AĞRI (AA) - AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, "12 Eylül rejimi nasıl bazı baskılarla bu yörede halkımıza zulmetmişse bugün de aynı mantıkla yaklaşan bir örgüt, bir yapı ve onun sözcüsü durumundaki HDP de baskı uygulayarak sandıkları belirlemek istiyor" dedi. Davutoğlu, partisince Ağrı Kent Meydanı'nda düzenlenen mitinginde halka hitap etti. Bu sabah Muş'ta vatandaşlarla dertleştiğini belirten Davutoğlu, "Şimdi sizlerle halleşmek üzere bir aradayız. Ben Doğu'ya her gelişimde, Ağrı'nın üzerinden uçarken, Ağrı Dağı ile sohbet ederim. Şikayet dağı, her şeyi ona anlatırsınız ya..." diye konuştu. Alandakilere, "Ağrılılar bu topraklardaki barışı egemen kılmaya var mıyız? Bu topraklarda Malazgirt'ten bu yana süren bin yıllık kardeşliği kıyamete kadar götürmeye var mıyız?" sorularını yönelten Başbakan Davutoğlu, 7 Haziran seçimlerine atıfta bulundu.Türkiye'nin tarihin kırılma noktasında yeni bir seçime gittiğini kaydeden Davutoğlu, "7 Haziran seçimi sadece bir iktidarın tespit edileceği bir seçim değildir. Ağrı'nın, Ilgaz'ın, Torosların kaderinin, onun eteklerinde yaşayanların kaderinin tayin edileceği bir seçimdir" diye konuştu. "Ben Ağrı gibi yüce Geyik Dağı'nın Torosların eteklerinden geliyorum. Oradaki kardeşlerinizden size selam getirdim. Bu kardeşliği bozabilirler mi? Ağrı Dağı'nın, Geyik Dağı'nın, Uludağ'ın, Ilgaz'ın eteklerinde yaşayanları ayırabilirler mi? Bizi birbirimize düşürebilirler mi? Siz buna izin verir misiniz? Sizler bu topraklara yabancı akımlara izin verir misiniz? Bu topraklara yabancı olanlara, bu toprakların kültürü içinden gelmiş Diyanet'e imam hatipe karşı çıkanlara izin verir misiniz?" diyen Başbakan Davutoğlu, "Kudüs Yahudilerindir' diyenlere izin verir misiniz? Duysunlar Ağrı'nın yiğitleri söylüyor. Bu topraklar, bu yiğitlerin bu bacıların elindeyken her zaman kadim kültürümüzün bekçisi olacaktır" ifadesini kullandı. - "Bin yıl önce başlayan kardeşliğin kıyamete kadar devamıdır...""Çözüm Süreci derken bizim kastettiğimiz; Malazgirt'te bin yıl önce başlayan kardeşliğin kıyamete kadar devamıdır" açıklamasını yapan Davutoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:"Malazgirt'te Sultan Alparslan'ın ordusunda Türkler, Kürtler, bütün Anadolu kavimleri yeni bir geleceğe yürüdülerse adım attılarsa, o günden bugüne bu kardeşlik, işte et ve tırnak gibi olmuştur. Etle tırnağı ayırabilirler mi? Eti tırnaktan koparabilirler mi? Ağrı'yı İstanbul'dan ayırabilirler mi? Gönüllerimizi bölebilirler mi? İşte AK Parti gönülleri bir araya getirmeye gayret eden partidir. Türkiye'nin her yerinde kardeşlik diyen parti hangi parti? Türkiye'nin her yerinde insan onur diyen parti, hangi parti?"Başörtü yasağını kendilerinin kaldırdığını vurgulayan Davutoğlu, "Onlar konuşur AK Parti yapar. Bu topraklarda güzel Türkçemizle güzel Kürtçemiz yan yana asırlarca yaşadı. Ahmed-i Hani Hazretlerine Mem-u Zin'e selam olsun" ifadesini kullandı. - Ağrı Havalimanı'nın ismi "Ahmed-i Hani" olacakAğrı ile ilgili