Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Karaman’ın Ermenek ilçesinde madende mahsur kalan 18 işçiyi arama ve kurtarma çalışmalarının devam ettiğini belirterek, "Şu ana kadar kimseye ulaşamadık" dedi.

Karaman’ın Ermenek ilçesine bağlı Güneyyurt beldesindeki madende yaşanan su baskınında ocakta mahsur kalan 18 işçiyi arama ve kurtarma çalışmaları 7. gününde devam ediyor. Çalışmalardaki son durumla ilgili açıklama yapan Bakan Yıldız, "Dünden buyana yapılan çalışmalarda mesafe katettiğimiz yerler var, mesafe katedemediğimiz yerler var. Biliyorsunuz maden ocağına iki tane giriş vardı, desandre ve nefeslik dediğimiz. Her ikisinde de çalışmalar devam ediyor. Üçüncü bir yer oluşturalım istedik, MTA’nın sondajı ile beraber. Yaklaşık 172 metre kodunda deldi ve oraya girdi. Bununla alakalı çalışmalarını tamamladı. Basınçlı hava verdi. Dönüşlerini aldı, ancak buradan çok önemli ve istediğimiz bir sonucu şu ana kadar alabilmiş değiliz. Çünkü her iki taraftan da buranın bir kapalı kutu gibi çamurlarla beraber ve kil tabakası ile beraber kaplandığını anlıyor ve görüyoruz. Yani çok ciddi bir basınçla beraber hem tahkimatın bozulduğunu sizlere dün söylemiştik, hem de o çamurlu tabakanın her tarafı kapladığını gördük. Dolayısı ile izole bir sistem ile karşı karşıyayız. Bizim desandredeki çalışmalarımız, hem tahkimat çalışmaları, hem de oradaki pasa alma çalışmaları devam ediyor. Nefeslikte ise zannediyoruz maden ocağının kendi içindeki suyla beslenen ama bizim için çok ciddi bir tehdit oluşturmayan su miktarı var. Bu su tahliye ediliyor. Bununla alakalı da bir problem yok. Ama dün sayın bakanlarımızla beraber indiğimiz, bugün arkadaşlarımızı tekrar gönderdiğimiz yapıda zaman zaman görüntülerden de bunu izleyeceksiniz, karbondioksit seviyesinin yükseldiğini, oksijen seviyesinin düştüğünü, bir miktar metan gazı ile ilgili ölçümlerin yapıldığı bir noktaya geldik. Daha da dikkatli olmamız lazım. Ama vagonların ters döndüğü, yanında ahşapları ve tahkimat malzemelerini sürüklediği bir manzara ile karşı karşıya kaldık. İşimizin kolay olmadığını dün söylemiştim. Bugün bunun bir kez daha altını çizmek isteriz. Zamana ihtiyacımız olabilir. Ne kadar zamana ihtiyacımızın olduğunu da her geçen metre ve tablo ile beraber ancak o zaman belirleyebiliriz. Şu anki geldiğimiz nokta tahmin ettiğimizin de daha üzerinde zor bir nokta” dedi.

“SU BASINCI VAGONLARI VE PASALARI SÜRÜKLÜYOR”

Bakan Yıldız, “En az 5-6 atülük bir basınçla geldiğini anlıyoruz burada. Vagonların görüntüleri size ulaştırıldı. Bunları yine kamuoyuyla paylaşacaksınız. Çünkü orada çok şiddetli bir basıncın olduğunu gördük. Yanındaki tahkimat malzemelerini, ahşapları sürüklediğini ve bize bir bariyer oluşturduğunu gördük. Yani biz şu anda o bariyerin daha ilerisinde arama kurtarma faaliyetleri ile alakalı geçebilmiş değiliz. Nefeslikten de aynı şekilde vagonların çıkışını sağlayacak mekanizmayı arkadaşlarımız hazırlıyorlar. Hem nefeslikten hem de desandreden bu pasa çıkışlarını düzenli bir şekilde aktarmamız gerekiyor. Bir nevi maden ocağının altındaki bütün yapıyı belki de tek tek elden geçirmemiz gerekiyor. Şu anda çalıştığımız tablo bu arkadaşlar” diye konuştu.

