Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç Manisa’daki son ziyaretini Celal Bayar Üniversitesi’nin yeni Rektörü Prof. Dr. Kemal Çelebi’ye gerçekleştirdi. Manisa’daki ziyaretlerinde şehirler için isim değişikliği önerisini ortaya koyan Arınç, üniversitenin adında Manisa isminin yer almaması nedeniyle sıkıntı oluşturduğunu belirterek, “Üniversitenin ismini topyekun değiştirmek lazım ya da bugünkü isminin başına Manisa ilave etmek lazım” dedi.

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, iki günlük Manisa ziyareti programının son durağında Celal Bayar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kemal Çelebi’yi Muradiye kampusündeki yeni rektörlük binasında ziyaret etti.

Başbakan yardımcısı Bülent Arınç’ı üniversitede ağırlamaktan dolayı mutluluğunu dile getiren rektör Çelebi ziyaret için Bülent Arınç’a teşekkür etti.

Arınç burada yaptığı konuşmasında, “Geçtiğimiz günlerde yapılan seçim sonrası Cumhurbaşkanımızın yaptığı atama ile Kemal Çelebi arkadaşımızı Celal Bayar Üniversitesinin Rektörü olarak tensip buyurdu. Bende bir Manisalı olarak aileyi yakından tanıyan, eski bir kardeşim, arkadaşım olarak bundan büyük gurur duydum. Manisa’dan yetişmiş, Manisa’nın değerli evlatlarından birinin Rektör olması ayrıca beni mutlu etti. Üniversitemiz için seviniyorum, Manisa’mız için seviniyorum. Gençlerimiz için de büyük bir mutluluk duyuyorum. Celal Bayar Üniversitesini yıllardır takip ediyorum. O zaman Manisa’daydım, avukatlık yapıyordum. 1992 yılında kurulan üniversitemizin ilk kurucu rektörü de benim ağabeyimdi. Ağabeyimin Rektörlükteki ömrü az oldu. Daha sonra üniversitemiz devam etti. Maalesef çok büyük bir gelişme gösteremedi. Hep takip ettiğimizde üzüldüğümüz, gelişmemiş, öğrenci sayısı artmamış, fakülte ve yüksekokulları güdük kalmış bir üniversite olarak görüyorduk. Hamdolsun ki son yıllarda bir önceki rektörümüz belki ondan önceki rektörümüz de, şimdi Kemal Çelebi arkadaşımızla da üniversitenin makus talihi yenilecek. Meşru tabiriyle söylüyorum. Şuanda 39 bin öğrencisi olan, 11 fakültesiyle, yüksekokullarıyla, enstitüleriyle ve yeni kampusüyle, rektörlük binamız çok güzel, fakülte binalarımız çok güzel, sosyal donatılarımız çok güzel. Güzel bir cami de gördüm. Üniversitemiz Manisa’ya yakışan bir üniversite oldu. Bundan sonra kalitedir. Fiziki mekanların yanında nitelikli bir eğitimin Celal Bayar Üniversitemizden verileceğini de biliyorum” dedi.

ÜNİVERSİTENİN İSMİ

Üniversitenin isminde Manisa adının yer almamasından dolayı sıkıntı yaşandığını kaydeden Arınç, “Celal Bayar Üniversitesinin isminde Manisa ismi olmayınca ‘Bu Üniversite nerede’ diye öğrenciler tereddüt gösterirlerdi. Ağabeyim de bunun sıkıntısını yaşardı. O yüzden ya Üniversitenin ismini topyekun değiştirmek lazım ya da bugünkü isminin başına Manisa ilave etmek lazım. Yani Manisa Celal Bayar Üniversitesi olsun. Şimdi Celal Bayar denince Celal Bayar Bursa Umurbeyliliydi. Evet, Saruhan Mebusu olarak İstiklal mücadelesine katıldı, değerli bir devlet adamıdır. Ben o zamanlar mecliste olmadığım için kanun çıkarken ne düşünüldü doğrusu bilmiyorum. Ama daha sonra Üniversite isimleri o şehrin tarihiyle, kültürüyle bağdaşır hale geldi. Mesela Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi oldu, Kilis 7 Aralık Üniversitesi oldu. Bir başka yer hayırsever ismini aldı. Celal Bayar da olabilir ama bir Manisa’yı eklemekle, bu üniversite nerededir, kaç yıllıktır internete girmek suretiyle bunlar kolay bulunuyor ama bir logoda bir tabelada Manisa Celal Bayar Üniversitesi olarak bulunması sanki bana çok haklı gibi geldi. Bundan sonra üniversitelerle ilgili bir kanun olursa Manisa’ya ait bir üniversite olduğunu göstermek için belki böyle bir tamlamaya ihtiyaç olabilir” şeklinde konuştu.