müjdeleri olduğunu dile getiren Davutoğlu, Patnos'a kasım ayında kongre için geldiğinde Ağrılıların kendisinden dört talebi olduğunu ve bir tanesini bugün gerçekleştirdiklerini söyledi.Davutoğlu, bugün açılan havalimanın adını "Ağrı Ahmed-i Hani Havalimanı" yapacaklarını belirterek, "Bütün dünya Ahmed-i Hani Hazretlerini bilsin. Bütün dünya Ağrı'ya gidiyoruz derken, Ahmed-i Hani'ye de gidiyoruz desin" diye konuştu. AK Parti iktidara geldiğinde, Ağrı Havalimanından 8 bin kişi seyahat ederken, şimdi bu sayının 202 bin kişiye ulaştığına dikkati çeken Davutoğlu, "İnşallah bu havalimanın kapasitesi 3 milyon olacak" dedi. Özgürlükleri genişletmek anlamında, 12 Eylül rejiminin getirdiği bütün yasakları kaldırdıklarını da vurgulayan Davutoğlu, "Meraları, köyleri tekrar kim şenlendirdi? Boşaltılan köylere dönüşü kim sağladı? Yol kontrollerini kim kaldırdı? En önemlisi olağanüstü hali kim kaldırdı? Onlar konuşur AK Parti yapar" değerlendirmesinde bulundu. - Kürtçe pankartı okuduMiting meydanındaki Kürtçe yazılan "Onlar konuşur, AK Parti yapar" pankartını okuyan Davutoğlu, "Bu memlekette Kürtçe-Türkçe asırlarca yan yana yaşadı. Yunus Emre'nin dilinde, Feqiyê Teyran'ın dilinde birlikte yaşadılar" diye konuştu. - Çözüm SüreciÇözüm sürecinin kendilerinin eseri olduğunu ifade eden Davutoğlu, "Biz Ağrı Dağı'nın eteklerinde hep kardeşlik olsun istiyoruz. Hep güzel türkülerin söylenmesini arzu ediyoruz" dedi."Ağrı Dağın eteğinde uçan güvercin olsam/ Türkü olsam dillerde diyar diyar dolansam" türküsünün sözlerini okuyan Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Biz Ağrı Dağı'nın eteğindeki güvercinleriz. Ağrı Dağı'nın eteğindeki barış güvercinlerine selam olsun. Bu barış güvercinlerini salalım, Edirne'ye gitsin, Muğla'ya, Antep'e, Karadeniz'e, bütün Türkiye'ye uçsun" diye konuştu. Alandakilere, "AK Parti'nin yükselttiği Çözüm Sürecini sürdürmeye kararlı mısınız?" diye soran Davutoğlu, kentten dört milletvekilinin tamamını istediğini söyledi.Rabia işareti yapan Davutoğlu, "Bu Mısır'da Rabia'ydı, Ağrı'da dört. İnşallah dört milletvekilimizi Ankara'ya göndereceksiniz" değerlendirmesini yaptı. Davutoğlu, şöyle devam etti:"İki türlü siyaset vardır, siyasetin biri birleştirici, bütünleştirici, kuşatıcı... Biri de bölücü, parçalayıcı, tahkir edici. Bölücü siyaset bazen 12 Eylül gibi çıkar. 12 Eylül döneminde olduğu gibi ya da CHP'nin tek parti zihniyetinde olduğu gibi... Türk ulusalcılığı adına gelir, yerel lehçeleri, dilleri yasaklar. Bu yasakları kim kaldırdı? Kürtçe şarkı okumayı bile yasaklanan dönemler gördü bu millet. Bir daha bu dönemlerin geri gelmemesinin en önemli teminatı AK Parti'dir. Bu bölücü zihniyetin, bu baskıcı zihniyetin bugün ikiz kardeşi HDP'dir. Dikkat ediniz." Alandaki, "CHP evine, Ağrı senin neyine" pankartını okuyan Davutoğlu, "Doğru, kardeşlik türküsü söylemeyenlerin Ağrı'da işi yok" dedi.Davutoğlu, şunları kaydetti:"Ama şunu da biliniz; 12 Eylül rejimi nasıl bazı baskılarla, bu yörede halkımıza zulmetmişse bugün