CAKARTA (AA) - Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Borobudur Otel'de Endonezya Dünya İlişkileri Konseyi (ICWA) ile Türkiye Cumhuriyeti Cakarta Büyükelçiliğinin ortaklaşa düzenlediği konferansta, "Türk Dış Politikası" ve "Ortadoğu Barış Sürecine" ilişkin bir konuşma yaptı.

Cakarta'ya, Filistin ve Kudüs özel konulu İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) 5. Olağanüstü Zirvesi için geldiğini, toplantının çok verimli geçtiğini ve Filistin davası için önemli bir adım daha atıldığını anlatan Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, 10 yıl önce de Açe'deki tsunami felaketinin ardından, Endonezya'da bulunduğunu belirtti.

Dünyada yaşanan terör olaylarını anımsatan Kurtulmuş, "Terörün sebep değil sonuç" olduğunu vurguladı.

"Terörü ortaya çıkaran sebeplerin ortadan kaldırılmasına odaklanmalıyız"

Mesele "Sadece DAEŞ veya Boko Haram değil" diyen Kurtulmuş, "Bunların hepsi birer sonuçtur. Bizim terörü ortaya çıkaran sebeplerin ortadan kaldırılmasına odaklanmamız lazım. İşgaller, iç çatışmalar, otokratik rejimler, vekalet savaşları, yoksulluk ve adaletsizliğin ortadan kaldırılmasıyla DAEŞ gibi başka terör örgütlerinin de varlığını sürdürmesi mümkün olamayacaktır" ifadelerini kullandı.

Kurtulmuş, şöyle konuştu:

"Eğer Afganistan'a Ruslar ve arkasından da Amerikalıların müdahalesi olmasaydı, El-Kaide diye bir terör örgütü olur muydu? Ona zemin hazırlayan sosyal, ekonomik, siyasal şartlar oluşmayacaktı. Aynı şekilde Irak'a Amerikalılar tarafından yapılan müdahale de öyle. Ardından Suriye'deki rejimin kendi halkına karşı yürüttüğü bu kampanya, tabiri caizse onları soykırıma tabi tutan bu saldırılar olmasaydı, bugün belki DAEŞ diye bir terör örgütü neşvünema bulamayacaktı. Dolayısıyla hem terör örgütlerini yok edelim hem de terörü ve terör örgütlerini ortaya çıkaran bütün bu ekonomik, siyasi, sosyal sebepleri de ortadan kaldıralım. Terörün ırkı, dini ve milliyeti olmaz, terör terördür, terörist de terörist."

"9 milyar dolar harcandı"

Ortadoğu'daki güncel şartlar ve istikrarsızlıklar sonucunda göçmen ve mülteci sorununun ortaya çıktığını ifade eden Kurtulmuş, Türkiye olarak 2011 yılından bu yana Irak ve Suriye'den din, dil, ırk ayrımı yapmadan yaklaşık 3 milyon mağdur sığınmacıya, "Ensar şuuru ve bilinciyle" kucak açtıklarını ve şu ana kadar yaklaşık 9 milyar doları, bu mazlumların ihtiyaçları için harcadıklarını anlattı.

Bu ve benzeri sorunların çözümünde, İslam dünyasına da önemli sorumluluklar düştüğünü kaydeden Kurtulmuş, "İslam dünyası, kendi içerisinde de İslam'ın barışçıl yüzünü, huzur, adalet, hakkaniyet dolu yüzünü ortaya koyarak uluslararası topluma göstermesi lazım" ifadesini kullandı.

Kurulu dünya düzeninin adaletsizliğine işaret eden Kurtulmuş, "İsrail sürekli insan hakları ihlalleri yapıyor. Dünyadan gelen tepkileri hiç göz önünde bulundurmadan, kendi bildiği gibi davranmaya devam ediyor. Dolayısıyla bu noktada bütün dünya kamuoyunu harekete geçirebilecek işler yapmaya ihtiyaç var" diye konuştu.