Karaman Türk Ocakları Başkanı Yunus Turan'ın 3 Mayıs Türkçülük Günü Mesajı;
“Milletini sevmeyen insandan milletine bir fayda gelmez.”

Milleti oluşturan unsurların başında dil birliği, ortak kültür, ortak tarih şuuru ve mensubiyet duygusu gelir. Buna göre; Türkçeden, Türk kültüründen, tarih şuurundan nasiplenmeyen ve Türklük duygusu taşımayan bir kişi “Türk Kimliği”ne sahip değildir. 

Yalnızca aynı soydan gelmek kimliği oluşturan bir unsur olarak görülemez. Kültür birliği olmayan, aynı başarılara sevinmeyen, acılara ağlamayan topluluklar sadece bir topluluk olur ve millet olamazlar. Kültürsüz bir millet olamayacağı gibi milletsiz bir milliyetçilik anlayışı da olamaz.

Atatürk'e göre millet; geçmişte beraber yaşamış, gelecekte de beraber yaşama düşüncesi taşıyan aynı vatana, dile, kültüre ve duyguya sahip olan insanların oluşturdukları topluluktur. Atatürk'ün milliyetçilik ilkesinin esasında, "kendini aynı milletin üyeleri sayan kişilerin, o milleti yüceltme istekleri" vardır. Atatürk'e göre kendini Türk olarak gören herkes Türk'tür. Yine Anayasa'da da "Türkiye devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olan herkes Türk'tür" ifadesi vardır. " 

Dinimizde de kavim olgusu vardır. Kavimlerin birbirleri üzerinde üstünlük gösterisinde bulunmaları ırkçılık(kavmiyetçilik) olarak görülmüştür. Maide suresi 54. Ayette; 
 “Ey iman edenler! Sizden kim dininden dönerse, bilsin ki Allah yakında öyle bir toplum getirir ki, Allah onları sever, onlar da Allah'ı severler; müminlere karşı yumuşak, kâfirlere karşı da onurlu ve şiddetlidirler; Allah yolunda mücahede eder, hiçbir kınayıcının kınamasından da korkmazlar. Bu, Allah'ın bir lütfudur, onu dilediğine verir. Allah, geniş ihsan sahibidir, her şeyi çok iyi bilendir." Denilmektedir.
 
Milletini çok sevmek, milletini çağdaş bir toplum haline getirmek için her türlü fedakârlığı yapmak anlayışını temel alan Türk milliyetçiliği birleştirici ve bütünleştiricidir. Asla Irkçılık değildir. Millî birlik ve beraberlik düşüncesini kendine esas alır. Türkçülük, kimsenin etnik kökenine bakmaksızın, kendini Türk hisseden herkesi kucaklayan bir anlayıştır. Türk Ocağı mensuplarının da dünya görüşü Türkçülüktür. Türk milliyetçiliğini etnik bir anlayışa indirgemeye çalışanlar kendi etnik kökenlerini öne çıkarma çabasındaki kafatasçılardır.

Ailesini seven insanın ailesine yardımı olur. İşini seven bir insanın işine saygısı vardır. Ancak milletini seven bir insanın milletine bir yararı olur. Başka bir ifadeyle, milletini sevmeyen, yok sayan, her fırsatta küçülten bir insandan milletine bir fayda gelmez.

İşte bu günkü yaşananları iyi değerlendirmek için 3 Mayıs 1944’de yaşananları bilmek gerekiyor. Yurdumun üstünde sönmeyen, tütmeye devam eden tek ocak kalana kadar Türk milleti de, Türk milliyetçiliği de var olacaktır. “Ne Mutlu Türküm Diyene” yazılarının indirilmesi, yok sayılması, ayaklar altına alınması, ne Türk milletini yok edecek, ne de ayaklar altına aldıracaktır.

Biz, insanlık âleminin en şerefli topluluklarından biri olan Türk milletindeniz. Milletimiz; dünyanın büyük, özgün ve köklü bir kültür meydana getirmiş, İslâm’ın yıllarca bayraktarlığını yapmış, insanlık tarihinde büyük varlık göstermiş birkaç büyük milletinden biridir.

Ne mutlu ki, başka milletlerin gıpta ile baktığı binlerce yıllık şanlı bir tarihimiz var. Ne mutlu ki, tabi olmakla şereflendiğimiz bir dinimiz var. Dilimiz, vatanımız, bayrağımız var. 

NE MUTLU Kİ TÜRK’ÜZ,''dedi