Omuz ve kas yırtıklarında ilaç ile tedavinin yetersiz kaldığı durumlarda açık ameliyat gerçekleştirildiğini belirten Prof. Dr. Taner Güneş, gelişen tıp sayesinde artık açık ameliyatın yerini artroskopiye bıraktığını aktardı.

Acıbadem Eskişehir Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Güneş, omuz kas yırtığının oluşma nedenlerinin, yaş, aşırı kullanım, kasın hareketini engelleyen veya kemik büyümesi gibi kası sıkıştıran diğer sebepler olduğunu belirtti. Yırtığın genellikle kullanılan el tarafındaki omuzda meydana geldiğini işaret eden Güneş, "Kişi sağ elini aktif olarak kullanıyorsa sağ omuzunda yırtık meydana gelme olasılığı daha yüksektir. Ayrıca bir omuzda yırtık meydana gelmişse özellikle 60 yaş üstü kişilerde neredeyse kesin olarak diğer omuzunda da yırtık vardır veya meydana gelecektir. Omuz yırtığı kişilerde basit ağrıdan omuzun hareket ettirilememesine kadar pek çok bulgu verebilir. Omuz kas yırtıklarında cerrahi müdahale gerekiyorsa, ameliyat sonrasında ağrının az olması, rehabilitasyon ve iyileşme süresinin kısa olması avantajları nedeni ile artroskopi yöntemi tercih edilir.”

YAŞLA BİRLİKTE ARTIYOR

Prof. Dr. Güneş, artroskopi yöntemi ile ilgili şunları kaydetti:

“Omuz yırtıklarının görülme sıklığı yaşla birlikte artar. Bunun nedeni omuz eklemi içinde hayatımız boyunca sürekli çalışmakta olan ve omuzun tüm fonksiyonlarında görev alan kas grubunun özellikle belirli bir yaştan sonra sıklıkla hasar görmesidir. Omuz yırtıkları kas yapısının seneler içinde bozulması ve aşırı kullanımına bağlıdır. Omuz yırtıkları için çeşitli tedavi yöntemleri bulunmaktadır. Bu yöntemler basit yırtıklar için egzersiz ve ilaçlar, cerrahi müdahale gereken vakalar için ise açık ameliyat, mini-açık ameliyat ve artroskopi yöntemleridir.”

BAŞARI YÜZDE 80-95

Kasta zayıflık ve omuzda hareket kısıtlığı varsa ve hastanın şikâyetleri ameliyat dışı yöntemler ile geçmiyorsa, ameliyat gerektiğine dikkat çeken Güneş, “Özellikle yırtık yaralanmaya bağlı meydana gelmişse ve büyükse erken ameliyat yapılması tedavinin başarısı için önemlidir. Artroskopi işlemi için santimetreden daha küçük bir kesi olmasının yeterli. Omuz kuşağı adalesinde büyük hasar oluşmadığı için iyileşme süresi kısadır ve hasta rutin hayatına daha kısa sürede dönebilir. Yöntemin en önemli avantajı başarılı cerrahlar sayesinde aynı seansta saptanan diğer problemler de giderilebilmesidir. Ameliyat sonrasında başarı yüzde 80-95 arasında ağrı kontrolü, fonksiyonun yeniden kazanılması, hareketin kazanılması ve hasta tatmini açısından mümkündür" dedi.

AMELİYAT SONRASI

Büyük yırtıklar, kötü kas kalitesi, ileri yaş, sigara kullanımı, kişinin bazı hastalıkları (şeker hastalığı gibi), ameliyat sonrası hastanın fizik tedaviye uyum sağlayamaması gibi etkenlerin ameliyatın başarısını olumsuz yönde etkilediğini ifade eden Güneş, açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Günümüzde artık omuz yırtıklarının tedavisinde ameliyatların neredeyse tamamı artroskopi ile yapılmaktadır. Ameliyat sonrasında cerrahiye bağlı ağrılar, ameliyat sonrası hareket kısıtlılığı, cerrahi kanama ve hastanede kalış süresi hastaya avantaj sağlamaktadır. Artroskopide ameliyata bağlı sorunların görülme riski yaklaşık yüzde 10 civarındadır. Bu sorunlar; sinir yaralanması, enfeksiyon, hareket kısıtlılığı ve manşette yeniden yırtık oluşmasıdır. Uygulanacak rehabilitasyon, ameliyatın başarısı açısından oldukça önemlidir. Hastanın rehabilitasyona uyumu ameliyatın başarısını daha da artırır. Ameliyat sonrasında hastanın omuz-kol askısı kullanılması gerekebilir. 12 haftaya kadar omuzun hareketlerinin normale dönmesi beklenir. Ameliyat sonrası 3-6 ay arasında omuz tam olarak fonksiyonlarını yerine getirebilmektedir.”