Sanki her tarafta var bir düğün. Çünkü, en şerefli en mutlu gün. Bugün yirmi üç Nisan, Hep neşeyle doluyor insan. İşte, bugün bir meclis kuruldu, Sonra hemen padişah kovuldu. Bugün yirmi üç Nisan, Hep neşeyle doluyor insan. Bugün, Atatürk'ten bir armağan, Yoksa, tutsak olurduk sen inan. Bugün yirmi üç Nisan, Hep neşeyle doluyor insan.
Şiiriyle coşardık, bir heyecan bir hazırlık. Öyle ya yeniden bir ülke kurulmuş ve biz çocuklara armağan edilmişti. Çoğu zaman ailelerimizin bile bize armağan vermediğini düşünürsek. Daha da bir değerli oluyordu. Zaman geçti, fedakarlıklar, yokluklar unutuldu. Değerini mi yitirdi armağanL. Yoksa bizler mi iyice alıştık sıkıntı çekmeden her şeyi elde etmeye. Kıymet bilmez evlatlara döndük. Kalan mirası çabuk ve hızlı tüketmeye başladık. Mutsuz ve ne istediğini bilmez bireylere döndük. Sanki ergenlik dönemini yaşar gibiyiz.
Kızılderililerin söylediği gibi, “Yeryüzü, bize atalarımızdan miras kalmadı, çocuklarımızdan ödünç aldık”. Sevdiğimizi ve değer verdiğimizi iddia ettiğimiz çocuklarımıza hak ettikleri bir dünya bırakmak ebeveynler olarak bizlerin borcu. Bereketli topraklar, akan nehirler, bacası tüten fabrikalar, eğitimi, sağlığı, adaleti olan, kültürel değerlerine sahip çıkmış bir ülkede çocuklarımız ve hatta onların torunlarının yaşama hakkını ellerinden alamayız.
Herkesin borcunu ödemiş olarak bu dünyadan ayrılması dileğiyle.
Nevin Tümene, Yaşam Koçu
www.karamankigem.com