TBMM KİT Komisyonu Başkanı ve AK Parti Kütahya Milletvekili Hasan Fehmi Kinay, Kütahya’daki tarihi yapıların tescil işlemlerinin halen sürdüğünü kaydetti.

Tarihi Kentler Birliği Kütahya Buluşması Toplantısı’nda konuşan Kinay, önceki gün Kütahya Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Başkanı Prof. Dr. Cengiz Işık ve kurulun değerli üyeleriyle değerlendirme toplantısı yaptıklarını dile getirdi.

Kütahya’nın kültür varlıklarının ön plana çıkartılması gerektiğini ifade eden Kinay, "Ben milletvekilliğinin 13. yılını idrar etmiş bir arkadaşınızım. Bu süreç içinde birinci ve ikinci dönemde biraz daha çok müktesebatımıza uygun olarak Kütahya’nın ekonomik gelişmesi yönünde çalışmalar ortaya koyduk. Teşvik sistemi , organize sanayi bölgeleri gibi konuları önceleyen bir çalışma programı gerçekleştirmeye çalıştık. Ama bir taraftan Kütahya’ya yapılan yatırımlar peşpeşe devam ediyordu, istihdam artıyordu, 1. Organize Sanayi bölgemiz yüzde 15 seviyesinden doldu taştı şimdi beş tane OSB ye ulaştık. Ama diğer taraftan Kütahya’da beklentilerin devam ettiğini, vatandaşlarımızın şehrin değişmesi yönünde bir takı ısrarlı taleplerinin olduğunu müşaade ettik. Bir şey eksikti. Yapmamız gereken eksik olan şeyi keşfetmek bu döneme nasip oldu. Bu dönemin başında yani 2011 seçimleri sonrasında dedim ki, ’biz kültür varlıkları üzerinde Kütahya’da eğer bir şey yapamazsak halkımızın yereldeki beklentisine cevap veremeyeceğiz’. O halde bu dönemin başından itibaren kültür varlıklarını öne çıkartan, onların Ankara ile kaynaklarla ilişkilendiren bir çalışma yapmamız gerekiyordu. 72 burçluk, bugüne kadar korunmayı başarmış tarihin aktığı bu şehrin adeta tepesinde büyük bir ihtişamla şehri gözetleyen kaleden başladık. Burayı onarmamız gerekiyordu.Geçmişte başarılı veya başarısız girişimlerde bulunulmuş. Baktık ki Kültür Bakanlığında gerekli kaynak yok. Türkiye bir çok alanda yatırım yapıyor, kaynak ayırıyor ancak Kültür Bakanlığına bu kaynakları vermekte geçmişten bu yana sınırlı davranıyor. Bu temel sorunlarımızdan biriydi. Hal böyle olunca kültürel değerler özellikle sivil mimari yapılar gerekli olan kaynağı alamadıkları için adeta şehirlerin üzerinde bir kabus gibi ortaya çıkıyor. Aslında büyük bir hazine olan bu değerler üzerimizde taşıması zor bir yük gibi ortaya çıkıyor.Kütahya’da durum çok daha dramatik. 1500 tescilli yapı var. Bunlardan 7502 tanesi sivil mimari yapı ve bununda 365 tanesi Kütahya merkezde. Şimdilik tescil edilenler bunlar. Koruma kurulumuz bir taraftan hummalı bir şekilde çalışarak tescilli yapı sayılarını artırıyor. Bu aslında bir çatışma alanı gibi gözüküyor. Mülk sahipleri tescillenmiş bütün eserlerin karşısında ‘’Eyvah, biz şimdi buralara apartman yapamayacak mıyız?’’diye yakınıyorlar. En büyük baskıyı da Belediyemize uyguluyorlar. Oysa isterdik ki şöyle bir Türkiye’de yaşayalım. Herkes koruma kuruluna koşsun. Benimde burada tarihi sivil mimari bir yapım var, lütfen burayı da tescilleyin desin. Bu tescilli yapı sayesinde bize hibeler verilecek, bunun bir tarihi değer olarak yaşamasına katkı sağlayacağız, nolur bizi bu devlet destekleri ile ilişkilendirin diye koruma kurulumuzun etrafında dolaşsalar. Şimdi tam tersi yapılıyor. Bütün vatandaşlar nolur bizi azad edin, tescilimizi kaldırın ve buralara bina yapalım diye düşünüyorlar" diye konuştu.

"BİZ KİMİZ SORUSUNUN CEVABINI ARIYORUZ"

Konakların restorasyonu ile ilgili yeni bir çalışma başlattıklarını anlatan Kinay, "Aslında kültür dediğimizde ’biz kimiz ?’ sorusunun cevabını arıyoruz. İşte bu kültürel varlıklar bizim kim olduğumuzu ortaya koyan, tarihten günümüze kalan varlıklar. O halde Türkiye biz kimiz sorusunun cevabını gelip Kütahya’da aramalı. Kütahya böyle bir imkana sahip. Keza 400 civarında tarihi kent olarak ifade edilen kentler biz kimiz sorusunun cevabını arayacağımız yerlerdir. Bu doğrultuda yeni bir çalışma başlatıyoruz. Çokta güzel bir başlıkla Konaklar Şehri Kütahya adında bir çalışmayla mülk sahiplerini harekete geçirmeyi hedefliyoruz. Çoğu arkadaşlarımız ne yazık ki devletin sınırlı da olsa sağladığı hibe ve destekleri bilmiyor. Tavşanlı’dan iki vatandaşımız gidip TOKİ’den kredi almış, konaklarını restore etmişler ve içerisinde oturuyorlar. Aslında 70’li yıllarda bizi apartmanlara taşıyan şey biraz da bu konforu apartmanlarda aradığımız içindir. Ama şimdi doğalgaz getirilerek yalıtım yapılarak pekala konaklarda bu şehrin eşrafı yaşayabilir. İçerisinde bahçesi olan, kümesi olan, hayvan sevgisini tadabileceğimiz, ağaçlarından meyve koparıp yiyebileceğimiz bu mekanları tekrar yaşam alanı haline dönüştürebiliriz. İşte bu doğrultuda belkide devletin imkanlarını artıracağız. Diğer taraftan da bir farkındalık oluşturmamız gerekiyor. Bu farkındalığı oluşturmak için kolları sıvayıp Kütahya’da yeni bir çalışma başlatıyoruz. Belediyemizle, İl Özel İdaremizle, üniversitemizle, yerel yönetimlerimizle ve tabi ki Koruma Kurulumuzla birlikte gerçekleştireceğiz. Bundan sonra da ’biz kimiz ?’ sorusunun en iyi şekilde cevaplandığı şehirlerden birisi olarak Kütahya’yı Türkiye’nin ve dünyanın gözlerinin önüne sereceğiz" ifadelerini kulandı. (EFE)