Gül ve Kandil Simidi 
KMÜ Kültür Ahlak ve Medeniyet Öğrenci Topluluğu, Kutlu Doğum nedeniyle Hz. Peygamberi anmak için üniversite yerleşkesinde gül dalı ve kandil simidi dağıttı. Topluluk Başkanı Mehmet Furgan Çörten, “Gül çiçeklerin efendisi, Hz. Muhammed de insanlığın efendisidir.” diyerek kandilin hayatlarımıza her zaman ışık tutması temennisinde bulundu.