SİVAS (AA) - MERVE TOPUZ/CÜNEYT ÇELİK - Sivas'ta yaşayan ve çocukluğunda geçirdiği rahatsızlık nedeniyle sol bacağı kalçadan kesilen 55 yaşındaki kadın, 49 yıldır bacağı gibi olan tahta koltuk değneğiyle yaşam sürüyor.

Alibaba Mahallesinde yaşayan Şemsi Koç (55), 6 yaşında geçirdiği bir rahatsızlık sebebiyle sol bacağını kaybetti. 27 yıllık evli ve bir çocuk annesi olan Koç, yarım asırdır tahta koltuk değneği kullanarak bir taraftan kendi ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyor, bir taraftan ailesi için ev işlerini yürütmeye gayret ediyor.

Zihinsel engeli nedeniyle eşi malulen emekli edilen Koç ve ailesi, aldıkları bin lira emekli maaşıyla, tek katlı ahşap evde yaşam mücadelesi veriyor.

Yıllardır koltuk değneği adeta bacağının yerini alan Koç, diğer bacağı da rahatsızlıkları nedeniyle kendisini taşıyamaz hale gelince birkaç yıldır evinden çıkamaz hale geldi. Evinin sobasını yakan ve evinde su olmadığı için bahçesindeki çeşmeden eve su taşıyan Koç, ev işlerini yaparken de oldukça zorlanıyor.

Evinden çıkamadığı için çoğu zamanını bahçe kapısını açıp dışarıyı izleyerek geçiren Şemsi Koç'un tek isteği ise uzun yıllardan beri hayalini kurduğu bir akülü araç.

Koç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, koltuk değneğiyle yaşamaya alıştığını, gençlik yıllarında çok zorlanmadan yaşamını sürdürdüğünü ancak yaklaşık 10 yıldır tek bacağının artık kendisini taşıyamadığını söyledi.

Son 3 yıldır da sağ bacağındaki ağrılar nedeniyle pek dışarı çıkamadığını anlatan Koç, "Sağ bacağımda sorun var, çok ağrıyor. Ameliyat gerekli diyorlar ama tek bacağım olduğu için riskli olduğunu söylüyorlar" diye konuştu.

Koç, akülü araç için yardım derneklerine başvuru yaptıklarını ancak henüz sonuç çıkmadığını dile getirerek, "Eşim zihinsel engelli. Önceleri serbest işlerde çalıştı, sonra bir şirketten malulen emekli oldu. Evimiz kira değil ama çocuğun üniversite masrafları, ev masrafları derken zor geçiniyoruz. Akülü araç alacak paramız yok" ifadesini kullandı.

- "Arabam olsa kimseye muhtaç olmam"

Ev işlerini yaparken de zorlandığını dile getiren Koç, şöyle devam etti:

"Evin içinde yine idare ediyorum ama dışarı tek başıma çıkamıyorum. Bazen kapıyı açıp dışarı bakmaya korkuyorum. Çünkü zor işlerim hep dışarıda. Soba yakıyorum, kovayı doldurmak için dışarı çıkıyorum, suyum dışarıda, lavabo dışarıda. Her an dışarı çıkmak zorundayım, böyle olunca da zorlanıyorum. Eşimle, çocuğumla çıktığımda da otobüse zor bindirip, indiriyorlar, rahat edemiyorum. Hep yanımda birinin olması lazım. Zaten çarşı pazara gidemiyorum ama yakın mesafelere de gidemez oldum. Bir arabam olsa en azından evimin çevresinde dolaşabilirim, dışarı rahat çıkabilirim, kimseye muhtaç olmam. Bir arabam olsa hayatım biraz kolaylaşacak."