ARTIK TÜRKİYE’DE DEVİR, İLİM DEVRİ

Prof. Dr. Kemal çelebi’den önceki Rektör Prof. Dr. Mehmet Pakdemirli’nin de üniversite için büyük gayretler sarf ettiğini dile getiren Arınç, “Bir önceki rektörümüz de üniversite için büyük gayretler sarf etti. Ben bunların yakinen tanığıyım. Geldim gittim, gördüm bazı toplantılara katıldım ama bayrak yere düşmedi daha hızlı, daha yükseklerde eminim ki Kemal Bey ve arkadaşlarıyla çok güzel bir şekilde devam edecek. Ben üniversitemizin geçmişte kayıp yılları olduğunu bilirim. Bunu acıyla üzüntüyle müşade etmişizdir ama devir öyleydi. Şimdi artık Türkiye’de devir ilim devri. Üniversitelerin hayat bulma devri. Üniversiteler artık Türkiye’deki üniversitelerle değil, global anlamda dünyadaki üniversitelerle de yarışıyorlar. Artık belli kriterler var. Bu kriterlere uygun üniversiteler çok daha isim yapıyor, çok daha takdir görüyor. Üniversite sayımız bildiğim kadarıyla 180’i geçti. 100’ü devletse geriye kalanı da vakıf üniversitesidir” dedi.

KIBRIS ÖRNEĞİ

Başbakan yardımcısı olarak Kıbrıs’tan sorumlu olduğunu kaydeden Arınç Kıbrıs’taki üniversiteleri örnek göstererek şunları söyledi:

“Ben şimdi Kıbrıs işlerinden sorumluyum. Geçtiğimiz günlerde gittiğimde bütün üniversite rektörlerini topladım bir yemekte buluştuk. Orada da 11 üniversite var. İkisi Türkiye’den kuruldu. Birisi ODTÜ’nün birisi de İstanbul Teknik Üniversitesinin. Diğerleri Kıbrıs menşeli üniversitelerdir. Ama Kıbrıs’ın nüfusu 300 bin. Üniversitede okuyan öğrenci sayısı 75 bin. Yani nüfusunun dörtte birinin üniversiteli olduğu bir Kıbrıs’tan bahsediyorum. Bu 75 binin üçte biri Türkiye’den üçte biri üçüncü ülkelerden, üçte biri de kendi talebesi. Üçüncü ülke derken bizde yabancı ülke olarak geçiyor. Afrika’dan özellikle Nijerya’dan çok öğrencisi var. Filistin dahil olmak üzere Ortadoğu’dan ve Pakistan başta olmak üzere bazı Asya ülkelerinden Kıbrıs’ta öğrenci var. Kıbrıs ekonomisini de üniversiteler ayakta tutuyor. Bu bir özellik olduğu için söylüyorum. Şimdi bizim üniversitemizin bu mükemmel kampusüyle, öğretim üyeleriyle, öğrencileriyle, Manisa ile sosyal anlamda, toplumsal anlamda, ekonomik ve ticari anlamda ve AR-GE sanayi ile işbirliği anlamında bir bütünleşmesi var. Bizim AR-GE desteklerimiz çok önemli. 500-600 milyon civarında bir AR-GE desteğini üniversitelerimiz başta olmak üzere veriyoruz. Bunların hepsini bir araya getirmemiz lazım ki Manisa da bir marka kent haline gelmeli üniversitesiyle de Manisa’daki dinamikleriyle de.”

YURT SIKINTISI YOK

Belli sebeplerden dolayı bu sene Kredi Yurtlar Kurumlarının yurtlarına büyük talep olduğunu anlatan Arınç, her türlü talebi karşılayacak durumda olduklarını belirterek, “Yurt konusunda artık biliyorsunuz Kredi Yurtlar Kurumu sadece bina yaparak yurt hizmeti vermiyor. Hazır binaları kiralamak suretiyle de yurt hizmeti verebiliyor. O konuda hiçbir sıkıntımız yok. Bu sene yurtlara daha çok talep oldu belli sebeplerle. Bunları da karşılayacak durumdayız. 300 bin talep varken şimdi bu açık 50-60 bin kişiye kadar indi” dedi.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç Celal Bayar Üniversitesini ziyaretinin ardından karayolu ile İzmir’e hareket etti.