Parkinson hastalarında, hastalık belirtilerini azaltarak yaşam kalitelerinde iyileşmeyi sağlayan ve halk arasında beyin pili olarak bilinen ’derin beyin stimülasyonu’ ameliyatı artık Mersin Üniversitesi (MEÜ) Sağlık, Araştırma ve Uygulama Hastanesi’nde yapılmaya başlandı.

Bu kapsamda Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Okan Doğu ve ekibi ile Beyin Cerrahisi Bölümü ortaklığıyla 22 ve 23 Aralık tarihlerinde yapılan ilk iki ameliyat başarıyla gerçekleştirildi. Daha önce sadece İstanbul, Ankara gibi büyük kentler ve birkaç farklı kent dışında uygulanmayan yöntem Akdeniz ve Güneydoğu Bölgesi’nde de ilk uygulama olması nedeniyle önemli.

Konuyla ilgili açıklama yapan Prof. Dr. Doğu, parkinson hastalığının toplumda görülme oranının yüzde bir olduğunu belirtti ve Türkiye’de 130 bin civarında parkinson hastasının bulunduğunu kaydetti. Parkinsonun beyinde ‘dopamin’ adı verilen maddenin eksikliğiyle ortaya çıkan, kronik nörolojik bir hastalık olduğunu söyleyen Doğu, hastalığın hareketlerde yavaşlama, titreme ve kaslarda sertlik gibi belirtilerle başladığını ve ilerlediğini belirtti. Yaşla birlikte hastalığın görülme sıklığının arttığını ve daha çok 65 yaş üzerinde kişilerde görüldüğünü anlatan Doğu, ancak 18 yaşında bile bu hastalıkla karşı karşıya kalanların bulunduğuna dikkat çekti. Doğu, "Türkiye’de ortalama yaşam süresi artıyor. Giderek yaşlanan bir toplum olduğumuz için hasta sayısında da her yıl ciddi oranda artış söz konusu. Hasta sayısı son 10 yılda üç katına çıktı, önümüzdeki yıllarda da bu artarak devam edecek. Dolayısıyla bizim buna karşı hazırlıklı olup, hastalara yeni gelişen tedavi seçeneklerini sunacak altyapıyı oluşturmamız gerekiyor. Bunlardan biri de derin beyin stimülasyonudur" diye konuştu.

"BU HASTALIK BASİT BİR ELDE TİTREME İLE BELİRTİ GÖSTEREBİLİR"

Hastalığın ilerleyici nitelikte olduğunu yineleyen Doğu, hastalığın bazen çok hafif belirtilerle başladığını belirterek, “Örneğin, elde titreme ya da yürümede yavaşlama ile başlıyor. Ancak yıllar içerisinde mevcut belirtiler ağırlaşmakla birlikte buna başka belirtiler de ekleniyor. İlaçlarla ilk yıllarda çok iyi yanıtlar alıyoruz ancak daha sonra ilaçlara aldığımız olumlu yanıtlar azalıyor ve denge bozukluğu, düşme, kasılmalar, bunama gibi problemler başlıyor. İşte bu noktada beyin pili ve benzeri uygulamalara ihtiyaç duyuluyor. Ameliyat yapılırken hastayı uyutmuyoruz. Ameliyat sırasında iki küçük kesi ile beyinde uygun yerlere elektrot yerleştiriyoruz. Belli hedef noktaların elektriksel uyarımlar gönderilerek uyarılması esasına dayanan ameliyatla aynı anda hastanın muayenesini gerçekleştiriyor ve düzelme derecesini kontrol ediyoruz. Sonuç olarak hastalık belirtilerinde yüzde 50-60 hatta bazen yüzde 80 oranında düzelme sağlıyoruz. Yöntem, ilacın artık işe yaramadığı evrede bize ciddi bir rahatlık sağlıyor. Hastanın hayat kalitesi artıyor, bununla birlikte ilaç kullanımına ihtiyaç azalıyor. Dolayısıyla son derece etkili bir tedavi yöntemi” şeklinde konuştu.

Doğu, ameliyatın ardından birkaç ay devam eden ayar sürecinin bulunduğunu ve daha sonra belli aralıklarla kontrollerinin yapıldığını kaydetti. Hastanın göğsüne, cildin hemen altına yerleştirilen pilin ömrünün ise ortalama 5 yıl olduğunu aktaran Doğu, bu sürenin ardından basit bir işlemle pilin yenilendiğini belirtti. Derin beyin stimülasyonunu iki hastaya uyguladıklarını ve başarılı sonuçlar elde ettiklerini söyleyen Doğu, bölgede bu tedaviye ihtiyacı olan çok hasta olduğunu bildiklerini belirtti. Doğu, “Türkiye’nin Güney ve Güneydoğu’sunda bulunan hastaları hastanemizde tedavi etmek ve Mersin Üniversitesi’ni Türkiye’deki en önemli Parkinson Cerrahisi merkezlerinden biri yapmak istiyoruz. Bu anlamda bütün planlamaları yaptık ve ilk uygulamalarımız başarılı oldu. Bundan böyle her ay rutin olarak bu ameliyatı yapacağız. Öyle tahmin ediyorum ki bir yılın sonunda ciddi sayıda hastaya ulaşmış olacağız” dedi.

Daha önce sıklıkla bu ameliyata ihtiyacı olan hastalarla karşılaştıklarını ve onları büyük kentlerdeki merkezlere yönlendirmek zorunda kaldıklarını ifade eden Doğu, ancak bu hastaların çoğunun o illere gidemeyerek mağdur olduklarını hatırlattı. Bu hastaların ilaç kullanmaya devam ettiklerini, hareketlerinin kısıtlanması nedeniyle zorluklar içerisinde yaşamlarını sürdürdüklerini vurgulayan Doğu, artık Mersin’de hastaların maliyetsiz biçimde bu tedaviden yararlanabileceklerinin müjdesini verdi. Tedavinin daha çok motor belirti denilen, titreme, kasılma, istem dışı hareket, harekette yavaşlama ve kaslarda sertlik üzerinde etkili olduğunu vurgulayan Doğu, tedavide önceliklerinin başlangıçta ilaç tedavisine çok iyi yanıtlar vermiş ancak artık bundan fayda sağlayamayan hastalar olduğunu söyledi. Doğu, uygulamanın 70 yaş üstü ya da demansı olan hastalar için uygun olmadığını sözlerine ekledi.