“O SU ARTIK BESLENMİYOR”

Maden ocağındaki suyun beslenip beslenmediği soruları üzerine Bakan Yıldız, “Hayır arkadaşlar, o miktarda devam etmiyor suyun akışı. Biz yalnızca maden ocağının içindeki kendi suyu beslediğini anlıyoruz. Çektiğimiz miktarlardan onu anlıyoruz. Tabii ki bunun için şu anda erkenden bir şey söylememiz söz konusu değil. İki tane ihtimal var. Baraj seviyesinin düşük olmasından dolayı, bir tanesi eski bir maden ocağında biriken yağmur ve yüzey sularından kaynaklanan deponun bir anda boşalması, diğeri de oradaki bir nehir tipinin veya ırmak tipinin veya akarsuyun, şu an bununla alakalı bulgu elde etmiş değiliz, bunların oraya akıyor olması. Ama şu anda beslenmiyor oradaki su” dedi.

Bakan Yıldız şöyle devam etti:

“Arkadaşlar ortada bir kusur var. Bu kusur oradaki eski maden ocağına girmekten kaynaklanıyorsa onu sizlerle paylaşacağız. Ama bunu söylemek için henüz erken. Böyle bir ihtimal yok mu? Böyle bir ihtimal var. O yüzden bunu ancak ocağın içi temizlendikten sonra oradaki toprak nereden yarıldı, nereden deşarj oldu onu belirledikten sonra yapacağız. Su ve çamurun toplamı 2 bin 500 tonluk bir miktarı kaplıyor. Dünden bu yana oradaki yeni su miktarına girmiş değiliz. O oluşan yeni bariyerlerden dolayı."

"HENÜZ BİR KARDEŞİMİZE ULAŞABİLMİŞ DEĞİLİZ"

MTA’nın çalışmaları hakkında bilgiler veren Bakan Yıldız, “MTA’nın yaptığı sondajdan ve dibine kadar indiğimiz, sonuna kadar geldiğimiz noktadan basınçlı hava verildi ama istediğimiz miktarda çamur ve su alınamadı. Bunun da sonucu olarak orada bir nevi bir odacığın oluştuğunu, yani 20-25 metreküp civarında suyun oradan aktarıldığını gördük. Bu da şu demektir. Orada neredeyse 2-3-4 metre kodlarında, boyutlarında bir kutunun olduğunu düşünün. O kadarlık su alabildik. Dışarı doğru da hem desandre hem de nefeslik kısmına izole bir durumda” şeklinde konuştu.

Çalışmalarda metan gazı ve karbondioksit gazlı bölgelere gelindiğini belirten Bakan Yıldız, “Sıkıntılı bölgelere de girildi. Dediğim gibi hem oksijen, hem metan gazı, hem de karbondioksit gazı seviyeleri olduğu için daha çok dikkatli orada çalışılması lazım. Dün bir keşif yapıldı. Ama henüz bir kardeşimize ulaşabilmiş değiliz” dedi.

"TAVSİYE VE ÖNERİLERİ OLANLAR GELSİN"

Bakan Yıldız, çalışmalarda tavsiye ve önerileri olanlara kapılarının açık olduğunu belirterek, “2 bin 500 tonluk hacimdeki su veya çamur çekilemedi, oradan ne kadarını su olarak çekeceğimizi bilmediğimiz için biz hem çamur çekmeyle alakalı hem de suyun boşaltılması ile ilgili bütün ekipmanlarımızı hazır tutuyoruz. Bu konuda zaman zaman şöyle bir şey oluyor, tavsiyeleri olanlar, önerileri olanlar olabiliyor. Varsa bize gerçekten bu manada tavsiyede bulunabilecek, bilimsel olarak tavsiyelerde bulunabilecekler varsa yalnızca buradan değil Türkiye’nin her tarafından bu önerilere açık olduğumuzu belirtmek isteriz. Çalışmaların ne kadar süreceği konusunda da süre veremeyiz. Çamurlu suyu çeken pompalar orada monte edilmiş durumda. Şu anda çamurlu su çekiliyor. O nedenle şu an yurt dışından getirmemizi gerektirecek herhangi bir tesisat bulunmuyor. Türkiye’de bunlar zaten var” diye konuştu.

“ADLİ SORUŞTURMA KENDİ SEYRİNDE SÜRÜYOR”

Bakan Yıldız, “Sayın başsavcının yürüttüğü adli soruşturma kendi seyrinde onun yönetiminde gidiyor. Bizim bu konuda kendisinin bizden istediği herhangi bir lojistik durum olursa, mesela ocağa girmek gibi, onlarla alakalı yardımcı oluyoruz ama bütün yetki ve sevk ile idare sayın başsavcıda” dedi.