Karaman'ın maden kazası ile gündeme gelen ilçesi Ermenek'te yüzlerce yıldır yapılan ve adını ilçeden alan "Ermenek pekmez helvası" ağızları tatlandırmaya devam ediyor. Pekmez helvasını diğer helvalardan ayıran en önemli özelliği, şeker yerine pekmezin kullanılması. Bölge halkının Toroslar'daki bağlardan topladığı üzümlerden elde ettiği pekmez, kazanlarda uzun süre kaynatılarak "mat" hale getiriliyor. İçine "çöğen" atılıp kaynatılan helva, tahin katıldıktan sonra hazır hale geliyor.

Yöre halkının ilk başlarda kış yiyeceği olarak hazırladığı helva, özellikle soğuk havalarda bağ, bahçe ve tarlada çalışanların enerji kaynağı olarak tüketiliyor. Geçmişte onlarca imalathane ve yüzlerce helva ustasının bulunduğu ilçede günümüzde sadece 2 kardeş helva ustası, geleneksel lezzetin kaybolmaması için faaliyetlerini sürdürüyor.

Pekmez helvası üreticisi Ali Aydoğmuş, mTorosların üzerinde kurulu ilçede üzüm yetiştiriciliğinin yıllardır geçim kaynağı olduğunu söyledi.

Üzüm bağlarının dağlık, yamaç alanlarda kurulabildiğini, bağların çok fazla su ihtiyacının olmadığını ifade eden Aydoğmuş, "Bağcılık bölgede en iyi yapılacak iş. Bu yüzden yüzlerce yıldır yapılıyor. Üzüm, yaş olarak tüketilebildiği gibi kurutulabiliyor da. Ayrıca pekmez elde ediliyor" dedi.

ŞEKER VE KATKI MADDESİ KULLANILMIYOR

Yetiştirilen üzümlerin değerlendirilmesinde helvacılığın önemli bir yeri bulunduğunu anlatan Aydoğmuş, şöyle konuştu.

"Helva yapımında kullandığımız pekmezi başka yerden almayız. Mutlaka bu bölgenin, Toroslar'ın pekmezi olacak. Yöreden topladığımız pekmezleri kendi yöntemimizle 12-13 saat kaynatıp mat haline getiriyoruz. Ağartma kazanlarında toplayıp, içine belirli miktarda çöğen atıyoruz. 4-5 saat pişirdikten sonra tahin döküyoruz. Makinede çevirir, belli bir kıvama geldikten sonra ambalajlayıp satışa sunarız. Helvamızın diğer helvalardan farkı, yapımında şekerin hiç kullanılmaması. Bunun yanında ürünün raf ömrünü uzatacak, sertleştirecek, renk verecek katkı malzemesi de kullanılmaz. Bu helva Ermenek'ten başka yerde üretilmez. Yani hem tamamen doğal hem de yöresel bir lezzet."

 "ŞİMDİ BİR BEN BİR DE KARDEŞİM VAR"

Aydoğmuş, helvacılığın babadan kalma bir meslek olduğuna işaret ederek, "Biz babamızın yanında öğrendik, hala devam ettiriyoruz. Ermenek helvasının geçmişi hakkında net bir bilgi yok. Büyüklerimizden duyduğumuza göre 200-250 yıl öncesine dayanıyor. İlçede 20-25 yıl önce 17-18 helvacı vardı. Şimdi bir ben bir de kardeşim kaldı" diye konuştu.

Helvalarının en çok Karaman, Antalya, Konya ve Mersin'de satıldığını bildiren Aydoğmuş, Türkiye'nin birçok yerindeki Ermenek hemşehri derneklerine de gönderdiklerini, ziyaret edenlerin ilçeden hediye olarak en fazla götürdükleri arasında pekmez helvası bulunduğunu kaydetti.