Almanya’nın Mosbach şehri Evangelist Kilisesinden gelen heyet, Necmettin Erbakan Üniversitesi (NEÜ) İlahiyat Fakültesi toplantı salonunda fakülte öğretim üyeleri ve lisansüstü eğitim gören öğrencilerle buluştu.

Toplantıda Necmettin Erbakan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Şeker, Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bilal Kuşpınar, İlahiyat Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. Ramazan Altıntaş, Dekan yardımcıları Prof. Dr. Hayri Erten ve Doç. Dr. Fikret Karapınar, Öğretim Üyeleri, doktora ve yüksek lisans öğrencileri ile Mosbach Evangelist Kilisesinin Başpapazı Martin Sommer ve kilise mensupları ile Katolik Hiristiyanlardan bir grup hazır bulundu.

Necmettin Erbakan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Şeker konuşmasında, 2014 yılının Türk-Alman Bilim Yılı olduğunu hatırlatarak, Necmettin Erbakan Üniversitesi ile Alman Üniversiteleri arasında süren işbirliği olduğunu vurguladı. 50 yıllık Türk diasporası için yaptıkları sosyo-ekonomik çalışmalar için Alman heyete teşekkür ederek konuşmasına devam eden Şeker, “Bizce insanlığın başına açtığı sorunların temelinde cehalet yatmaktadır. Bugün bu sorunların üstesinden gelmek için hep birlikte hareket etmek zorundayız. İnsanlığın saygı duyulması ve korunması gereken beş temel özelliği vardır; bunlar insanın canı, aklı, inanç özgürlüğü, şerefi ve mülkiyet hakkıdır. Ancak bu temel unsurların korunması modern zamanlarda pek mümkün olmamaktadır. Küreselleşmeyle başlayan göçler; şehirde yalnızlaşmayı beraberinde getirerek, aile kurumunun çöküşüyle beraber bireyselleşme ve bencilleşme sonucu toplumda kaos, dejenerasyon, depresyon ve anarşi meydana getirmiştir. Neticede toplumda huzursuzluklara sebebiyet vermiştir. Bireyin iç huzuru bulamadığı toplumlarda huzur ve refahtan bahsedemeyiz. Bireysel barış gerçekleşmeden toplumsal barışı tesis etmek mümkün değildir. Ziyaretinizin bu yönde katkıda bulunması ümidiyle hoş geldiniz diyorum” dedi.

“MÜSLÜMAN AZINLIKLA DİYALOG ÇALIŞMALARI OLUMLU YÖNDE İLERLİYOR”

Başpapaz Martin Sommer, Mosbach Ditib Cami-i İmam Hatibi ve Vaizleriyle kurdukları iletişimden bahsederek, “”Beş yıldır gelişen ilişkiler ile bazı seyahatler gerçekleştirdik. Almanya’da Hıristiyanlar çoğunlukta, Müslümanlar ise azınlıkta ancak diyalog çalışmaları olumlu yönde ilerliyor” diye konuştu.

Sürdürülen işbirliğinin bir sonucu olarak Konya’ya geldiklerini ve bu ziyaretleri nedeniyle de çok memnun olduklarını ifade eden, Başpapaz Sommer; Evangelizm hakkında sorulan soruları cevaplayarak, 1417’de görüşlerinden dolayı yakılan birisinin ardından 1517 yılında aktif hale gelen bir reformasyon hareketi olduğunu belirtti. Martin Luther’in öncülüğünü yaptığı bu hareketin dört temel İncil’in bütününü esas aldığını ifade eden, Sommer, “Bu hareket 150 yılın sonunda toplumsal bir barış gerçekleştirebilmiştir. Almanya’da son elli yılda ortaya çıkan bir kilise barışından bahsedilebilir” ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Bilal Kuşpınar da, kilisenin dini bir yapısı ile beraber sosyal yönüne vurgu yaparak konuşmasına başladı. Kilisenin mensuplarını doğru bilgilendirme, eğitme ve aydınlatma konusunda önemli oldukları gibi, küresel sorunların çözümünde ve özellikle tüm insanlık için gerekli olan barışın ve adaletin tesisinde ve insan haklarının hem bireysel hem de kolektif anlamda muhafazasında, başka sivil toplum örgütleri gibi, daha etkin bir rol oynayabileceklerini ifade etti. Prof. Dr. Kuşpınar, Kilisenin duyarlılıklarını ve görüşlerini, siyasi liderlere ve yöneticilere aktararak onları hakkın ve haklının yanında olmaya teşvik edebilme güçlerinin olduğunu sözlerine ekledi.