de aynı mantıkla yaklaşan bir örgüt, bir yapı ve onun sözcüsü durumundaki HDP de baskı uygulayarak sandıkları belirlemek istiyor. Ağrı Dağı kadar yüce, yürekli Ağrılılar bu baskılara oyun eğer misiniz siz? Bu topraklarda bir daha hiçbir vatandaşımız ait olduğu etnik, mezhebi, bölgesel kimlik nedeniyle tahkir edilemeyecek. Bu yolu hep beraber yürüyeceğiz. Şimdi dikkat ederseniz, CHP ve HDP aynı dili kullanmaya başladılar. Ben onlara hep diyordum, 'Birisi Türk Baas'ı, birisi Kürt Baas'ı. Baas ideolojisinin buradaki temsilcileri.' Tek parti döneminde olduğu gibi onlar ister ki onların olduğu yerde başka kimse olmasın, konuşmasın. Türkiye'de artık baskıyla insanları susturmak mümkün mü? Onun için, kardeşliğimiz adına bütün vatanımızın birliği bütünlüğü adına 7 Haziran'da özgürlükler, barış ve demokrasi için Ağrı'dan gür bir ses bekliyoruz."-"Süreç millete mal oldu...Çözüm Sürecinin artık millete mal olduğunu aktaran Başbakan Davutoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2005'te Başbakan iken Diyarbakır'da yaptığı konuşmayı hatırlattı. Erdoğan'ın, "seçim sonucu ne olursa olsun, Çözüm Süreci mutlaka hedefine ulaşacaktır" dediğini anımsatan Davutoğlu, "Çünkü, Sözüm Süreci artık millete mal olmuştur. Millete mal olan hiçbir süreç durdurulamaz" açıklamasını yaptı. 7 Haziran'da yeni bir dönem başlayacağının altını çizen Başbakan Davutoğlu, "yeni bir anayasa, özgürlükler Türkiyesi ve yeni Türkiye'ye doğru hep beraber yürüyeceğiz" ifadesini kullandı. Türkiye'nin geleceği üzerine, hep birlikte kafa yorulmasını isteyen Davutoğlu, 12 yıl içinde Türkiye'de özgürlüklerin teminat altına alındığını söyledi.-"Bir tarafta CHP, diğer tarafta HDP ve onun arkasında paralel çete..."Bütün baskı altındaki grupların özgürlük alanlarının genişlediğini vurgulayan Davutoğlu, Türkiye'nin ekonomik olarak da büyük bir kalkınma hamlesi yaşadığını dile getirdi.Bu kalkınma hamlesini istemeyenlerin bir şer cephesi oluşturduğunu belirten Başbakan Ahmet Davutoğlu, şu değerlendirmelerde bulundu:"Bir tarafta CHP, diğer tarafta HDP ve onun arkasında paralel çete... Şimdi dikkat ediniz, Diyarbakır'da bu paralel çetenin önemli bir sözcüsü, Diyarbakır Belediye Başkanı ile kapalı kapılar ardında buluşup konuşuyor. Ne konuştuklarını da açıklamıyorlar. Çünkü, şu anda bunların hepsinin hedefi, AK Parti iktidarını zayıflatmak. Bütün şer cephe bir araya geldi, bizi zayıflatabilirler mi? Yürüyen ayağa kalkmış bir milleti, uyanan bir devi, tekrar tarihte uykuya gönderebilirler mi? Artık dev ayağa kalktı, onların hepsinin oyunları, tuzakları bozulacak. 2013'te, Mayıs ayında Çözüm Sürecinin bir gereği olarak, bütün silahlı unsurlar Türkiye'den çıkacaktı, çıkmadılar. Arkasından Gezi, arkasından 17-25 Aralık provokasyonu yapıldı. Peki biz çözüm sürecini durdurduk mu? Aynı kararlılıkla, barış ve çözüm yolunda adım atmaya devam ettik mi? Çünkü biz çözüme inanıyoruz, çünkü biz, milli birliğe, beraberliğe inanıyoruz. Etle tırnağın ayrılamayacağına inanıyoruz."(Sürecek)