Bugünkü yazımda sendikal hakların kullanılmasının engellenmesi suçu var. Bu suç iş hukuku açısından o kadar önemli ve değerli olmasına rağmen çok bilinen bir madde değil. Birlikte inceleyelim ve anlayalım. Bu suç ve tanımı Türk Ceza Kanunu m.118’de düzenlenmiştir. Bu suç, Kişilere Karşı Suçlar başlıklı ikinci kısmının Hürriyete Karşı Suçlar Başlıklı yedinci bölümünde düzenlenmiştir. Gelin birlikte bakalım.

TCK Madde 118: “(1) Bir kimseye karşı bir sendikaya üye olmaya veya olmamaya, sendikanın faaliyetlerine katılmaya veya katılmamaya, sendikadan veya sendika yönetimindeki görevinden ayrılmaya zorlamak amacıyla, cebir veya tehdit kullanan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (2) Cebir veya tehdit kullanılarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla bir sendikanın faaliyetlerinin engellenmesi halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. “der madde hükmü.

1.fıkrada bize anlatılmak istenen kişileri sendikal nedenlerle zorlamak amaçlı yapılan cebir veya tehdit suçu işlenmesidir. 2. Fıkra ise sendikal faaliyetlerin engellenmesi amacıyla yapılan cebir, tehdit veya başka hukuka aykırı bir eylem yapılması suçudur. 2. Madde hükmünün de cezası daha yüksek verilebilecektir.

Sendikalar, çalışanların haklarını gözetmek, birlik ve beraberlik ışığında haklarını garanti altına almak için kuruşmuş örgütlerdir. Aynı zamanda anayasamız tarafından da sendikal özgürlüğümüz güvence altına alınmıştır. Anayasanın 51. fıkrasına göre; “Çalışanlar ve işverenler, üyelerinin çalışma ilişkilerinde, ekonomik ve sosyal hak ve menfaatlerini korumak ve geliştirmek için önceden izin almaksızın sendikalar ve üst kuruluşlar kurma, bunlara serbestçe üye olma ve üyelikten serbestçe çekilme haklarına sahiptir. Hiç kimse bir sendikaya üye olmaya ya da üyelikten ayrılmaya zorlanamaz. Sendika kurma hakkı ancak, millî güvenlik, kamu düzeni, suç işlenmesinin önlenmesi, genel sağlık ve genel ahlâk ile başkalarının hak ve özgürlüklerinin korunması sebepleriyle ve kanunla sınırlanabilir.”

Yine aynı şekilde Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu da bu hakkı güvence altına almış olup 17. maddesine göre; “Sendikaya üye olmak serbesttir. Hiç kimse sendikaya üye olmaya veya olmamaya zorlanamaz.” Şeklinde haklarımız güvence altına alınmıştır.

Söz konusu suç ile ilgili örnek bir Yargıtay kararı da bu amaçlanan hakkı destekler. Bu karara da bakalım:

İncelenen dosyada; …suça konu işyerinde üretim müdürü olarak görev yapan sanık …’in, yine iş yeri yönetiminde bulunan sanık …’nun sendikal faaliyetlerde bulunan işçilerin tespitine yönelik talimat verdiği, iş yerinde; servis sorumlusu olarak çalışan sanık …’ın, bölüm sorumlusu sanık …’ın ve işçi olarak çalışan …’in, verilen talimat doğrultusunda sendikaya üye olan işçilerin tespitine çalıştıkları ve sendikaya üye olduğunu tespit ettikleri işçileri, iş yeri yönetimine bildirdikleri, sanıklar … ve …’nun da katılanlarında arasında bulunduğu bir kısım işçiyi performans yetersizliğini bahane göstererek işten çıkardıkları, katılanların açmış oldukları işe iade davalarının, “feshin sendikal nedenlerle yapıldığı yolunda kanaat hasıl olması” sebebiyle kabul edildiği anlaşılmakla; sendika üyesi olan işçilerin sendikal haklarını kullanmalarına engel olma, sendikalı olan ve olmayan işçiler arasında ayrım yapma ve bu işçilere baskı yaparak sendikadan istifa etmeye, sendikaya üye olmamaya zorlama şeklinde gerçekleşen eylemlerinin 5237 sayılı TCK’nın 118/1. maddesindeki suçu oluşturacağı gözetilmeden yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, kanuna aykırı ve katılanlar …, … ve … vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme aykırı olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA,(Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/7995 Esas, 2016/2433 Karar, 10.02.2016 Tarih.)

Bu karar ve nice kararları da incelersek yine her seferinde aynı sonuca varıyoruz. Bu hakkımızı da iyi bilir ve iyi anlarsak hakkımızı savunmamız daha da kolaylaşacaktır. Hukuksal sorunumuzu iyi bir iş hukuku avukatıyla çözümlersek daha hızlı ve tedbirli yol almış olacağız. Sevgilerimle.