AK Parti Gaziantep Milletvekili Mehmet Erdoğan, MÜSİAD’ın Gaziantep Şubesi tarafından düzenlenen programda yaptığı açıklamada, "ABD’nin tek amacı, petrolü Kobani üzerinden Akdeniz’e aktarmak" dedi.

Gaziantep’te bir otelde düzenlenen programın açılış konuşmasını MÜSİAD Gaziantep Şube Başkanı Kurt Ali Kılçık yaptı. Kılçık konuşmasında, programa katılan üyelere ve konuşmacı olarak programa katılan AK Parti Gaziantep Milletvekili Mehmet Erdoğan’a teşekkür ederek, “Bildiğiniz gibi Başbakanımız Sayın Ahmet Davutoğlu 10 tane bakanıyla beraber stratejik geliştirme planını açıkladı. Bu dönem biliyorsunuz üç yılda bir açıklanıyor. Birtakım aksamalara rağmen bunlardan elde edilen verilere dayanarak 2015-2018 dönemi içerisinde biz nerede olmalıyız? Yeni Başbakanımız yeni Türkiye vizyonunu açıkladı. Diyor ki 2018 yılı sonu itibarıyla 1.3 trilyon dolar milli gelirimiz olacak” şeklinde konuştu.

Daha sonra kürsüye gelen AK Parti Gaziantep Milletvekili Mehmet Erdoğan, merak edilen birçok konuyu MÜSİAD Gaziantep Şubesi üyeleriyle paylaştı.

Kobani’de yaşanan olayın arka planında birçok ayrıntının gizli olduğunu söyleyen Erdoğan, Batılı devletlerin projesi olan bu durumun oyun oynar gibi izlendiğini ifade etti ve insanların ölmesinin onların umurunda olmadığını dile getirdi.

ABD’nin Orta Doğu’da hilal şeklinde bir Şii, Suni ve Kürt devleti kurmayı amaçladığını ifade eden Erdoğan, amacın Irak petrolünü Türkiye üzerinden değil, bu devletler üzerinden Akdeniz’e aktarmak olduğunu vurguladı. Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi’nin her zaman Türkiye yanlısı davrandığını ve petrol kaynaklarını Türkiye’nin yararına kullandığını söyleyen Erdoğan, oradaki Kürtlerin PKK ile karıştırılmaması gerektiğini söyledi. Türkiye’nin hem Kürtlerin hem de Türklerin devleti olduğunu söyleyen Erdoğan, ülkede çatışma ortamı oluşturmaya çalışanlara prim vermeyeceklerini ifade etti.

Erdoğan konuşmasının devamında şunları söyledi:

"Şu anda ülkemizin en önemli meselesi çözüm sürecidir. Neden en önemli sebep? Kobani’deki olaylardan dolayı en önemli sebep. Kobani’deki savaştan bahsetmiyorum. Kobani’deki savaş film izlersiniz ya, filmin sahnesi, birileri izler gibi izliyorsunuz. Bir senaryo. Senaristler yazmış, onu öyle uyguluyorlar. Kobani açıktan açığa Amerika Birleşik Devletleri’nin Kuzey Irak’la yaptığımız o petrol anlaşmalarından rahatsız olup o bölgedeki petrolü Kobani üzerinde Akdeniz’e götürme planıdır; başka hiçbir şey değildir. Arap Baharı bu coğrafyanın genelini rahatlatacak bir olaydı. Eğer Mısır’da Sisi’yi getirip Mursi’yi devirmeselerdi. Bütün bu coğrafyadaki küresel güçlerin oyunları bozulacaktı. İşte bunu fark eden Amerika Birleşik Devletleri, hemen hızlı bir şekilde harekete geçti. Önce Mısır’ı düşürdü. Türkiye’de Gezi olayları böyle başladı. Türkiye’de 17-25 Aralık paralel olayları bundan başladı. Temelde bunlar var. Şimdi Türkiye’de mevcut iktidarı Gezi olaylarıyla deviremeyince bu defa en büyük güç olarak gördüğü, hükümetle de iç içe olarak gördüğü, kamuoyunda da güçlü bir teşkilat olarak gördüğü cemaati seçti. Amerika’nın planı, önce Türkiye’nin etrafında hilal şeklinde Şii devleti kurmaktı. Bunu nasıl yapıyor? Biri Suriye diğeri İran. Bakın Suriye’deki rejimin devrilmesini istemiyorlar. Kobani’deki olaya bir bakın. IŞİD’in Kobani’ye yaptığı operasyonlar bahane edilerek şu anda PKK silahlandırıldı mı, PYD silahlandırıldı mı, Peşmerge silahlandırılıp gönderildi mi? Şimdi PJAK’a, ’Siz de hazırlanın’ diyorlar ve Amerika kendisi de geliyor. Bakın oradaki konu Kobani’deki Kürtler değil. Bir operasyon var ve bunun parçalarını tamamlıyorlar. Olmadı Maliki’yi de katarak, zaten Maliki’yi değiştirdiler. Ona yakın bir isim geldi. 1, burada hilal şeklinde bir Şii devleti kuracaklar. 2, hilal şeklinde Sunni selefi bir devlet, IŞİD. 3, büyük Kürdistan devleti kuracaklar” dedi.

Gaziantep’te yaşanan Kobani olaylarına da değinen Erdoğan, bu olayların Kürtlerle alakalı olmadığını ifade ederek, "Bakın Gaziantep’teki Kobani olaylarında hem güzel hem de çirkin bir olay vardı. Güzel olan halkın bir terör örgütü tarafından organize edilen olaylara karışmamasıydı. Bakın ben parti olarak HDP’ye karşı olan bir adamım, bunu herkes bilir fakat BDP’li muhtarlar bizi aradı. Bizzat beni arayıp, ’Sayın vekilim, bakın burada birkaç gündür olaylar oluyor. Sokakta da bir sürü adam var Kürtler adına. Biz bu adamları tanımıyoruz. Bir araştırın’ dediler” ifadelerini kullandı.