COVID'den sonra müziğin finansal bir emtia haline gelmesine bir çözüm bulunması gerektiğini, çünkü endüstri çöküşün eşiğinde olduğunu ve bu çöküşün maddi olmasa da çok büyük bir ahlaki çöküş olduğunu belirtiyor Anıl Uzun. Anıl Uzun’a göre müzisyenler ve sanatçılar toplumun önemli parçaları ve bu yüzden hem devlet hem de toplum tarafından desteklenmeli, çünkü pandemi sebebiyle en çok yara alan sektör eğlence ve sanat sektörü. Sanatçıların konser veremese de çeşitli streaming platformları ile dinleyenlerine ulaşmaya devam ettiğini ancak COVID19’un yarattığı etki ile büyük şirketler zenginleşirken sanatçılar faturalarını ödeyemez hale geldiğini belirtiyor Uzun. COVID19’un sektördeki mevcut ekonomik ve sosyal baskıları artırırken, zaten zor durumda olan müzisyenlerin daha da zor duruma düştüğünü, bu durumun tersine dönmesi için ise mevcut sistemin kökten değişmesi ve yeni bir döneme girilmesi gerektiğini iletiyor. “COVID19 sebebiyle streaming platformlarının sanatçılar üzerinde oluşturduğu hegemonya daha da sağlam hale geldi” diyor Anıl Uzun. Şirketlerin mevcut baskılarını daha da artıracak hale geldiğini gösteriyor ve plak şirketleri, sanatçılarla oldukça adaletsiz anlaşmalar yapmalarıyla ünlü olduğunu vurguluyor Uzun. Müzisyen gelirlerini sürdürülebilir kılmanın yollarını bulunması gerektiğini belirten Anıl Uzun şöyle devam ediyor: “COVID-19 krizi, sanatçıların kendilerini idame ettiremeyecek kadar az kazandığını bize bir kez daha gösterdi. Sanatçılar ekonomik olarak büyük şirketlere kölesi olmuş durumda ve şirketler müzisyenlere hak ettiklerini vermeme konusunda oldukça ısrarlı. Müzik endüstrisini gelecekte sürdürülebilir kılmak çok önemli ve bunun için bir refah sistemi kurmamız gerekiyor. Müzisyenleri sistemin merkezinde alacağımız bu düzende sanatçıyı korumalı ve büyük şirketlerinin onları sömürmesini engellemeliyiz. Ülkelerin kültürel değerlerini desteklemek için devlet desteğine ihtiyacımız var. Devletler, kriz dönemlerinde sanatçılara maddi destek için yeterli fon ayırmalı.” Anıl Uzun’un evrensel temel gelir Hakkındaki fikirleri ise şöyle: “COVID19 krizi, evrensel temel gelir uygulamasının önemini ve acil olarak uygulamaya konmasının gerekliliğini bir kez daha gösterdi. Kriz zamanlarında en savunmasız olanlar en çok zarar görüyor. Evrensel temel gelirin uygulanmasıyla varlıklı bir ailede doğacak kadar şanslı olmayan müzisyenler de desteklenmiş olacak. Çok iyi dizayn edilmiş bir gelir sistemi, hem bütün insanlara ve sanatçılara yardımcı olacaktır. Sistem, müzik endüstrisini o kadar şanslı olmayanlar için daha erişilebilir hale getirerek müzik evrenseldir ve tek bir sınıfa ait olmadığını bize yeniden hatırlatacaktır. Ancak günümüzün politikaları, sanatı yalnızca zengin sınıf tarafından icra edilecek bir yere sınırlıyor. Daha sürdürülebilir bir gelecekte sanatçıların hayatta kalırken sanatsal değerler de korunacaktır.”