Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Adana Şube Başkanı Recep Çalışkan, Müslümanların içeriden ve dışarıdan çepeçevre kuşatıldıkları, İslam’la irtibatlarının koparıldığı bir dönemde, kaybedilen değerleri yeniden ayağa kaldırmak için hicret ve fetih şuuruna ihtiyaç olduğunu ifade etti.

Çalışkan, ‘Hicri Yılbaşı’ dolayısıyla yayınladığı mesajında, “Hicret ve fetih; İslam dininin yeryüzündeki varlığının, hakikatinin ifadesidir. Fethe açılan kapı, fethin diriliş çağrısıdır; bu dirilişi gerçekleştirme adımıdır” dedi.

Hicretin nebevi bir hareket olduğunu ifade eden Çalışkan şöyle devam etti:

“Bütün peygamberlerin ortak kaderidir. Hz Peygamber’in, ‘şehirlerin anası’ olarak tabir edilen Mekke’den, medeniyetin beşiği olan Medine’ye hicreti, salt bir takvimin başlangıcı değil; bir çağın kapanıp, yeni bir çağın da başlamasıdır. Alemlere rahmet olarak gönderilen peygamberimizin, Mekke aristokrasisinin kendisine reva gördüğü inkar, işkence, boykot ve hakaretlere karşı güç toplamak maksadıyla, geri dönmek üzere hicret etmesi, tarihin akışını değiştiren bir hadisedir. Cahiliyenin bütün kurumları ve kurallarıyla bağlarını koparıp, tabiri caizse Allah’a iltica eden peygamberimiz; rabbini, geride bıraktığı her şeye tercih etmiştir. Bu sayede, iman güneşinin Medine topraklarında doğmasına da vesile olmuştur. Peygamberimiz ve diğer muhacirler, Mekke’den ayrılarak Medine’ye hicret etmiş ve ensarın desteğiyle, burada kendilerine yeni bir düzen kurmuşlardır.”

Müslümanların bu fetihten çıkarması gereken en önemli dersin ise ümitsizliğe düşmemek olduğunu belirten Çalışkan, “Tarih boyunca zafer; davasında sebat edenlerin, yılmayanların ve vazgeçmeyenlerin olmuştur. Bir zamanlar Mekke’de yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalan İslam, bu fetihle birlikte nasıl şehre ve şehir halkına hakim olmuş ise, Müslümanlar olarak şu an içinde bulunduğumuz acizlik de arizidir ve değişmeye mahkumdur” ifadelerini kullandı.

Recep Çalışkan, mesajında daha sonra şunlara yer verdi:

“Müslümanların içeriden ve dışarıdan çepeçevre kuşatıldıkları, İslam’la irtibatlarının koparıldığı bir dönemde, kaybettiğimiz değerleri yeniden ayağa kaldırmak için ihtiyacımız olan şey de, işte bu hicret ve fetih şuuruna sahip olmaktır. Hicri Yılbaşı sebebiyle, tüm dünyada zulüm gören Müslüman kardeşlerimizin huzura kavuşmasını ve İslam Birliği’nin kurulmasına vesile olmasını Yüce Rabbimizden niyaz ediyorum.”