1 Mayıs’ı Diyarbakır’da kutlama kararı alan Memur-Sen, 4 dilde emek, dayanışma, kardeşlik ve medeniyet buluşması bildirisi yayınladı. Türkçe, Kürtçe, Arapça ve İngilizce olarak yayınlanan 1 Mayıs bildirisinde medeniyet, dayanışma, emek ve kardeşlik vurgusu yapıldı.

1 Mayıs Emek, Dayanışma, Kardeşlik ve Medeniyet Buluşması bildirisinde şu ifadelere yer verildi:

Türkiye’nin en büyük sivil toplum hareketi Memur-Sen ailesi olarak, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Bayramı’nı, kardeşliğimizin pekişmesi, Çözüm Sürecinin milletimizin iradesi doğrultusunda sonuçlanması ve kadim medeniyetimizin yeniden inşası için “Emek, Dayanışma, Kardeşlik ve Medeniyet Buluşması” temasıyla Diyarbakır’da kutlamanın mutluluğunu yaşıyoruz.

“İnsanı yaşat ki devlet yaşasın” anlayışıyla; temel hak ve özgürlükleri, hukukun üstünlüğünü, katılımcı demokrasiyi ve insan onurunu esas alan, emeği değerli kılan, hiç kimseyi ötekileştirmeyen, demokratik, sosyal, hukuk devletini önemsiyoruz.

Birlik ve beraberliğimizi; farklılıklarımızı ortak zenginliğimiz kabul ederek özgür birey ve eşit vatandaşlık temelinde daha da kuvvetlendireceğiz.

Suriye’de, Mısır’da, Arakan’da, Filistin’de, Gazze’de, Doğu Türkistan’da, Orta Afrika’da yaşanan zulümler bitinceye, zalim yönetimler devrilinceye kadar “mazlumlar için direniş, insanlık için diriliş” mücadelemizi sürdüreceğiz.

Saygın iş, örgütlenme hakkı ve kıdem tazminatı konusundaki talepler karşılanarak modern kölelik olan taşeron işçiliğe son verilmesini talep ediyoruz. İş güvencesiz, esnek ve kuralsız çalışma uygulamalarının çalışma hayatını kuşatmasına izin vermeyeceğimizi bir kez daha ifade ediyor; herkesi, “saygın iş” ilke ve uygulamalarını hâkim kılmak noktasında kararlı olmaya davet ediyoruz.

Sendikal mücadelemizi; emeğin, alın terinin, ekmeğin daha değerli olduğu Türkiye vizyonuyla yürütüyoruz. Ekmeğin hakça bölüşülmesini, emeğin hakkının verilmesini, kamu görevlilerine yönelik yasakların sona ermesini sendikal misyonumuz olarak görüyoruz.

Bunun için;

- Ekonomideki büyümenin istihdama yansımasını ve işsizliğin önlenmesini istiyoruz.
 
- Asgari ücretin insan onuruna yaraşır bir düzeye çıkarılmasını istiyoruz.

- Kamu görevlilerine refah artışından pay verilmesini talep ediyoruz.

 - Disiplin cezaları affedilsin diyoruz.

- 2005’ten sonra göreve başlayanlara bir derece verilsin istiyoruz.

 - Öğretim elemanlarının ücretlerinin iyileştirilmesine mahsus akademik zammın yapılmasını istiyoruz.

 - 4/C’li personelin kadroya geçirilmesini vazgeçilmez talebimiz olarak görüyoruz.
- Üniversite mezunu kamu işçilerinin memur kadrolarına geçirilmesini istiyoruz.

 - Emekli ikramiyesinin hesaplanmasındaki 30 yıllık süre sınırlamasının kaldırılmasını talep ediyoruz.

- Ek ödemelerin tamamı emekli maaşına yansıtılmalı diyoruz.

- Bütün kamu görevlilerinin ek göstergeden yararlanmasını ve ek göstergelerin artırılmasını talep ediyoruz.

- Fazla çalışma ücreti ödenmesini ve fazla çalışma ücretinin artırılmasını istiyoruz.

- Kamu görevlilerinin grev ve siyaset hakkına sahip olmasını istiyoruz.

- Bütün çalışanların sendikal örgütlenme hakkına sahip olmasını istiyoruz.

- Darbelerin, muhtıraların, ara rejim dönemlerinin mevzuattaki kalıntılarının ve toplumsal hayattaki bütün izlerinin silinmesini istiyoruz.

 Milletimizin, 17 Aralık küresel operasyonunda olduğu gibi vesayetin her türlüsünü tasfiye etmek konusundaki kararlılığını destekliyoruz. Özgürlükçü, katılımcı, sivil, demokratik, insan onuruna dayanan ve demokratik, sosyal, hukuk devletini var edecek Yeni Anayasa’nın, milletimizin vazgeçilmez talebi olduğunu bir kez daha hatırlatıyoruz.

Büyük Memur-Sen ailesi olarak, Büyük ve Yeni Türkiye hedefinde milletimizle birlikte yol almaktan, dünyada zulmün bitmesi adına mazluma destek olmaktan, zalime ve zulme karşı çıkmaktan, sömürü düzenine direnmekten vazgeçmeyeceğimizin bilinmesini istiyoruz. Emperyalizm, kapitalizm ve siyonizmin dünyayı hapsetmek istediği kan, zulüm ve sömürü düzeninin “önce insan” ve “mutlaka insan onuru” diyenlerin el birliğiyle yıkılacağına inanıyoruz.