Saadet Partisi (SP) Gençlik Kolları Genel Başkan Yardımcısı Yusuf Sunar, “İslam ülkelerinde kaos, savaş, gözyaşı ve kan varken bunları meydana getiren Haçlı ittifakında yer almaktan ve bu Haçlıların hem siyasi hem de dini liderlerinin peşinde koşmaktan da artık vazgeçin” dedi.

Saadet Partisi Van İl Başkanlığı’nın ev sahipliğinden çevre illerden de partililerin katılımıyla düzenlenen toplantı, bir otelde yapıldı. Toplantı öncesi bir açıklama yapan Yusuf Sunur, Papa’nın Türkiye ziyaretine değinerek, “Bugünlerde Büyük Ortadoğu Projesinin ve günümüzdeki Haçlı zihniyetinin dini lideri olan Papa Franciscus ülkemizi ziyaret ediyor. Papa’yı Türkiye’ye davet eden kim? Papa niye geliyor? Papa’nın amacını bilen var mı? Bütün bu soruların cevabı milli bütünlüğümüzü zedeleyecek niteliktedir. Katolik âleminin ruhani lideri ve Vatikan Devlet Başkanı olan papaların seyahat takvimlerinde Türkiye hep ilk yıllarda gidilen ülkeler arasında yer alıyor. Papa’nın belli dönemlerde ülkemize yaptığı ziyaretler tamamen Hıristiyan dünyasını ilgilendiren ve bizi etkileyecek faaliyetlere yöneliktir. Papa her gelişinde kasım ayının son haftasını seçmek suretiyle Ortodoks Patriğinin ekümenikliğini tescillemektedir. 30 Kasım tarihi, İstanbul’daki patrikhanenin kuruluş tarihidir. Bu tarihte Aziz Andreas Yortusu gerçekleşmektedir. Aynı zamanda bu tarih Ortodoks Hıristiyanlarının kutsal günüdür. Papa ziyaret programı dâhilinde müze statüsündeki Ayasofya Camii’ni ziyaret ederek burada kendi ritüellerine göre ibadet etmektedir. Müslümanlara ibadete kapalı olan bu alan Papa’ya mahsus olarak kilise vazifesi görmektedir. Bu kabul edilemez bir durumdur. Papa Franciscus’un Türkiye’ye yaptığı ziyaret ayrıca tarihsel bir öneme daha sahiptir. 960 yıl önce karşılıklı ’aforoz’ kararı alan Katolik ve Ortodoks kiliseleri, İstanbul’da ortak deklarasyonla ’birlik’ mesajı verecek. Papa, Hıristiyan kiliselerinin birleşmesi projesi doğrultusunda nokta ziyaretler yapıyor ve bu ziyarete bu bağlamda çok önem veriliyor. Papa’yı bu ziyaret için ülkemize mektupla çağıranlar ise İslam birliği için kılını dahi kıpırdatmıyor. 1095 yılında Papa II. Urbanus, İslam ve Müslümanlar hakkında nasıl düşünüyorsa, 2014 yılında Papa Franciscus da aynı şekilde düşünmektedir. Papa’ya ‘kutsiyetpenahları’ şeklinde hitap etmek, diplomatik olarak da siyaseten de skandaldır. Batılı hiçbir kurum ve devlet, hiçbir Müslüman dini lideri kesinlikle bu şekilde meşru saymamakta ve kaale almamaktadır. Diplomaside mütekabiliyet esasına göre muamele gerekirken, Papa’yı Vatikan Devlet Başkanı ve Hıristiyan dini lideri olarak ağırlıyoruz. Bizler Saadet Partililer olarak diplomasi kurallarını ve inancımızın gereğini uyguluyoruz. ‘Papa gelmesin’ derken de Papa’yı değil Papa’yı getirenleri muhatap alıyoruz. Hükümeti bu yanlış ve batıl davranışından dolayı ziyaretten önce de uyardık şimdi de uyarıyoruz, aklınızı başınıza alın. İslam ülkelerinde kaos, savaş, gözyaşı ve kan varken bunları meydana getiren Haçlı ittifakında yer almaktan ve bu Haçlıların hem siyasi hem de dini liderlerinin peşinde koşmaktan da artık vazgeçin. Özünüze, tarihinize, kimliğinize ve inancına dönün” dedi.

Yapılan açıklamanın ardından toplantı basına kapalı olarak devam etti.