Kurutulmuş yeşil fasulye, yeşil biber, kabak, dolmalık biber, patlıcan, domates, tandır nohut, yağlı mısır kavurgası, buğday kavurgası, ekşi kara üzüm, tahinli pide, lokur, pekmez helvası, harnup unu, pekmezi, erişte, sumak, kara mercimek, nar ekşisi, pekmez, mayalı ekmek, şebit, domalan mantarı ve daha bir çok yöresel ürün. Hepsi de bugüne dek Türkiye'de görmediğim kadar temiz, kaliteli malzemelerle yapılmış ve paketlenmiş...

ANADOLU KADINLARI YAPIYOR

Bu ürünlerin ardında iki kadın Ahsen Toktay ve Fethiye Duru önderliğinde organize olan onlarca Anadolu kadını var.

Ahsen Toktay genç yaşta evlenir, çocuklarını büyütür. Sonra da sıra içinde hep var olan çocukluk hayallerini gerçekleştirmeye gelir.

Ahsen Hanım ilk adım KOSGEB kursuna gider. Girişimcilik belgesini alır ve iş kurmaya karar verir. Köylü kadınlarla işbirliği yapıp, doğal ürünler yaptırıp internet üzerinden satmayı planlar. Bu süreçte Ahsen Hanım'a her aşamada destek olan yakın arkadaşı Fethiye Hanım'la birlikte yola koyulmaya karar verirler.

Yine aynı dönemde Karaman Valiliği ve İl Tarım Müdürlüğü 'Kırsalda Kadının Kalkınması' projesini başlatmıştır. Ahsen Toktay ve Fethiye Duru şimdi bu projeye dahil olan beş köydeki üretici kadınlarla gidip tek tek konuşurlar ve birlikte çalışmaya başlar.

İl Tarım Müdürlüğü'nün verdiği yerel sebze ve meyve tohum ve fideleri köylerdeki üreticilere dağıtılır. Yine İl Tarım Müdürlüğü'nün atadığı zirai danışman üretimi kontrol eder.

RADYASYONSUZ GÜNEŞ IŞIĞI ALAN BÖLGELERDEN BİRİ

Ahsen Hanım'ın aktardığına göre Karaman güneşi dünyadaki beş radyasyonsuz güneş ışığı alan bölgeden biri. Kurutma yöntemlerine gelince valilik sebze ve meyve kuruları için hijyenik koşulları sağlamak amacıyla özel kurutma sehpaları, gerektiği durumlar için tül örtü yaptırır.

Ve ortaya Anadolu'nun geleneksel üretim yöntemleriyle günün koşullarına uyularak, çevre kirliliği riski olmayan dağ köylerinde sadece hayvansal gübreyle yetiştirilen, tamamen güneşte kurutulan sebze ve meyveler ve onlarla yapılan pekmez, helva başta olmak üzere yan ürünler çıkar. Ayrıca tarhana, ekşi maya ekmek, mayalı ekmek, şebit ekmek gibi unlu mamulleri de yine kadınlar tarafından üretilir. Köyde yaşayan kadınlar da girişimci olmaktan, para kazanmaktan son derece mutludur.

Bir yılı geride bırakan Karaman merkezli internet satış sitesi 'ala dükkan' bugün tüm Türkiye'ye satış yapıyor. Tabii malzemelerin üretim aşamasında sorunlarla karşılaşmıyor da değiller. Son bir yıl hem onlar hem de köydeki kadınlar için eğitim süreci olmuş. Bazı şeyleri deneme yanılma yöntemiyle öğrenmişler ve öğrenmeye de devam ediyorlar.

Ve bu arada en önemli gelişme de Slow Food İstanbul Konviviyumu Fikir Sahibi Damaklar Kurucusu Defne Koryürek'in desteğiyle ortaya çıkıyor. Karaman Slow Food Konviviyumu'nu kuruyorlar. Kurucu üyeler de köydeki üretici kadınlar arasından seçilecek.

"KÖYLÜ ÜRETMEZSE KENTLİ AÇ KALIR"

Her aşamasında kadınların olduğu bu üretim yöntemi ve her aşamasını denetledikleri ürünlerin kalitesi beni çok heyecanlandırdı. Umarım bu sistem Karaman örneğinde olduğu gibi devlet kurumlarının desteğiyle tüm Anadolu kentlerine ve köylerine yayılır. Ahsen Toktay "Köylü üretmezse kentli aç kalır" diye bir slogan ürettik çok sevildi diyor. Ne dersiniz, "Köylü milletin efendisi" olacak mı günün birinde acaba? (Kaynak:Radikal)