İzmir Yeditepe Üniversitesi tarafından, "Sürdürülebilir Tarım" isimli toplantı, Ödemiş ilçesinde gerçekleştirildi.

Ödemiş Belediyesi Kongre Merkezinde düzenlenen toplantı, İzmir Yeditepe Üniversitesi tarafından yapıldı. Programa, Yeditepe Üniversitesi Biyogenetik Mühendisliği Öğretim Üyesi aynı zamanda Dünya Organik Tarım Komisyonu Üyesi ve AB Tarım Komisyonu Üyesi Prof. Dr. Metin Turan da konuşmacı olarak katıldı. Metin Turan, toplantıda yaptığı konuşmada, sürdürülebilir tarım hakkında katılımcılara bilgiler aktardı. Ödemiş bölgesindeki toprağın verimine de değinen Turan, "2015 yılında dünyada toprak günü ilan edildi. Toprağımız çok değerli ve önemlidir. Sizin bölgeniz gibi her yerde kıymetli topraklar yok. Ülkemizde her yıl erozyon ile 600 milyon toprak kayboluyor. Dünyada 10 dakikada 10 hektar hastalanıyor, kanser oluyor. Dünyada kıt kanat topraklar olduğu için topraklarımıza sahip çıkmamız gerekiyor. Toprağımızı bir nesne gibi gördüğümüzde sorunlar ortaya çıkıyor. Ülkemizin bulunduğu coğrafya gerçekten çok önemlidir. Örneğin Ödemiş ovasında aşırı kimyasal girdi kullanmak ile Harran’da da aşırı sulama ile Karadeniz’de de ağır metaller ile toprağımızda sürdürebilir tarım yapmayı yok ederiz" şeklinde konuştu.

"HEDEFİMİZ DAHA AZ KİMYASAL, DAHA AZ GÜBRE"

Yaşanabilecek doğa olaylarına karşı tedbirli davranılması gerektiğini anlatan Prof. Dr. Metin Turan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Dünyada 12 çeşit toprak var her toprağın tavrı farklıdır. Ülkemizde sadece üründen destekleme almak adına dosyalar dolduruluyor. Sorunlarımız içinde herkesin çalışması gerektiğine inanıyorum. Mevsim arası sıcaklıkları var bu konuda bilimsel olarak bilim adamlarının gelecek için söyledikleri hiçte iç açıcı değil. Küresel ısınmada ışınlar yansıyıp gidiyordu. Şimdi ise karbon monoksit kalıcı sıcaklık oluşturuyor. Örneğin ülkemiz için Akdeniz iklimi Karadeniz’e kayacak deniliyor. Bilimsel olarak baktığımızda yine dünyada birçok göl önce küçülüyor daha sonra da kuruyor yok oluyor. Aynı zamanda donmalarda olumsuz etkiliyor. İşte tüm bu sorunlara karşı sizleri bizler hazırlamalıyız. Hedefimiz daha az kimyasal daha az gübre ile aynı ürünü almaktır. Dünyada konforlu alt yapısı olan ülkeler organik tarıma geçti neden çünkü organik beslenmek istiyorlar.”